MEHMET SEVİNÇ - İlk kez 1891 yılında Fransa şampiyonası ismiyle düzenlenen, 1925 yılında uluslararası statüye kavuşan Fransa Açık tenis turnuvasında bu yıl şampiyonların isimleri değişti. Roland Garros iki hafta önce başladığında erkekler tenisinin bir numarası Rafael Nadal son dört yılın şampiyonu unvanıyla Paris'e gelmişti. Fransa Açık'ta 28 maç üst üste kazanan ve bu maçlarda rakiplerine yalnızca 7 set veren İspanyol tenisçi, turnuva öncesinde mutlak favoriydi. Hatta onun şampiyon olup olamayacağı değil, set kaybedip kaybetmeyeceği konuşuluyordu. Fakat beklenmeyeni Robin Soderling gerçekleştirdi.
Belki de yurttaşı Bjorn Börg'un üst üste Roland Garros'u kazanma rekorunun bir İspanyol tarafından kırılmasını istemeyen İsveçli Soderling, daha önce hiç toprak kort turnuvası kazanamamış bir oyuncu olarak, Nadal'ı dördüncü turda turnuva dışına ittiğinde tüm dünya şoke olmuştu. Hatta Philippe Chatier’de bu maçı inanmayan gözlerle seyreden Parislilerin Soderling’e destek vermesi, Nadal ailesi tarafından kınandı. Rafael Nadal Roland Garros'ta üst üste beşinci şampiyonluk hayalinden bu kez erken uzaklaşırken, kariyerinde ilk kez beş set üzerinden oynanan bir toprak kort maçını kaybetti.
Nadal’ın bu mağlubiyetinde tabii ki Soderling’in mükemmel oyununun yanı sıra, İspanyol tenisçinin dizindeki sakatlığın da payı var. 2008 yılının başında Nadal’ın amcası ve antrenörü Toni Nadal, yeğeninin ciddi bir sakatlık problemi olduğunu ve bu sakatlığın kariyerini tehdit ettiğini söylemişti. Genç yaşta fazla ağırlık çalışma dolayısıyla diz kapağının hemen altında oluşan bu sakatlık tabii ki yoğun tenis takviminde onu daha da hırpaladı. Üst üste kazanılan şampiyonluklar ve dünya sıralamasında gelinen nokta, bu sakatlık sorununun üstünü örtse de var olan gerçek Paris’te su yüzüne çıktı. Nadal, Soderling karşısında beklenen performansının çok altında kalırken, sakatlığı dolayısıyla Wimbledon’a hazırlık niteliği taşıyan Stella Artois şampiyonasından da çekildi. İspanyol tenisçinin Wimbledon performansının nasıl olacağıysa tam bir muamma.
2009 sezonuna 40 derece sıcaklıktaki odalarda 90 dakikalık periyotlarla yoga yaparak hazırlandığını açıklayan Soderling'ın Paris'teki serüveniyse finale kadar sürdü. Finalde rakip Grand Slam koleksiyonundaki tek eksik parçayı tamamlamak isteyen Roger Federer'di. Ekselansları finale çıkarken istatistikler onun şampiyonluğunu işaret ediyordu. Daha önce hiçbir tenisçi dört Roland Garros finali kaybetmemişti. Belki daha da önemlisi, Federer daha önce 9 kez karşılaştığı Soderling'e sadece 1 set vermişti.
Bu final maçı da onun için çok iyi başladı. Üst üste rakibinin servisini kıran Federer, ilk seti 6-1 kazandı. İkinci setin başında korta giren bir İspanyol seyirci, İsviçreli’nin konsantrasyonunu biraz olsun bozsa da tie-break’le seti noktalayan yine Federer oldu. İlk iki seti kazanmış olmanın verdiği moralle 3. sete de hızlı başlayan Fedex tarihe geçmek için daha fazla beklemedi. Kariyerinin en önemli eksik parçasını katıldığı 11. Roland Garros’ta tamamladı.
Ekselansları bu Roland Garros finaliyle birlikte Fred Perry, Don Budge, Rod Laver, Roy Emerson ve Andre Agassi’den sonra tüm Grand Slamleri kazanan tarihteki altıncı oyuncu oldu. Tabii ki bu şampiyonluğun bir başka anlamı daha vardı. Federer, ulaştığı 14. Grand Slam şampiyonluğuyla Pete Sampras’ın en çok Grand Slam kazanma rekorunu da egale etti. Sampras 2002 Amerika Açık’ı kazandıktan hemen sonra 31 yaşında emekliye ayrılmıştı.
Bayanlardaysa Svetlana Kuznetsova ve Dinara Safina'nın finalde karşılaşması kimseyi şaşırtmadı. Ama tenisseverleri şaşırtan olay, toprak kort sezonunun en başarılı iki oyuncusu arasında oynanan final maçının Kuznetsova için oldukça rahat geçmesiydi. Final maçına kadar oynadığı 21 toprak kort maçında sadece 1 kez yenilen (Stuttgart finali yine Kuznetsova’ya) Safına final mücadelesinde kendinden beklenen performansı sahaya yansıtamayınca, yurttaşına 6-4 ve 6-2'lik setlerle yenilmekten kurtulamadı.
Kuznetsova 2004 Amerika Açık’tan sonra kariyerinin 2. Grand Slamini kazanırken, dünya bir numarası Safina, bu sezon Avustralya Açık'tan sonra Roland Garros finalini de kaybetmiş oldu. Safina geçen sene de Ana Ivanovic karşısında finali kaybeden taraftı. Yaptığı yedi çift hata ve servisini altı kez kırdırması, psikolojik anlamda finale hazır olmadığının en net göstergesiydi.
- Etiketler :
- Haberler
