"Enürezis noktürna psikolojik değil fizyolojik bir sorundur"

Türk Çocuk Ürolojisi Derneği, gece yatak ıslatmanın (enürezis noktürna) bir sağlık sorunu olduğu ile ilgili toplumda farkındalık yaratmak, çocuklar ve ailelerinin tedaviye başvurmalarını sağlamak, bu sebeple çocuklara uygulanan şiddeti durdurmak amaçlarıyla ‘Mini Yıldızlar Mutlu Sabahlar Drama Atölyesi’ sosyal sorumluluk projesini hayata geçirdi.

"Enürezis noktürna psikolojik değil fizyolojik bir sorundur"

Enürezis noktürna konusunda toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla organize edilen ‘Mini Yıldızlar Mutlu Sabahlar Drama Atölyesi’ne katılan çocuklar, enüretik yaşıtlarına desteklerini gösterdiler.

Beş yaş ve üzeri çocuklarda gece yatak ıslatma, tıbbi bir sorunu. Bu sorunu yaşayan çocukların aileleri ise durumu bir sağlık sorunu değil, çocuğun tembelliği ve umursamazlığı olarak görüyor. Gece yatak ıslatma, çocuğun hatası olmamasına rağmen maalesef ülkemizde çoğu zaman şiddetle cezalandırılmasına neden oluyor. Türkiye’de yapılan bir araştırmaya göre, aileler tokat atmaktan odasına kilitlemeye kadar pek çok farklı şekilde çocuğa ceza veriyor. Oysa konuya cezayla yaklaşmak, sorunu çözmek yerine daha da derinleştirip travmatik hale getiriyor. 

Ferring Türkiye’nin koşulsuz destekleriyle gerçekleştirilen projenin detayları düzenlenen basın toplantısı ile duyuruldu. Basın toplantısına Türk Çocuk Ürolojisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Cem Aygün, Mini Yıldızlar Mutlu Sabahlar Drama Atölyesi Proje Koordinatörü Ebru Gönenbaba ve tiyatro oyuncusu Doğa Rutkay Kamal katıldı.

Proje kapsamında, enürezis nokturna sorunu yaşamayan ancak enüretik çocuklara destek olmak amacıyla drama eğitimine katılan 5-15 yaş arası çocuklar, Drama Sanat Akademisi tarafından verilen iki saatlik atölye çalışmasında mutlu bir sabaha uyandıkları günü dramatize ettiler. Ünlü tiyatro oyuncusu Doğa Rutkay Kamal da bu sosyal sorumluluk projesine destek olarak, konunun önemine dikkat çekti.

Türk Çocuk Ürolojisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Cem Aygün, çocukluk çağının en sık karşılaşılan ve tedavisi mümkün olan üriner sistem problemlerinden enürezis noktürnanın, 5 yaşındaki her 100 çocuktan 15’ini etkilediğini söyledi. İstemsiz ve farkında olmadan uykuda yatağını ıslatma anlamına gelen bu durumun, erkek çocuklarda daha sık olduğunu belirten Prof. Dr. Aygün, sosyoekonomik ve eğitim düzeyi düşük, geniş ailelerde yüksek oranda rastlandığına dikkat çekerek şu bilgileri paylaştı:

NEDEN ORTAYA ÇIKIYOR?

“İdrar kesesi ve idrar tutmaya yarayan kasların kontrolü, sinir sistemi tarafından yapılmaktadır. Gece idrar kontrolünün sağlanmasında rol alan faktörlerde gelişen bir sorun, enürezis noktürnaya yol açabilir. Aileler, yatağını ıslatan çocukların bir kısmının uykularının ağır olduğundan söz eder. Bazı altını ıslatan çocuklarda ise gece üretilen idrarın normalden fazla olduğu saptanmıştır. Bir kısmındaysa, idrar kesesinin çalışmasıyla ilgili bozukluk bulunmaktadır. 

"Enürezis noktürna psikolojik değil fizyolojik bir sorundur" - 1

PSİKOLOJİK BİR SORUN MU?

Yatak ıslatma, çocuğun bilinçli bir davranışı değildir. Anne-babanın iyi eğitememiş olması anlamına da gelmez. Ailenin bu duruma tepkiyle yaklaşması veya cezalandırma yolunu seçmesi, sorunu çözmez hatta derinleşmesine yol açabilir. Genel inanışın aksine, psikolojik bir problem de değildir. Fakat çevresi tarafından tepki gören, başka bir yerde geceleyemeyen, tatile gidemeyen, durumundan utanç duyan çocuk psikolojik açıdan olumsuz etkilenebilmektedir.

“DRAMA ATÖLYESİ FARKINDALIK YARATACAK”

Türk Çocuk Ürolojisi Derneği olarak toplumdaki farkındalığı artırmak, tedavisi olan bir sorunu tartışmak ve gündeme getirmek için, ‘Mini Yıldızlar Mutlu Sabahlar Drama Atölyesi’ etkinliğini düzenledik. Amacımız, aile ve doktorların bu konuya dikkatlerini çekmek, bunun ne çocuğun ne de ailesinin suçu olduğunu, tedavi edilebilen ve edilmesi gereken bir sorun olduğu konusunu gündeme getirmek. Bu soruna sahip çocuklara destek olduklarını, onların yanında olduklarını göstermek için başvuran 5-15 yaşlarındaki çocukların katılacağı bu yaratıcı drama atölyesi projesi, toplumumuzun geleceği olan çocuklarımızın sosyal gelişimlerine de bir katkıda bulunmak amacıyla planlanmış ve hayata geçirilmiştir."

Mini Yıldızlar Mutlu Sabahlar Drama Atölyesi Proje Koordinatörü Ebru Gönenbaba da proje ile ilgili detaylı bilgiler verdi:

“Gece yatak ıslatma sorununun sebeplerini ve tedavi edilebilir olduğunu anlatmak amacıyla halkı bilinçlendirici aktivitelere destek olmak öncelikli hedeflerimizden. “Mini Yıldızlar Mutlu Sabahlar Drama Atölyesi’’ sosyal sorumluluk projesine destek olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Ayrıca, bu sorunu yaşamayan ancak hastalığın bilinirliğini artırarak enüretik yaşıtlarına destek olmak üzere bu atölye çalışmasına katılan her çocuğumuza gönülden teşekkür ediyorum."

GECE YATAK ISLATMA TRAVMATİK BİR SORUN!

Gece yatak ıslatma sorununun enüretik çocuk üzerinde yarattığı etki, anne baba boşanması ve kavgalarından sonra 3. sırada gelen travmatik sorun olarak kendini gösteriyor. Gece yatak ıslatma çocuğun hatası olmamasına rağmen ülkemizde çocuğa yüksek şiddette cezalar uygulanabiliyor. 2013 yılında Türkiye’de, yatak ıslatan 208 çocuğun aileleri ile yürütülen bir araştırmanın sonuçlarına göre aileler yatak ıslatmayı sağlık sorunu olarak değil, çocuğun tembelliği ve umursamazlığı olarak görüyor ve çare olarak da cezalandırmaya başvuruyor. Bu çocuklara ağır ceza uygulama oranı %35. Ağır ceza tanımı ise tekme, tokat, dövme, sopa ile dövme, çocuğu odaya hapsetme ve altını sabaha kadar ıslak bırakmadan, en uç noktada cinsel organını kibrit çöpü ile yakmaya kadar gidebiliyor. Oysa ceza ile yaklaşmak bu sorunu çözmek yerine çok daha derinleştiriyor. 

"Enürezis noktürna psikolojik değil fizyolojik bir sorundur" - 2

Mini Yıldızlar Mutlu Sabahlar Drama Atölyesi projesi ile bu durumun psikolojik değil fizyolojik bir sorun olduğuna dikkat çekerek anne babalarda farkındalık oluşturulmak isteniyor. Başvuruların www.geceyatakislatma.com web sitesi, ‘mutlu sabahlar’ facebook, twitter, ‘mutlusabahlartr’ instagram hesaplarından yapıldığı ‘Mini Yıldızlar Mutlu Sabahlar Yaratıcı Drama Atölyesi, ‘İstanbul Drama Sanat Akademisi’ tarafından gerçekleştirecek. Yaş gruplarına göre ayrılan çocuklarla aynı anda, iki farklı salonda, 2 saatlik bir atölye çalışmasından sonra katılım sertifikaları verilecek. 

Sayfa Yükleniyor...