Kanserin maliyeti 305 milyar dolar

Dünyada en önde gelen ölüm nedenleri arasında gelen kanser hastalığının ekonomik maliyetinin 2009 yılı sonu itibarıyla, 305 milyar dolar olması bekleniyor.

Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD) tarafından yapılan yazılı açıklamaya göre, kanserle mücadele eden Amerikalı bisikletçinin adını taşıyan Lance Armstrong Vakfı'nın sponsorluğunda ve Amerikan Kanser Derneği'nin desteğiyle The Economist Intelligence Unit tarafından hastalığa ilişkin bir rapor hazırlandı.

Rapora göre, bu yıl tüm dünyadaki yeni kanser vakalarının sayısının 12,9 milyon olması bekleniyor. Bu sayının 2020 yılında 16,8, 2030 yılında ise 27 milyona çıkacağı tahmin ediliyor. Raporda, kanser hastalığının yol açtığı ölümlere ve acılara ek olarak 2009 yılı sonunda, dünya çapında 305 milyar dolar düzeyinde bir ekonomik maliyete yol açacağı belirtildi.

Kanser tedavisinin, gelişmiş ülkelerin harcamalarında çok önemli bir kalem olarak yer aldığı anlatılan raporda, gelişmekte olan ülkelerin bütçelerinde ağır bir yük oluşturduğu ve tükettiği kaynaklar itibarıyla bazı yoksul ülkelerin daha da yoksullaşmasına neden olduğu kaydedildi.

Rapor hakkında bir değerlendirme yapan AİFD Başkan Yardımcısı Engin Güner, hastalığın dünya çapındaki ağır boyutlarının bir kez daha ortaya çıktığını ifade ederek, halen biyoteknoloji ve araştırmacı ilaç firmalarının bu alanda yüzlerce yeni ilaç adayı üzerinde çalıştığını hatırlattı.

Türkiye'de de bu hastalığın tedavisi için her yıl milyarlarca lira düzeyinde harcama yapıldığını anımsatan Engin Güner, şunları söyledi:
''Bugün biyoteknoloji ve araştırmacı ilaç firmaları kansere karşı 800 yeni ilaç adayı üzerinde dünya çapında çalışmalarını sürdürüyorlar. Yeni ve orijinal ilaçların hastalara zamanında sunulması, bu hastalığın etkin tedavisi açısından büyük önem taşıyor. Kanser tedavisinde etkin, yeni ve orijinal ilaçların hastalara vaktinde sunulması hayat kurtardığı gibi, hükümetlerin ekonomik yükünü de azaltacaktır. Ancak ne yazık ki Türkiye'deki kanser hastaları Avrupa, ABD veya Japonya'da hastalara sunulan yeni ve orijinal ilaçlara bazen 2–3 yıla varan gecikmelerle erişebiliyor. Maddi imkanları olan hastalar yurt dışına giderek bu ilaçlar ve tedavilere zamanında erişebiliyor, ama gidemeyenlerin tedavisi gecikiyor.

Çok acil durumlarda yeni kanser ilaçlarına ruhsatlandırmadan önce ulaşma olanağı sağlayan mekanizmalar var. Ama bunlardan çok az sayıda hasta yararlanabiliyor. Hastaların büyük çoğunluğu ilaç ruhsatlandırıldıktan sonra bunlara erişebiliyor. AİFD, bugüne kadar bir çok kez, gelişmiş ülkelerde piyasaya çıkan yeni ilaçların hastalarımıza sunulma süresini 6–9 aya indirecek önerilerde bulundu. Bu önerilerin bir an önce uygulanması hayati önem taşımaktadır.''

Sayfa Yükleniyor...