Kök hücredeki gelişmeler umut veriyor

Türk Hematoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Özcan,  kök hücre alanında çok önemli gelişmeler yaşandığını ancak bu gelişmelerin insanda doğrudan sonuç değiştirecek tedavi seçeneklerini henüz doğurmadığını söyledi.

Kök hücredeki gelişmeler umut veriyor

Türk Hematoloji Derneği tarafından düzenlenen 6. Ulusal Kemik İliği Transplantasyonu ve Kök Hücre Tedavileri Kongresi yapıldı.

Türk Hematoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Muhit Özcan, son aylarda kök hücre tedavisinde gerçekleşen 2 önemli gelişmeyi anlattı. Kök hücrenin son 10 yılın en gözde alanlarından biri olduğunu belirten Özcan, bu anlamda her gün yapılan yeni çalışmalarda küçük devrimlerin meydana geldiğini söyledi. "Bu devrimlerin doğru şekilde aktarılması büyük önem taşıyor" diyen Özcan, çok önemli gelişmeler yaşandığını ancak bu gelişmelerin insanda doğrudan sonuç değiştirecek tedavi seçeneklerini henüz doğurmadığını ifade etti.

GÖRME ENGELLİLER İÇİN UMUT VAAD EDİYOR
Bir deney faresiyle yapılan çalışmayı anlatan Özcan, "Bir deney hayvanı çalışmasında gözün görme ile ilgili temel katmanı olan retinada renk hücrelerin harabiyetiyle ilgili özel bir hastalık var. Bu hastalığı olan farelerde embriyonik kök hücrenin o bölgeye uygulanmasıyla hastalıklı dokunun bir miktar tamir edilebildiği ve hücrelerin faaliyet göstermeye başladığı gözlendi. Bu çok büyük bir umuttur. Kolombiya Üniversitesi'nde uluslararası bir araştırma ekibi, farelerde embriyonik kök hücreleri kullanarak hasarlı retina hücrelerini yeniledi. Hayvanlarda görmede yeniden düzelme sağlanabildi" dedi.

Ancak bu deneyin ardından hayvanların yüzde 50'sinde kanser geliştiğini anlatan Özcan, "Verilen hücrenin gücü nedeniyle hayvanlarda kanser gelişti. O nedenle henüz hayvan çalışması aşamasındayız. Körlüğe çare bulunduğu noktasında değiliz, ama her gün ilerliyoruz. Bu, insanların Ay'a çıkmasına benziyor. Ay'a 40 yıl önce çıkıldı ancak henüz ayda binalar yapılmadı" ifadesini kullandı.

SIRADAN HÜCREYİ KÖK HÜCREYE DÖNÜŞTÜRDÜLER
Kök hücreyle ilgili ikinci önemli gelişmeyle ilgili de bilgi veren Özcan, "Son yapılan çalışma ile hastalıklı sinir dokusunun olduğu bölgenin çevresinde bulunan sıradan hücreler alındı. Bu hücreyi geri döndürdüler. Yani asıllarına döndürdüler. Sıradan bir hücreyi alıp birtakım genetik değişiklikler ile o hücreyi kök hücre haline dönüştürdüler. Bu gerçekten inanılmaz bir gelişme oldu. Bundan sonra bir daha hücreyi etkilediler ve ileriye doğru yönlendirip sinir hücresi özelliklerini kazandırdılar. Henüz işlevselliğinden emin değiliz ama diğer özelliklerine bakıldığında sinir hücresi özelliği kazandırdılar. Bu da müthiş bir ilerleme. Bu gelişme belki de artık kök hücre aramaya gerek kalmayacak anlamına geliyor. Bunların hepsi henüz belkiler de ama çok büyük gelişmeler" dedi.

Özcan, kendilerini çok heyecanlandıran bu çalışmalarda hep ihtiyatlı konuşmak gerektiğinin altını çizdi. Bakanlığı'nın Türk-Kök projesine de değinen Özcan, "Bu proje Türkiye'de ulusal bir doku bilgi bankası kurulması şeklinde talepte bulunduğumuz bir sistemdir. İyi niyetli ama gecikmiş bir proje" şeklinde konuştu.

"FERRARİ SÜRÜCÜSÜNE TRAKTÖR KULLANDIRMAYIN"
Hematologların mecburi görev yapmalarından yakınan Özcan, "Biz Türkiye'de hematolog sayısını arttırmayı hedefliyoruz. Hematologlara zorunlu hizmet uygulanmasın. Yazıktır. Biz bu hematologları Ferrari sürücüsü olarak yetiştirdik. Ona tarlada traktör sürdürmeyelim. Traktör sürenler de çok önemli iş yapıyor ama Ferrari sürücüsüne bu işi yaptırmayalım" değerlendirmesinde bulundu.

Toplantıda konuşan Genel Sekreter Prof. Dr. Mutlu Arat, Türkiye'de hematolog sayısının çok düşük olduğuna değinerek, "Bunu arttırmak için çok fazla yol kat edemedik" dedi.

HAYVANLARDA İNSAN KARACİĞERİ GELİŞTİRİLDİ
Fransa'daki Poiters Üniversitesi'nde görevli Dr. Ali Turhan ise kök hücre konusunda devrim yaşadıklarını belirterek, "Kök hücreler yeni ilaç geliştirmek ve kanserlerin dinamiğini anlamak için kullanılıyor. Her hastalığın kanser ana hücresi vardır. Laboratuvarda bu ana hücreyi üretip düşmanı iyi tanıma konusunda çok önemli bir gelişme. Bu kanser hücreleri az sayıda olduğu için onları hastaların kemik iliğinden alıp kullanmak çok zor bir olay. Kanser hücrelerini programlayıp çok sayıda elde edebilirseniz o zaman onlara karşı daha etkin ilaç geliştirmek için çok daha fazla şansınız olur. Farede insan karaciğeri üretilirse elimizde bol miktarda karaciğer olacak"dedi.

Sayfa Yükleniyor...