Prostat kanserinde ameliyatsız tedavi seçeneği: Fokal terapi

Erken evrede yakalanan, metastaz yapmayan veya radyoterapi sonrası nükseden prostat kanseri tedavisinde ameliyatsız bir tedavi yöntemi olduğunu söyleyen Üroonkolog Prof. Can Öbek, “fokal tedavi” adı verilen bu yöntemle, sadece kanserli hücrenin hedeflendiğini, sağlıklı dokulara zarar verilmediğini söyledi.

Prostat kanserinde ameliyatsız tedavi seçeneği: Fokal terapi

Prostat kanseri, erkeklerde en yaygın görülen organ kanseri. Dünyada her 3 dakikada bir erkeğe tanısı konuyor, her 14 dakikada bir erkek prostat kanserinden hayatını kaybediyor. Özellikle 50 yaş ve üstü erkeklerin korkulu rüyası haline gelen prostat kanserinin diğer organlara yayılmadan, erken evrede teşhisi ve tedavisine yönelik bilimsel çalışmalar tüm dünyada hızla devam ediyor.

Yayılmamış erken evre prostat kanserinde çok uzun zamandan beri yapılan iki klasik tedavi mevcut; ameliyat ve radyoterapi. Ancak bu yöntemlerin idrar kaçırma, cinsel işlev bozukluğu ve bağırsak problemleri yaratarak yaşam kalitesini olumsuz etkileyen yan etkileri mevcut. Bunun yanı sıra uzun süren anestezi, vücutta yapılan kesiye ait yara iyileşmesi için geçmesi gereken süre, hastanın günlük hayatına dönmesi için ihtiyaç duyulan uzun nekahat dönemi gibi birçok dezavantajı da bulunmakta.

Üroloji ve Üroonkoloji Uzmanı Prof. Dr. Can Öbek, ancak şimdi prostat kanseri tedavisinden sonra bu yan etki ve dezavantajların yaşanmadığı, tıp dünyasında yüz güldüren önemli bir gelişme olduğunu söyledi.

SADECE KANSERLİ HÜCRELERİ ETKİLİYOR

Ameliyata gerek bırakmayan yöntemle sağlıklı dokulara zarar verilmediğini belirten Dr. Öbek, hedefine sadece kanserli hücreyi koyan fokal (bölgesel) tedavi hakkında şu bilgileri verdi:

“Yüksek yoğunluklu ultrason dalga (HIFU) teknolojisi, fokal tedavi konusunda en fazla deneyime sahip olunan yöntem. Tedavide önce rektal yoldan (makattan) giriş yapılarak prostat değerlendiriliyor, özel bilgisayar programı yardımıyla tahrip edilecek dokular belirleniyor. Ardından robotik programla ultrason enerjisinin odaklandığı dokuda ısı artışı sağlanarak, hedef bölgedeki hücrelerin tahrip olması, kanserin kansız ve bıçaksız yok edilmesi sağlanıyor. Tedavinin bir diğer önemli avantajı ise, tedavi sırasında görüntüleme yapılarak, istenilen bölgede etkili tedavinin gerçekleşip gerçekleşmediğinin görülebilmesi. Canlı hücreler olduğu düşünülürse, işlem bitmeden bu hücrelere anında müdahale edilebiliyor.’’

TEDAVİ SONRASI İDRAR KAÇIRMA VE CİNSEL İŞLEV BOZUKLUĞU GELİŞMİYOR

Tedavinin tek seansta ve hastanın hiç bir zararlı ışın almadan gerçekleşmesi, herhangi bir kesi ya da delik olmadığı için yara iyileşmesi gibi bir problemin olmaması, tedavi sonrası idrar kaçırma probleminin yaşanmaması, cinsel yaşamı olumsuz etkileyecek bir riski neredeyse taşımaması, tedavi sonrasında sondanın bir ya da iki gün gibi çok kısa süre vücutta kalması, hastanın aynı gün evine dönebilmesi, iyileşme süreci çok kısa olduğu için hastanın günlük aktivitelerine bir hafta sonra dönebilmesi fokal tedavinin en büyük avantajları.

FOKAL TEDAVİ KİMLERE UYGULANABİLİR?

Ameliyathanede anestezi altında yapılan, prostatın hacmine bağlı olarak yaklaşık 30-90 dakika süren fokal tedavi, özellikle erken evrede prostat kanseri tanısı konan, yayılmamış prostat kanseri olan hastaları için uygun.

Dr. Öbek, bunun dışında gerek ileri yaş, gerekse genel durumundaki bozukluktan dolayı ameliyatın uygulanmadığı hastalarda da bir seçenek olduğunu söyledi, “Bu tedavinin etkili olduğu bir diğer hasta grubu ise, daha önce radyoterapi tedavisi olmuş, ancak hastalığın prostat içinde nüks ettiği kişiler. Fokal terapi bu hastalarda “kurtarma” tedavisi olarak başarıyla uygulanabiliyor’’ ifadesini kullandı.

Sayfa Yükleniyor...