Yaşam tarzı felç riskinde etkili

Kalıcı sakatlıklara ve hayati tehlikeye yol açan inmeden korunmada genç yaşlardan itibaren uygulanan yaşam tarzı büyük önem taşıyor.

Yaşam tarzı felç riskinde etkili

Memorial Şişli Hastanesi İnme Rehabilitasyon ve Araştırma Ünitesi Başkanı Doç. Dr. Yakup Krespi, inmeden korunmanın yolları hakkında bilgi verdi.

KONUŞMA ZORLUĞU, KUSMA VE BULANTI İNME BELİRTİSİ
“Ülkemizde her yıl binde 2-3 kişi inme sorunu ile karşı karşıya kalmaktadır. Yaş ilerledikçe, özellikle 60-65 yaşından itibaren inme sıklığı artmaktadır. Batılı ülkelerde ve dünya genelinde birinci, ülkemizde ise üçüncü sakatlık nedeni olarak bilinen bu rahatsızlık, kalp hastalıklarından sonra ikinci ölüm nedeni olarak karşımıza çıkmaktadır.

Vücudun bir tarafında aniden meydana gelen güçsüzlük, uyuşma, karıncalanma, konuşma zorluğu, görme kaybı veya çift görme, bulantı, kusma, dengesizlik gibi şikayetler inmenin en önemli belirtileridir. İnme sırasında hastalar o güne kadar hiç deneyimlemedikleri şiddette bir baş ağrısı ile karşılaşabilmektedir.

SİGARA ÖNEMLİ BİR RİSK FAKTÖRÜ
Atardamarların bazı faktörlerin etkisiyle erken yaşlanmasına bağlı olarak da inme ortaya çıkabilmektedir. İnmenin beş temel risk faktörü bulunaktadır. Bu hastalık; diyabet, sigara, yüksek kolesterol, şişmanlık ve bel yağlanması ile birlikte ortaya çıkabilmektedir. Yaşlı hastalarda “atrialfibrilasyon” denilen kalp ritim bozuklukları, genç hastalarda ise kalp kapakçığıyla ilgili sorunlar çok sık görülmektedir. Gençlerde hiçbir risk faktörü bulunmasa bile,sigaranın tek başına inmede önemli bir risk faktörü olduğu bilinmektedir.

İLK 6 SAAT HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR
İnme belirtilerinin görüldüğü hastaların yüzde 80’inde sorun bir damarın tıkanmasından kaynaklanmaktadır ve yüzde 20’lik bir grupta ise bir damarın çatlamasına bağlı olarak beyin kanamaları ortaya çıkmaktadır. Günümüzde beyin damar tıkanıklıklarının özel tedavileri bulunmaktadır. Bu tedavilerde sakatlık riskinin kalkmasında en etkili faktörzamandır. Damarın açılmasınısağlayacak veyeniden beynin kan dolaşımını sürdürecek olan tedavilerin ilk 6 saatte başlatılması çok önemlidir. Bu süre içinde introvenöz yani damarsal tedavinin yanı sıra; anjiyografik yöntemle, tıkalı damara bir kateter ile ulaşılarak pıhtı damarın içinde eritilebilir veya damarın içinden çekip çıkarılabilir. Buna da “endovasküler tedavi” adı verilmektedir. Bu iki tedavi bir hastada birlikte veya ayrı ayrı olarak uygulanabilmektedir.

TAM DONANIMLI BİR İNME MERKEZİNE BAŞVURUN
İnme geçiren bir hastaya, ilgili tüm birimleri bünyesinde barındıran, donanımlı bir merkezde tedavi uygulanması gerekmektedir. İnme tedavisine birçok branşın bir araya gelerek karar vermesi ve hasta rehabilitasyonunun sağlanması önem kazanmaktadır. İnme merkezlerindeki organize tedavi ile hastanın erken dönemde ölüm ve sakatlık riskininen aza indirilmesi sağlanmaktadır.

İNME GEÇİREN BİR HASTADA NELERE DİKKAT EDİLMELİ?
• Hastanın en acil şekilde uygun tedaviyi alabileceği bir hastaneye götürülmesi gerekir.
• Hastayı hastaneye götürecek kişiler evde zaman kaybetmemelidir. Hastane yerine polikliniğe gitmek, eve doktor çağırmak veya geçmesini beklemek zaman kaybettirici durumlara yol açabilir.
• İnme geçiren hastanın tansiyonu düşürülmeye çalışılmamalıdır.
• Hastaya tansiyon hapı, dil altı hap verilmemelidir.
• İnme, hem kanayan hem de damar tıkanıklığı türünde olabileceğinden, hastaya kan sulandırıcı ilaçlar verilmemelidir.

Sayfa Yükleniyor...