İSTANBUL / MERT AYDIN - Galatasaray'ın Fernando Meira'yı hayli iyi bir paraya Ruslar'a satması kimilerine göre Prut Savaşı'ndan bu yana elde ettiğimiz en büyük zaferdi.
Ne var ki UEFA Kupası'nda finali hedefleyen ve Boğaz'ın diğer tarafına deplasman takımı olarak değil evsahibi olarak gitmek isteyen bir takımın hesaplaması gereken aksilikler vardı.
Zaten sakatlıktan harap ve bitap düşen savunma, ilk Hamburg maçında Emre Aşık'ın gördüğü kırmızı kartla iyice zor duruma düşmüştü. Bir zamanlar, belki de Kaptan Cook, oralara gitmeden önce Avustralya'da stoper oynayan Kewell monte edilmişti defansa.
Trabzonspor maçında bacağı delinen Arda da sahadaydı. Aslında Hamburg'un teknik direktörü Martin Jol, onun oynayacağını biliyordu.
Maça daha baskılı başlayan Hamburg oldu. Yiyecekleri bir golün bile telafisi olduğunu bilen Alman ekibi özellikle soldan Pitroipa ve Aogo ile geliyordu.
Bir Galatasaray kontratağında, 7. dakikada soldan Arda'nın pasına Ayhan şutunu vurdu. Rost iyi yer tutmuştu.
10'da Hamburg tehlikeli geldi. Soldan Pitroipa ortaladı. Oliç, Volkan'ın üzerinden sıçrayıp kafayı vurdu. Bir adım ileri çıkan De Sanctis, lastik gibi uzayıp topu kornere çeldi.
Hamburg topla fazla oynuyor ama bal yapamıyordu. 31'de Sabri, rakipten çaldığı topla sağda buluştu. Ama şutu pek de seyircinin heyecanlanacağı cinsten değildi. 41'de soldan Hamburg ceza alanına giren Baros, Boateng'in ayan beyan görünen çelmesiyle kendisini yerde buldu. Bu, penaltı demekti. Savunmada sıkılan Kewell, penaltı atışında filenin tavanındaki örümcekleri sürgüne yolladı: 1-0.
İkinci yarıya nasıl başlamak istersiniz? İşte böyle! 48'de Arda'nın dünya klasındaki pası, Lincoln'un rakip savunmayı beraberinde götürüşü ve Baros'un nefis aşırtması: 2-0. 57'de Guerrero ceza alanı dışından köşeye şık bir vuruş gönderdi: 2-1. Galatasaray şeker gibi dağılamaya başladı. Neler olmuştu bir anda? 60'ta Guerrero, bu kez ceza alanı dışında topu aldı 15-20 metre rahatsız edilmedi ve rahatça golü attı: 2-2. Yine Bordeaux maçındaki senaryo oynanıyordu. Ama yine bir son dakika golü imdada yetişebilecek miydi? 69'da Barış'ın sert şutu kalecide kaldı.
81'de iyice savunmayı boşlayan Galatasaray kalesinde tehlike vardı. Jarolim'in şutu yan direkten geri geldi. 82'de Pitroipa yaydan dışarı gönderdi. 90'da Olic, kontratakta tüm umutları bitiren golü attı: 2-3.
Çok net söylenebilecek bir şey var. Meira'yı Ruslar'a kazıklamak iyiydi de 6 milyon Euro, Kadıköy'deki finali getirmiyor. Meira olsaydı, çok süper oynayacak diye değil ama en azından Kewell hücuma zekasını katacağı için Galatasaray turu geçecekti. Başka sorular da var. Niye Sabri kullanıyor serbest atışları? Hasan daha uzun bir sakatlıktan yeni çıktı ama kurtarıcı olarak sahaya girecek durumda mı?
GALATASARAY-HAMBURG: 2-3
Hakemler: Pedro Proença, Jose Trigo, Sergio Lacroix (Portekiz)
Galatasaray: De Sanctis, Serkan Kurtuluş (77 Hasan), Hakan, Kewell, Volkan, Sabri (85 Nonda), Barış, Ayhan, Arda, Lincoln (66 Ümit), Baros
Hamburg: Rost, Aogo, Mathijsen, Boateng, Benjamin (81 Gravgaard), Silva, Jansen, Jarolim, Pitroipa, Guerrero, Olic (90+3 Rincon)
Goller: Kewell (42, pen), Baros (48); Guerrero (57, 60), Olic (90)
Sarı kartlar: Kewell, Ayhan; Boateng, Pitroipa, Rost
- Etiketler :
- Haberler
