Eriyen çeneye CGF dopingi

Kişinin kök hücrelerinden elde edilen ve iyileşmeyi hızlandıran Konsantre Büyüme Faktörü (CGF), çene kemiği erimiş olanlarda implant için bekleme süresini azaltıyor.

Eriyen çeneye CGF dopingi

Tıbbın her alanında iyileşmeyi hızlandırmak amacıyla kullanılan Konsantre Büyüme Faktörü (CGF) sayesinde, çene kemiği erimiş kişilerin implant için 6 ay beklemesine gerek kalmayabiliyor.

Kayıp ya da hasarlı doku parçalarını yeniden oluşturabilme isteğinin modern tıbbın en çok araştırılan tedavi yöntemlerinden biri olduğunu belirten İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Serhat Yalçın, en iyi doku iyileştiricinin CGF (Concentrated Growth Factor) denilen ve hücrede yenilenmeyi tetikleyen büyüme faktörleri olduğunu söyledi. Prof. Yalçın, hâlihazırda kullanılan Trombositten Zengin Fibrin (PRF) ve Trombositten zengin Plazma (PRP) olarak adlandırılan iyileştiricilerin, yeni teknolojiler sayesinde daha etkili hale getirildiğini belirtti ve şunları söyledi: “Konsantre Büyüme Faktörü olarak özetleyebileceğimiz bu yaklaşımda daha önceki yöntemlerden farklı olarak kanın sadece bir parçasının değil, tüm iyileştirici ve rejeneratif karakteristiği kullanılıyor. Böylece daha önceki yöntemlerimiz PRP, PRGF ve PRF’nin de ötesine geçilmiştir. CGF, sabit bir sıcaklıkta değişik hızlarda kontrollü bir şekilde bir rotor (santrafuj cihazı) tarafından döndürülerek toplardamar kanının ayrıştırılmasından elde ediliyor.”

İMPLANTTA BEKLEME SÜRESİ KISALDI
Bu teknolojiyi ağız ve diş sağlığında iyileşme sürelerini hızlandırmak için kullandıklarını belirten Yalçın, çene kemiğinin elverişsiz bölgelerinde de implant uygulayabildiklerini belirtti ve “İmplant teknolojilerinde bugün geldiğimiz noktada, sabah dişsiz bir ağızla kliniğimize gelen bir hasta akşam saatlerinde implantları ve protezleri ağzına takılmış olarak yani, yeni dişleriyle kliniğimizden gülümseyerek çıkabilmektedir. Bu yenilikle birlikte implantın kemikle bütünleşmesi için gereken bekleme süresi sıfırlanmış, tekrarlayan tedavi seansları da en aza indirgenmiştir” dedi.

HİÇ DİŞİ KALMAYANDA İMPLANT SAYISI AZALDI
Prof. Dr. Serhat Yalçın, teknolojik gelişmelerle ağzında hiç diş kalmayanlar için gerekli implant sayısının da azaltıldığını söyledi. Yalçın, “Tüm diş eksikliğinin giderilmesi için ideal implant sayısı üst çenede ortalama 8, alt çenede ise 6 implant uygulanmasını önermekteydik. Hastaların çene kemiklerinin yetersiz olduğu veya anatomik engellerin bulunduğu durumlarda maliyeti de düşürmek amaçlı bugün üst çenede 6, alt çenede ise 4 implant uygulayarak sabit protez yapabilmekteyiz. Bu implatların özelliği daha uzun ve açılı olması. Bu durum hem operasyon alanını ve süresini azaltmış hem de tedavinin hastaya getirdiği mali yükü önemli ölçüde rahatlatmıştır” şeklinde konuştu.

HASTA KONFORU AÇISINDAN ÇOK ÖNEMLİ
Yalçın, implant uygulamalarında diş hekimlerini kısıtlayan faktörlerin günümüzde büyük oranda aşıldığını belirterek uzun süreli diş eksikliği ya da travmaya bağlı çene kemiğindeki erime problemlerinin çözümleri hakkında ise şunları söyledi: “Özel geliştirilen implant ve protez sistemleri sayesinde, açılı ve uzun şekilde yerleştirilen implantlar kullanarak kemik yapısıyla çok fazla oynamaya gerek duymadan da hastamıza birçok tedavi seçeneği sunabilmekteyiz. Bu sistemler operasyon alanını ve süresini kısaltarak, tedavi konforunu arttırmaktadır.”

CİLT YENİLENMESİNDE DE KULLANILIYOR
Yeni teknolojinin tıbbın farklı alanlarda kullanıldığını belirten Yalçın, CGF oluşturulması sırasında farklı işlemlerden geçirilerek elde edilen LPCGF yani Likit Faz Konsantre Büyüme Faktörünün cilde enjeksiyonu ile ciltte yenilenme, gençleşme sağlandığını, kırışıklıkların yok edilebildiğini söyledi. Yalçın, bu tekniğin avantajlarını ise “Hastanın kanıyla herhangi bir kimyasal madde karıştırılmıyor. Başka bir değişle yabancı cisim olmadan sadece kendi kanı ile işlem yapılmaktadır. Ciltteki değişiklikler yaklaşık 12-18 ay gibi bir süre devam etmektedir” şeklinde özetledi.

Sayfa Yükleniyor...