Nilipek: Müzik iç organ gibi bir şey (Bizim Cazcılar)

İrem Gökbudak’ın hazırladığı NTV Radyo’nun Bizim Cazcılar programında bu hafta alternatif müzik sanatçısı Nilipek vardı. Nilipek müzik yolculuğunu anlattı.

Nilipek: Müzik iç organ gibi bir şey (Bizim Cazcılar)

2015 Kasım ayında ilk albümü Sabah, bu albümden yaklaşık altı ay sonra Sabah albümündeki şarkılarım remixlerinin yer aldığı Remix, 2017 Aralık ayında Döngü adlı albümü çıktı. daha sonra iki tekli çıktı; Gözleri Aşka Gülen ve Beraber. 2018 Kasım ayında da son olarak akustik bir konserin kayıtlarını paylaştılar. Şimdi ise, yeni albüm yolda! Çıkacak olan üçüncü albümün konsepti ve şarkıları hazırlandı. Düzenlemeler de bittiğinde bu yaz çıkması planlanıyor.

Nilipek: Müzik iç organ gibi bir şey (Bizim Cazcılar) - 1

“SERTAB ERENER’İN LAL ALBÜMÜ İLE”

3 – 5 yaş arası her ortamda, aile meclisinde ortaya çıkıp şarkı söylerdim. Atlayıp Yonca Evcimik, Michael Jackson söylüyorum. Şarkıcı olacağıma inanmışım!  Bu durumum çok sevimli bulunduğu için aile içinde onlar da her ortamda söylememi istiyorlardı. Ama bir gün Sertab Erener’in Lal albümü eve girdi ve ve ben o albümü söyleme başladım. Annem çok duygulanıyordu. Şarkı söylemeye gerçek anlamda o albümle başladım diyebilirim. 10 yaşlarında zaten kendi kendime şarkı sözleri yazmaya başladım.

“BAĞIRINCA OLMUYORDU”

Benim sesim duyulmayan, güçsüz bir ses... Haliyle ona özel bir ayar yapmak gerekiyordu. Enstrümanlarla birlikte duyulmayan bir sesti. Sesimi duyurmak için de bağırıyordum ve bağırınca güzel olmuyordu. Ve kendi halinde şarkı söyleyen, şarkı söylemeyi seven biri gibiydim. Aslında hala öyle diyebilirim. Şarkı söylemeyi, hikaye anlatmayı çok seviyorum ve benim için bu işin yolu bu!

“MÜZİSYENLİK MESLEK DEĞİLMİŞ GİBİ...”

Belli bir yaşa kadar kafamda hiç bir soru işaret yoktu. Herhalde 10 yaşları falan... Hep şarkıcı olacağımı söylüyordum. Ama ailem bir mesleğim olmasını istedi. “Yan tarafta müziği de yaparsın” dediler. Normal bir çocukluk geçirmemi istediler. Bu ince ince bana da işledi. Ders notlarım da çok iyiydi. “Evet benim bir mesleğimin de olması lazım” dedim. Sanki müzisyenlik bir meslek değilmiş gibi...

“ZATEN ŞARKICIYDIM, FARKINDA DEĞİLDİM”

Bu arada hep müzik gruplarım oldu, gitar çaldım, söyledim. Ve meslek sahibi olduktan sonra da (farklı bir meslek), insan belli bir yaşa da gelince, o meslekteki işimi tam yapamadığımı düşünmeye başladım. Aklım fikrim müzikte olunca bu mesleğimi tam yapmam mümkün olamazdı zaten. “Ben burada yer kaplıyorum!” dedim ve gitmeye karar verdim. Müzik yapmam lazımdı. Yani birden bire şarkıcı olmaya karar vermedim. Zaten şarkıcıydım, sadece farkında değildim. Bunu kabullenmem biraz zaman aldı.

Nilipek: Müzik iç organ gibi bir şey (Bizim Cazcılar) - 2

“UKULELENİN YERİ ÇOK AYRI”

4 yaşında “ben şarkıcı olacağım!” diye dolaşınca ortalıkta, ailem mantıklı bir şey yapıp beni piyano dersine başlattı. Tabii benim maymun iştahlı olmam tahmin edilemedi ve “ben keman çalacağım!” diye tutturdum. 4 sene sonra piyanoyu bıraktım ve keman çalmaya başladım. Keman hayatım da uzun sürmedi. 6 yıl sonra da “bas gitar” çalmak istedim çünkü bas gitar çok karizmatik! Onu da çalayım, bunu da çalayım derken hiç birini tam anlamıyla çalamayan ama hepsiyle derdini bir şekilde anlatan biri oldum. En son bu kervana ukulele katıldı. Onunla bağım çok başka! Onunla kendimi çok daha rahat ifade ettiğimi fark ettim. Bu yüzden bendeki yeri çok ayrı...

“CAZIN EN GÜZEL YANI AKIŞ HİSSİ”

Müzikte akabildiğimizi hissettiğim anlar benim için çok değerli oluyor. Caz dediğimizde insanların aklına çok fazla solo, çok fazla yorucu şeyler gelebiliyor. Gerçekten “caz” diyeceksek, “doğru yerde doğru duygu” olarak tanımlayabilirim galiba. Cazın en güzel yanı akış hissi... Bunu Chet Baker, Miles Davis, Ella Fitzgerald’da hissedebilirsiniz.

“MÜZİK BENİM İÇİN...”

İnsan kendinde sürekli gördüğü şeyleri tanımlamakta zorlanabiliyor. Daha sonradan eknenen şeyleri daha rahat tanımlayabiliriyoruz; “ben ukulele derslerine başladım” gibi. Ama hep var olan; kendini bildin bileli var olan bir şeyi nasıl tanımlayabilirsin bilmiyorum. Müzik öyle bir şey benim için! O hep vardı! Müzik var işte! Bir çeşit nefes ve iletişim kurabilme yolu. Müzik iç organ gibi bir şey benim için. Olmasaydı ne yapardım, bilmiyorum...

Sayfa Yükleniyor...