Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Alerjik Hastalıklar Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Füsun Kalpaklıoğlu, lateksten (bitki öz suyu) yapılan malzemelerin alerjiye neden olabildiğini söyledi.
1990'lı yılların başında sağlık personelini etkileyen bir meslek hastalığı olduğu fark edilen lateks alerjisinin ilk başta kişilerin ellerinde cilt alerjisine yol açtığını kaydeden Kalpaklıoğlu, şöyle konuştu:
''Ancak daha sonra, eldivenlerin rahat giyilmesi için içine serpilen pudranın da, ele giyilirken elastikiyet kazanan eldivenden kopan lateks parçacıkları ile birleşerek ortama yayılması sonucu solunum yoluyla vücuda alındığı da anlaşıldı'' dedi. Buna bağlı olarak da alerjik rinit ve alerjik astımın ortaya çıktığını belirten Kalpaklıoğlu, ''Tabii o ortamda bulunan hasta da etkilenebiliyor. Amerika'da Mayo Klinik'te latekssiz bir ortam yaratılmış. Latekse hassasiyeti olan sağlık personeli orada çalışıyor. Aynı zamanda latekse alerjisi olan bazı hasta gruplarına da orada müdahale ediliyor.''
Prof. Dr. Kalpaklıoğlu, latekse alerjisi olan tıp fakültesi öğrencilerine, ileride bölüm seçerken latekse az maruz kalacakları branşları seçmelerini önerdi.
YEMEK PROGRAMLARININ ETKİSİ
Günlük hayatta da latekse maruz kalmanın çok arttığını kaydeden Kalpaklıoğlu, şöyle konuştu:
''Evlerde kullanılan gereçlerde, balon gibi çocuk oyuncaklarında ve giysilerde çok fazla lateks var. Eskiden böyle bir şey yoktu ama artık ev hanımları yemek yaparken lastik eldiven kullanıyor. Televizyonlardaki yemek programlarına bakın, herkesin ellerinde eldiven var. Dolayısıyla lateksin temas ettiği bir şey yiyen insanlarda ölümle sonuçlanan vakalar var literatürde. Lateks kullanımı gereksiz yere artmış durumda. Eskiden üretim tüketimden fazlaydı. Lateks ürünlerinin rafta bekleme süresi uzundu. O nedenle de alerji yapma özelliği azalıyordu. Şimdi AIDS ve Hepatit B gibi hastalıkların da etkisiyle lateks eldiven kullanımı artınca üretim ile tüketimin arasında süre kısaldı.''
MKE HASTA İŞÇİLERİ YOLLAMIYOR
Kalpaklıoğlu, cilt alerjisi olarak ortaya çıkan meslek hastalığını da Kırıkkale yöresinde Makine Kimya Enstitüsünün (MKE) fabrikalarında çalışan bazı işçilerde gözlemlediklerini belirtti.
Burada çalışan işçilerin bazılarının cilt alerjisi şikayetiyle kendilerine geldiğini kaydeden Prof. Dr. Kalpaklıoğlu, bu kişilerin silah ve barutla uğraştığını, ayrıca her yerden toplanan eski silah ve mayınların ayrımlarını yaptığını bildirdi. İşçilerin eldiven ve özel kıyafetler giydiklerini, buna rağmen birkaçında öksürük ve nefes darlığı ortaya çıktığını ifade eden Kalpaklıoğlu, ''Onlarda bronş aşırı duyarlılığı da tespit ettik. Bronş aşırı duyarlılığı astımın altında yatan etkendir'' dedi.
İşverenin bu hastalık nedeniyle tazminat ödemeyeceğine veya olayı en az hasarla atlatacağına inandırılması, duyarlılık yaratılması gerektiğini savunan Kalpaklıoğlu, böylece alerjik belirtiler gösteren personel başka birimde çalıştırılarak sorunun önlenmesinin mümkün olacağını söyledi.
- Etiketler :
- Haberler
