Sivasspor ve Trabzonspor’un dönüm noktası

Anadolu’nun 3 büyüklere kök söktürmesi beklenen iki ekibi Sivasspor ve Trabzonspor bu sezona kötü başladı. Elbette bunun kendi içerisinde belli sebepleri vardır. Ancak iki takımın kaderi, birbirleri ile oynadıkları maçlarda değişti.

Sivasspor ve Trabzonspor’un dönüm noktası - 1

Sivasspor’a ne oldu? Son iki sezonda şampiyonluğa oynayan, Anadola’da devrimi başlatan, 4 büyüklerin tahtını sarsmak isteyen Sivasspor, bu sezon tepetaklak oldu. Kimsenin beklemediği sonuçlar alan kırmızı-beyazlı ekipte Diyarbakırspor maçı sonrası taraftar Bülent Uygun’un istifaya bile davet etti.

Tabii biz kolay unutan bir milletiz. Bülent Uygun’un takımın başında geçirdiği yaklaşık 3 sezonda yaşanan başarılar, şampiyonluğa oynamanın heyecanı bir anda unutuldu. Bu sezon kötü bir gidiş var, buraya kadar tamam. Transferde yanlışlıklar da yapıldı, Avrupa’da güçlü takımlara karşı kötü yenilgiler alındı. Ama bu hep böyle gidecek anlamına gelmiyor elbette.

Benim dikkat çekmek istediğim nokta, Sivasspor’un geriye gidişinin başladığı nokta. Hemen Anderlecht maçı diye düşünmeyin. Daha geriye gitmek lazım. Geçen sezonun 29. haftasında kendi sahasında oynadığı Trabzonspor maçına kadar.

O maça kadar lig lideri olan Sivasspor, Trabzonspor önünde mükemmel bir oyun sergiledi. Öyle bir oyun ki, kafamızda “Bu Sivasspor hakikaten şampiyon olup tarih yazabilir” düşüncesini kuvvetlendirdi. Bu galibiyet sonrası teknik direktör Bülent Uygun da çok iddialı açıklamalar yaptı. Belli ki, onun da takımının bu oyunu karşısında güveni iyice artmıştı.

Ama ne olduysa bu galibiyet sonrası oldu. Arka arkaya aldığı 2 yenilgiyle liderliği kaptırdı. Hacettepe ve Gençlerbirliği galibiyetleri, ligi ikinci bitirmesi için en büyük araçtı. Son maçta Galatasaray’a da yenildi.

Ve bu sezon. Hazırlık maçlarında alınan ağır mağlubiyetleri bir kenara bırakalım, Sivasspor oynadığı 7 resmi maçta sadece 1 galibiyet alabildi. O da 5-0’lık yenilginin rövanşında Sivas’a kafası rahat gelen Anderlecht önünde 3-1’lik skorla. Geri kalan 6 maçta da yenildi Sivasspor. Geçen sezon şampiyonluğa giden yolda alınan en önemli zafer, Trabzonspor galibiyeti sonrası oynanan 12 resmi maçta 3 galibiyet, 9 yenilgi alınmış, beraberlik bile yok.

Geçen sezonki Trabzonspor mağlubiyetinin bu sezonla ne alakası var diye soruyorsunuz muhtemelen, bence var. O maç öncesi ve sonrası yaşanan hava, takımın ve şehrin psikolojisi, geçen sezon yaşanan başarının ardından bu sezon takımdan beklentilerin fazla olması, aslında hepsi birbiriyle bağlantılı.

Araya almam gereken bir soru, geçen sezon bence takımın en iyi 3 futbolcusundan biri Herve Tum hangi amaçla satıldı?

Trabzonspor’da da işler iyi gitmiyor. Sivasspor ile kaderleri birbirine benziyor aslında. Çünkü Trabzonspor’u da geriye götüren maç, Sivasspor maçı. İster geçen sezonki, ister bu sezonki. Geçen sezonki 3-0’lık yenilgi, Ersun Yanal’ı koltuğundan etmişti. Bu sezon takımın başına Hugo Broos geldi. Broos yönetiminde oynanan hazırlık maçlarında iy bir performans gösterdi bordo-mavili ekip. Sezona da çok güzel bir galibiyetle girdi: Sivasspor deplasmanı... Daha önce hiç puan kazanamadığı Sivasspor deplasmanında güzel bir futbolla 2-1 galip geldi. Bu sonuç ve oynanan futbolla birlikte Trabzonspor’un bu sezon şampiyonluk yarışında İstanbul’un büyüklerini zorlayacağı düşüncesi hakim oldu.

Ama bundan sonra art arda yenilgiler geldi. Diyarbakırspor, Toulouse ve Manisaspor yenilgileriyle Trabzonspor abondone oldu. 1-0’lık Toulouse galibiyeti turu getirmedi, başkan Sadri Şener’in ısrarla vurguladığı “UEFA Avrupa Ligi’nde gruplara kalmalıyız” hedefi gerçekleşmedi. Bu hafta Bursaspor karşısında kaybedilen 2 puanla Trabzonspor, son 5 resmi maçta 1 galibiyet, 1 beraberlik ve 3 yenilgi ile hedeflerinin birini kaybetti, birinin uzağında kalmaya başladı. Bunun sebebi, belki de Sivasspor galibiyetinin eksikleri göstermemesi ve göz boyamasıydı...

Sonuçta Anadolu’nun iki kaplanı, birbirleri ile oynadıkları maçlardan sonra inişe geçtiler. Özel bir sebebi de olabilir, kaderin cilvesi de... İkisi de başarı istiyor, ancak bu şartlarda zor. İstanbul’un 3 büyükleri, transferde hovardaca para harcadıkça, dış transferde etkili isimler aldıkça, Anadolu’daki elde avuçta kalmış yıldızları bir şekilde kadrolarına kattıkça ne Trabzonspor ne de Sivasspor geçen sezonki gibi zirveye bu kadar yakın olabilir.

Yine de tablo o kadar karamsar değil. Doğru işler yapılırsa ikisi de toparlanabilir. Henüz ligin 4. haftası geride kaldı, Türkiye Kupası ise başlamadı. Şampiyonluk zor bir hedefmiş gibi gözükse de imkansız değil, diğer hedefler ise hala duruyor.

İlk 4 haftanın sonunda tablo gayet net: Galatasaray ve Fenerbahçe gerçekleştirdikleri değişimin ve yaptıkları transferlerin karşılığını aldılar. Diyarbakırspor ilk 4 haftanın sürprizini yaptı. Eskişehirspor ve Bursaspor, ilk beşi zorlayabileceklerini gösterdiler, Trabzonspor ve Sivasspor’un kötü başladığı da hesaba katılırsa tabii ki...

Beşiktaş hiç yenilmedi ama kötü başladı. Mustafa Denizli takımın 4. haftadan sonra kendine geleceğini açıklamıştı. O söylüyorsa bir bildiği mutlaka vardır!

Kasımpaşa, iki sezon önce olduğu gibi lige kötü başladı. Ancak 2 sezon önce 4 haftada 3 puanı vardı, şimdi 0. 2 sezon önce ligi sonuncu bitirmişti, bu sezon da alt sıralardan fazla yukarı çıkamayacakmış gibi...

Sayfa Yükleniyor...