Ramazan alkol bağımlılığından kurtulmak için ilk adım olabilir

Oruç tutan alkol bağımlıları, Ramazan ayını alkol almayarak geçirebiliyor. Amerikan Bağımlılık Enstitüsü’nün 2015 yılında alkolü bırakan 3 bin kişiyi incelediği araştırma; manevi değerleri kuvvetli bireylerin alkolü daha uzun süre bırakabildiğini gösteriyor. Bağımlılık ve Aile Danışmanı Alp Çağlan Maçkan da Ramazan ayının, alkolden kurtulmak için iyi bir fırsat olabileceğini söylüyor.

Ramazan alkol bağımlılığından kurtulmak için ilk adım olabilir

Sadece oruç tutarken alkol tüketmemenin, bağımlı olunmadığı anlamına gelmediğini belirten Bağımlılık ve Aile Danışmanı Alp Çağlan Maçkan, özellikle alkole kavuşma anı olarak beklenen Ramazan Bayramı’nın ilk gününe dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor.

Dini faktörlerin alkol bağımlılığından kurtulmadaki etkisi ve alkol bağımlılığında uzman desteğinin önemine değinen Alp Çağlan Maçkan, şu bilgileri veriyor:  

“Alkol bağımlılarının önemli bir bölümü içmeye başladığında günlerce devam ederler. Diğer bir yandan günler boyu içmeden ayık olarak da hayatlarına devam ederler ve bu sırada da önemli bir sorun yaşamazlar. Ramazan ayı toplumumuzda alkol kullanan insanlar için içkisiz geçirilen ya da içki içmemeye niyet edilen bir dönemdir. Alkolle sorun yaşayan pek çok kişi Ramazan boyunca içki içmeden sabredebilmektedir. Ancak Ramazan boyunca ya da diğer kutsal günlerde alkolle vedalaşmak, sorun olmadığı anlamına gelmez. Dini inançlar ve gelenekler (Ramazan, kandil, cuma günleri gibi) insanları olumsuz davranışlardan kısa süreli alıkoyar. Bunlar dışında çocuk sahibi olmak, çocukların evlenmesi, düğün, doğum, sünnet gibi özel günlerde de insanlar özenli davranmaya gayret göstermektedir. İnsanlar çevrelerine rahatsızlık verebilecek alışkanlıklarından vazgeçmezler sadece özel günlerde bu durumu ertelerler. Bunun nedeni hem günah işlememek hem de çevre baskısı şeklindeki motivasyondur.” 

DİNİ FAKTÖRLER ALKOL BAĞIMLILIĞI İLE MÜCADELEDE ETKİLİ

Bağımlılık kişinin tüm hayatını etkiler ve aslında doğal kalkan olan sosyal, kişisel ve kültürel değerleri ortadan kaldırır. Manevi duyguların yeniden kazanılması bu noktada kişinin iyileşmesine yardımcı olabilmektedir. Din ve maneviyat, kısa süreli ara vermeyi sağlayabildiği gibi uzun dönem alkolü bırakmada da etkili olabilmektedir. Dini faktörler sadece ülkemizde değil tüm dünyada özellikle alkolden uzak kalmada etkilidir. Amerikan Bağımlılık Enstitüsü 2015 yılında yaptığı bir araştırmada, alkolü bırakan 3 bin kişiyi incelemiş ve manevi değerleri kuvvetli bireylerin daha uzun süre bırakabildiğini göstermiştir.

Ayrıca Anthony Hopkins (40 yıldır alkol almıyor), Alec Baldwin (32 yıldır alkol almıyor) Martin Sheen (30 yıldır almıyor) gibi bazı tanınmış  sanatçılar alkolü bırakmalarında din ve manevi inançlarının önemli bir rol oynadığını çeşitli platformlarda dile getirmektedirler. Ülkemizde de alkol bağımlılarının bir bölümünün Ramazan ayında alkolden uzak kalabildiği görülmektedir.  

BAYRAMIN İLK GÜNÜNE DİKKAT!

Alkol sorunu çoğunlukla görmezden gelinmektedir. Dini ve kutsal günlerde alkol almayan kişiler, bağımlı olmadıklarına inanmaktadır. Oysa bağımlılık özünde bir “kontrol” sorunudur. Alkol bağımlılarının veya alkol kullanım sorunu olan kişilerin çoğu Ramazan ayında hem yeniden alkol alacakları gün, yani kavuşma anı belli olduğu için hem de din gibi çok güçlü bir manevi motivasyon olduğu için alkol almazlar. Ancak Bayramın 1. günü genellikle beklenen kavuşma gerçekleşir.  

BAĞIMLILIKTAN KURTULMAK İÇİN UZMAN DESTEĞİ ŞART!

Maneviyat, bırakmak için önemli bir faktör olsa da alkolsüz yaşamı sürdürebilmek için profesyonel yardım almak gereklidir. Bağımlılık zamanla daha da kötüye gitme eğilimi gösteren bir hastalıktır. Erken teşhis büyük önem taşımaktadır. Erken teşhisle tedavi edilirse, alkol bağımlılığı olan bir kişi hastalığın önemli sonuçlarını önleyebilir. Alkolü bırakmak, bir süreliğine ara vermek değil, yaşam boyu bir daha kullanmamayı göze alabilmek ve hatta yaşamı bu yönde düzenleyebilmek demektir.”

VİDEO: BAĞIMLILIK TEDAVİSİNDEKİ SON DURUM

Sayfa Yükleniyor...