Pestisitler içme sularına karşıyor

Kentsel alanlarda kullanılan pestisitler, tarım alanlarında olduğundan daha yoğun bir biçimde yeraltı sularına karışıyor. Püskürtülen pestisitlerin yüzde 98’den fazlası ve herbisitlerin ise yüzde 95’i, kullanılan alan dışındaki hava, su ve toprak gibi ortamlara dağılıyor ve hedef olmayan canlı türlerine bulaşıyor. Türkiye’de içme suyu arıtma tesislerine ulaşan sularda saptanan 49 mikrokirleticinin 33’ünün pestisit olduğu ortaya çıktı.

Pestisitler içme sularına karşıyor

Pestisitler ve aynı etken maddeye sahip olan biyosidal ürünler, hormon sistemini ve sinir sistemini olumsuz yönde etkiliyor; cinsiyet gelişimi bozuklukları, cinsiyetsiz doğumlar, doğum anomalileri, sperm sayılarında azalma gibi üreme sistemi sorunlarına ve prostat, pankreas, akciğer gibi kanser türlerine sebep oluyor. Özellikle bebekler ve çocuklar, hormonal sistem bozucu pestisitlerden daha fazla etkileniyor.

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği'nin, Avrupa Birliği tarafından Sivil Toplum Diyaloğu VI kapsamında desteklenen, Avrupa Pestisit Eylem Ağı ortaklığı ve Zehirsiz Sofralar Platformu işbirliği ile yürüttüğü Zehirsiz Kentlere Doğru projesi kapsamında sağlıklı bir gelecek için biraraya gelen sivil toplum örgütleri ve inisiyatifler, kentlerde yerel yönetimler tarafından kullanılan pestisitlerin/biyosidal ürünlerin zararları konusunda farkındalık yaratmayı ve alternatif uygulamaların kullanımını teşvik etmeyi amaçlıyor.

Zehirsiz Sofralar Platformu tarafından başlatılan Zehirsiz Kentler Kampanyası (Change.org/ZehirsizKentler) ile, belediyelerden zehirsiz kent olma yolunda kararlı bir adım atarak; en geç 2025 yılına kadar herbisit kullanımının tamamen sonlandırılmasına, 2030 yılına kadar diğer tüm pestisit ve biyosidal ürün kullanımının yüzde 50 azaltılmasına ve 2040 yılına kadar da tüm bu ürünlerin kullanımının tamamen sonlandırılmasına dair taahhütte bulunmaları ve bu kapsamda katılımcı bir stratejik eylem planı oluşturmaları talep ediliyor.

Sayfa Yükleniyor...