Roger Federer’in son dönemde oynadığı her maçta olduğu gibi yine tarihi bir karşılaşmayı geride bıraktık. Artık belki de kendisinin de farkında olmadığı birçok rekorun sahibi olan Federer yine rekor peşindeydi. Dile kolay; kariyerinin 15. Grand Slam şampiyonluğu için korttaydı. Daha önce hiçbir ölümlünün başaramadığını zaten yarıfinal maçını kazanarak başarmıştı. Üst üste 7. Wimbledon finalindeydi. Toplamda 20. Grand Slam finaline yükselerek de bir başka rekorun yine tek başına sahibi olmuştu. Artık tüm dünya ondan bu finali de kazanıp bir başka rekora ulaşmasını ve ölümsüzleşmesini bekliyordu. Yalnızca televizyonları başındakiler değil, tribünleri dolduranlar da. Rod Laver, Pete Sampras, Bjorn Borg, Woody Allen, Alex Ferguson, Michael Ballack ve daha birçok dünya starı tribünleri tarihe yakından tanıklık etmek için doldurmuştu.
Maça iki tenisçi de son derece kontrollü başladı. Hata yapmak istemeyen 2 tenisçi de servislerinde etkiliydi. Ta ki 11. oyuna kadar:
İlk setin 11. oyunu. Maçın belki de en kritik anları. Federer dört kez servis kırma şansı yakaladığı oyunu kaybediyor. Üstelik son puanı oldukça basit bir hatayla harcayarak. Belki aklı biraz da orada kalıyor. Çünkü bir sonraki oyunda servisini kırdırıp seti kaybediyor. Roddick belki de kaybettim dediği seti kazanmanın verdiği moralle 2. sette daha etkili servisler atarak rakibe bu kez hiç servis kırma şansı vermiyor. Set tie-break’e gidiyor. Tie-break’te tam bir Roddick fırtınası var. Skor 6-2. Roddick heyecanlı. Efsane karşısında 2-0 öne geçmek üzere. Fakat karşısında set bitmedi diyen bir Federer. İsviçreli sanki maçın ilk puanlarını oynuyormuşçasına rahat, Roddick’inse adeta dizleri titriyor. Üst üste kaçan basit vuruşlar. Federer üst üste altı puan kazanıp gitti denilen seti kazanarak skora 1-1’lik beraberliği getiriyor. Belki de ilahi adalet yerini buluyor. İlk seti hak eden Federer, ikinci seti, ikinci seti hak eden Roddick ilk seti almış oluyor ve denge kuruluyor.
Üçüncü sette Federer servislerde daha etkili. Tie-break’e giden set boyunca servis oyunlarında sadece 3 puan kaybediyor ve ikinci sette olduğu gibi bu sette de tie-break’le gülüyor.
Fakat maçta dikkat çeken bir nokta var. Federer o bildiğimiz agresif oyununu oynamıyor. Belki de 15. Grand Slam’i kazanacak olmanın verdiği o baskı onu pasifize ediyor. Hata yapmaktan korkuyor. Oyunu Roddick’in inisiyatifine bırakıyor. Neticede dördüncü seti kaybediyor. Ve geride kalan dört sette henüz servis kırabilmiş değil.
Final setiyse tarihe geçecek cinsten. Sporcular servislerinde hata yapmıyor. Karşılıklı kazanılan servis oyunları 30. oyuna kadar sürüyor. Artık Roddick yorulmuş. Maç boyunca yapmadığı basit hataları sanki bu oyuna saklamış. Artık vücut beynin emirlerini yerine getirmiyor. Sonuç: Maçta ilk kez servis oyununu kaybediyor. Bu ona mükemmel oynadığı final maçını da kaybettiriyor. Federer artık tüm zamanların en çok Grand Slam kazanan oyuncusu. Yani onun ismi artık Federest...
- Etiketler :
- Haberler
