İlk sayısından itibaren modanın yanı sıra kadını ve sanatı merkezine alan Vogue Türkiye, Türkiye’nin önde gelen 60 çağdaş sanat koleksiyonundan eserleri sergilenecek beş kadın koleksiyonerle Contemporary Istanbul’da yer alıyor. Vogue Türkiye özellikle Vogue’un ruhunu taşıyan kadın koleksiyonerlerle gençlere ilham olmayı hedefliyor.
Contemporary İstanbul kapsamında; Leyla Pekin, Rezzan Benardete, Gamze Büyükkuşoğlu, Emine Gülçelik ve Nesrin Esirtgen Vogue Türkiye’de bir koleksiyonerin neye ne değer biçtiğinin ve sahip olmayı seçtiklerinin yaşam öyküsüyle ne kadar ilgili olduğunu anlatıyor.
Dokuz yıldır koleksiyoner olan Leyla Pekin, koleksiyonunun çoğunlukla yaşayan Türk sanatçıların çağdaş eserlerinden oluştuğunu söylüyor ve aldığı eserlerde hep tutku ve güç olduğunu belirtiyor.
"KOLEKSİYONERLİK EĞLENCELİ BİR OYUN"
“Çocukken evimizdeki sömine üzerinde asılı Burhan Doğançay’ın eserine bakarak aynısını yapmaya çalışırdım” diyen Rezzan Benardete, koleksiyonerliğin geriye bakıldığında “tercihlerinin nasıl geliştiğini izleyebildiğin eğlenceli bir oyun” olduğunu düşünüyor.
Gamze Büyükkuşoğlu, “Bir işin çok akıllı, güncel mesajlı ya da sanat ortamında o an çok tercih edilen bir isme ait olması değil, kişisel olarak eserle yaşadığımız ilişki bizim için önemli” diyor.
Sanat ve antika heyecanının ailesinden geçtiğini anlatan Emine Gülçelik, çocuklarını da şimdi aynı ortamda büyüttüğünü belirtiyor.
Nesrin Esirtgen ise “Koleksiyon yapmak ciddi bir bilgi birikimi, çok fazla çalışma ve çok fazla fedakarlık gerektiriyor” diyor ve devamlı kendisini geliştirdiğini, çok okuduğunu ve gözlediğini anlatıyor.
- Etiketler :
- Haberler -
- Sanat
