"Bu gençler çok sevimli"

Yaşadığımız dünya daha sert, daha maddi bir hal alırken, masallara daha fazla özlem duyar olduk. Çocukluğumuzdaki gibi renkli dünyalara gitmek ise beyazperdede hala mümkün.

"Bu gençler çok sevimli"

Sinemada masalsı bir hikaye bu kez Özcan Deniz'den geldi. 'Sevimli Tehlikeli'yi yazdı, yönetti ama ilk kez kendi filminde oynamadı. 'Ya sonra', 'Evim Sensin' ve 'Su ve Ateş'i birer yıl arayla çekti, hepsinde başrolü kendisine yazdı. Dördüncü filminde ise tersköşe yaptı. Her ne kadar 'birkaç damla gözyaşınızı almadan bırakmam' dese de, ağır dramdan vazgeçti. İki çok sevimli karakter yarattı; Ayça Ayşin Turan ve Şükrü Özyıldız. Onlar birer muzip masal kahramanı olmuş, tozu dumana katmışlar. Birbirlerine de yakışmışlar, üstelik, bu zorlama bir yakıştırma olmamış.

Öyle anlaşılıyor ki, beyazperdede genç güzel çiftler için arayış devam ediyor. Bu kez Yeşilçam'ın ideal çiftlerine öykünmeyen bir ikili ortaya çıkmış .

Şükrü Özyıldız, ikinci sinema filminde, Ayça Ayşin Turan ise ilk sinema filminde, dizilerdeki imajlarından faydalanmadan, bambaşka karakterlere hayat vermişler. Özcan Deniz de arka plandaki kahraman olmuş.

Filmde başta müzikler olmak üzere bir Bollywood esintisi olduğunu ilk andan itibaren siz de farkedeceksiniz.

Peki, 'Tehlikeli Sevimli'nin bir Bollywood filmi uyarlaması olduğu yönündeki haberlerle ilgili Özcan Deniz ne diyor? Özcan internet çağında, esinlenmelerin, uyarlamaların gizli kalmasının asla mümkün olamayacağını savunuyor, 'bu benim özgün senaryom' diyor. Hatta devam hikayesi de hazır. Seyirci 'Sevimli Tehlikeli'yi severse ikincisi 2016'ya yetişir.

Öyleyse, senaryo candır, yönetmen baba yarısıdır, diyelim. Sonuç olarak, eğer bu geniş kitle sineması ise, onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine.

SANATI ÇARŞIDA PAZARDA LİMON SATARAK DA YAPARIZ

Vahide Perçin ve Altan Gördüm, 5 yıl önce, oyunculuk okulu 'Akademi 35Buçuk'u kurdu. Akademi, iki değerli sanatçının hayallerini gerçekleştirdikleri yer. Ankara Tiyatrosu’ndan (AST) devraldıkları geleneği, disiplini İstanbul'da Akademileri'nde yaşatıyorlar.

Vahide Hanım, Ankara Sanat Tiyatrosu'ndan İstanbul'a geldiğinde kendisini yalnız hissettiğini, televizyon işi yapan genç oyuncu arkadaşlarının eksiklerini farkettiğini anlatıyor. AST'nin geleneksel kurslarındaki eğitimi örnek alarak ve sanat duruşunu birleştirerek, Akademi'yi açtıklarını söylüyor. Günün birinde aynı sahneyi paylaşacakları oyuncular yetiştirmeyi hedeflemiş ve bugüne kadar 800 genç oyuncu mezun etmişler. Vahide Hanım, kendi atölyelerinde kurdukları 'Özdemir Utku Oda Tiyatrosu' ile gururlanıyor. Ama kolay olmamış, belediyeler onlara yakın davranmamış, sahne vermemiş. Vahide Perçin'in ifadesiyle 'kötü komşu insanı evsahibi yaparmış' misali onlar da kendi tiyatrolarını yapmışlar.

Bütün bu anlattıklarından çıkarımla, Vahide Perçin'in, hayatla ve sanatla ilgili net bir duruşu var. Basında yer almıyor, çok nadir röportaj veriyor, ama konuştuğu zaman lafı dolandırmıyor. Yapımcılara da öyle davranıyor olmalı. Çünkü, televizyondaki işlere devam etmek adına, beslendikleri ana damardan, tiyatrodan asla vazgeçmeyeceklerini vurguluyor. İşte, o yüzden 'sanatı çarşıda pazarda limon satarak da yaparız' sözü hepimizin kulağına küpe oluyor.

Şimdilerde, 'Akademi 35Buçuk' bünyesinde kurdukları 'Vardiya Oyuncuları'nın yeni oyunu' Öteki İnsan'la sahnedeler. Vahide Perçin yönetiyor, öğrencileri, dizilerderden de tanıdığımız Makbule Meyzinoğlu ve Görkem Mertsöz oynuyor. 'Öteki İnsan' her cuma ve cumartesi saat 20:00’da 'Özdemir Nutku Oda Tiyatrosu'nda devam ediyor.

Ayrıca, Altan Gördüm, yapımcılığını üstlenecekleri bir filmin müjdesini veriyor. Yüksek bütçeli, bir dönem filminin çekimlerine yaz aylarında başlayacaklar. Filmde, Vahide Hanım'ı sürpriz bir karakterle, yeniçeri askeri olarak görürseniz şaşırmayın. Benden söylemesi.

İŞ SANAT'TAN HALİT ERGENÇ SÜRPRİZİ

Bu akşam İş Sanat sahnesinde sürpriz bir konser var. Halit Ergenç, uzun bir aradan sonra, sahnede olacak, müzik ve sahne dünyasından sevdiği şarkıları seslendirecek. Halit Ergenç'e Şef Serdar Yalçın yönetiminde, alanında Türkiye'de bir ilk olan Sinema Senfoni Orkestrası eşlik edecek. Müzikseverleri unutulmaz filmlerin melodileri ve Halit Ergenç'in yorumuyla farklı bir konser bekliyor.

Halit Ergenç ile konser öncesi buluşacağız. Sahne için epeydir hazırlandığını ve çok heyecanlı olduğunu daha önce görüştüğümüzde anlatmıştı. Ve konser günü geldi. Ben yine orda olacağım. Gece Gündüz'de Halit Ergenç ile sohbet edeceğim, konseri izleyeceğim. İzlenimleri de haftaya sizlerle paylaşacağım.

SELMA

Oscar adayı filmleri izlemeye devam ediyoruz. En iyi film ve en iyi şarkı dallarında Oscar adayı olan ''Selma Özgürlük Yürüyüşü'' Türkiye'de vizyonda. Geçen yıl Oscar kazanan 12 Yıllık Esaret (12 Years a Slave) filminin yapımcıları bu yıl da 'Selma' ile oscar yarışında. Adaylar arasında az sayıdaki politik filmden biri.

Amerikan tarihinden bir sayfa daha. Siyahi halka oy kullanma hakkı verilmesi için Martin Luther King'in verdiği mücadele konu ediliyor. Bana verdiği his ise; Amerikan toplumu geçmişiyle yüzleşmeyi koşulsuz kabul ediyor. Öyle ki, Amerikan sineması her seferinde tarihinden bir utanç sayfasını daha beyazperdeye taşıyor ve o filmler kabul görüp, oscarlara gidiyor. Galiba değişim de böyle mümkün oluyor.

Sayfa Yükleniyor...