Türkiye’nin ilk ‘obez market’i açıldı! (Bu markette fiyatlar değil, zararlı içerik ve kaloriler hesaplanıyor)

Türk Böbrek Vakfı, dünya genelinde her yıl mart ayının ikinci haftası çeşitli etkinliklerle ele alınan ‘Dünya Böbrek Günü’ için çarpıcı bir çalışmaya imza attı. ‘Çocuklarda Obezite’ temasının ele alındığı proje kapsamında; sanal olarak işleyecek "ObezMarket" ile alışveriş sepetine eklenen abur-cuburlar, fiyatlarıyla değil kalori miktarı ve şeker / tuz oranlarıyla hesaplanıyor. Dikkat çekici söylemlerle yer alan ürünler; “Lıkır, Şekerim, Chikolat, Çıtırtı” gibi isimlerle adlandırılarak ironi yapıldı.

Türkiye’nin ilk ‘obez market’i açıldı! (Bu markette fiyatlar değil, zararlı içerik ve kaloriler hesaplanıyor)

Her şeyin aslına uygun olarak ciddi bir hazırlık aşaması sonrasında hayata geçirildiği ObezMarket projesinde amaç; Türk Böbrek Vakfı olarak, Dünya Böbrek Günü’nde her geçen gün artan çocuk obezitesine dikkat çekmek ve tüketim alışkanları konusunda farkındalık yaratmak oldu.

Çocukların yaşama dair tüm alışkanlık temellerinin ailede başladığı bilenen bir gerçek. Yeme alışkanlıkları, spor alışkanlıkları ve hatta alışveriş alışkanlıkları… Obezite ise tıp otoriteleri tarafından hastalık olarak görüldüğü halde öğrenilen bir durum olarak da biliyor. Bu sebeple, çocuklarda obezite konusuna alışveriş alışkanlıkları ve beslenme üzerinden dikkat çekilmesi hedefleniyor.
  
Obezite birçok soruna neden olurken, böbrek hastalıklarının da önemli nedenlerinden biri. Ülkemizdeki obez hastaların % 60’ını 0-18 yaş aralığındaki çocuklar oluşturuyor. Yetersiz ve dengesiz beslenme ile olumsuz yaşam alışkanlıkları nedeniyle her geçen yıl bu sayı artıyor. Ulusal bir halk sağlığı sorunu olan obezitenin önlenmesi için ilgili bakanlıklar da çeşitli önlemler almaya başladı

Türkiye’nin ilk ‘obez market’i açıldı! (Bu markette fiyatlar değil, zararlı içerik ve kaloriler hesaplanıyor) - 1

“BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ BOZAN EN BÜYÜK ETKEN ŞEKERDİR”

“Ailecek Hastası Olacaksınız!” sloganı ile hayata geçirilen projede öncelikli hedefin çocuklar olduğunu belirten Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk, “Geleceğimiz olan çocuklarımız sebzelerin tadını bilmiyor. Türkiye’deki obez hastaların yüzde 60’ı 0-18 yaş aralığında!” diyerek şöyle devam etti:  

“Bugün yaşadığımız en önemli sorun, çocuklarımızın kilolu ve obez olmalıdır. Özellikle büyük şehirlerde yaşayan çocuklarımız abur cuburlara karşı savunmasız kalıyor. Çoğu belki baklanın, enginarın, pırasanın, kerevizin tadını bilmiyor ve işlem görmüş hazır gıdalar, besin değeri az ancak kalorisi yüksek yiyeceklerle öğün geçiriyorlar. Biz, maalesef kendi ellerimizle çocuklarımızın damak tadını bozduk. Oysa geleneksel mutfak kültürümüz ve sofralarımızdan alışkın olduğumuz yemek tariflerimiz, bugün tüm dünyada kabul gören en sağlıklı beslenme biçimi olan Akdeniz beslenme tarzıyla birebir örtüşüyor. Yaptığımız saha eğitimlerinde çocukların yarısının okula kahvaltı yapmadan geldiğini üzülerek gözlemliyoruz. Biz burada, ObezMarket’te sadece çocuklara değil, büyüklere de aslında yediklerinin ve içtiklerinin içinde bulunan kalorileri, tuz ve şeker miktarlarını belki de biraz acımasız bir yöntemle gösteriyoruz. Minicik bir çocuğa “aman sussun” diye verdiğiniz paketli bir gıda, çocuğunuzu sadece sakinleştirmekle kalmıyor, şişmanlatıyor ve bağışıklığını zayıflatıyor. Bağışıklık sistemini bozan en büyük etken şekerdir.” 

Türkiye’nin ilk ‘obez market’i açıldı! (Bu markette fiyatlar değil, zararlı içerik ve kaloriler hesaplanıyor) - 2

“BURADA AMAÇ YASAK KOYMAK DEĞİL”

Çözüm önerilerine de değinen Erk, şu tavsiyelerde bulundu:

“Madem sorunu ortaya koyduk, çözümden de bahsedelim. Biz hiçbir zaman yiyecekler yasak koyulması taraftarı değiliz. Yasak, ilgiyi ve isteği arttıracaktır. Hâlbuki çikolata mı istedi, kakao oranı yüksek bir çikolatadan küçük bir parça, sürekli olmayacak şekilde tüketilebilir. Yumuşak şekerler yerine doğal yöntemler ile kurutulmuş bir avuç kuru meyve tüketimi doğru tercih olacaktır. Şeker içeriği yüksek olan paketlenmiş aromalı sütler yerine evde şekersiz ve mevsim meyvelerinden hazırlanan aromalı sütler tercih edilmelidir. Evde, ince dilimlenmiş, tuz yerine baharatlar ile tatlandırılmış ve çok az bir yağ ile fırında pişirilmiş patatesle de bu cipslerden hazırlayarak farklı ve lezzetli tatlar elde edebilirsiniz. Fındık veya yer fıstığı kremalarını evinizde kolaylıkla hazırlayabilirsiniz. Kuru çiğ fındığı ya da yer fıstığını kokusu çıkana kadar kavurduktan sonra krema kıvamına gelene kadar mutfak robotundan geçirerek şekersiz ve doğal krema elde edebilirsiniz. Görüldüğü gibi sağlıklı beslenme alışkanlığını edinmek çok zor değil, yeter ki biraz gayret gösterelim, biraz bilinçlenelim.”

VİDEO: HER 5 ÇOCUKTAN BİRİ AŞIRI KİLOLU, OBEZİTE NASIL ÖNLENİR? 

Sayfa Yükleniyor...