Solomon: Türkiye forması giyebilirim

Fenerbahçe'nin yeniden kadrosuna kattığı ABD'li yıldız Willie Solomon, NTV Spor'un sorularını yanıtladı. Türk Milli Takımı'nda oynamaya sıcak baktığını belirten Solomon, kendisine resmi bir teklif gelmediğini ancak gelirse bunu değerlendirebileceğini söyledi.

Solomon: Türkiye forması giyebilirim

İSTANBUL - Yaklaşık 1 yıl süren NBA macerasının ardından 2 hafta önce Fenerbahçe'ye geri dönen Willie Solomon, NTV ekibinden Irmak Kazuk'un sorularını yanıtladı.

Bir dönem A Milli Takım için adı geçen Solomon, kendisine Türk Milli Takımı'nda oynaması yönünde bir teklif gelirse bunu değerlendireceğini belirtti.

Yıldız oyuncu, "Şu anda herşeyimle lige konsantre oldum. Ama Türkiye Milli Takımı'nda oynamak benim için çok önemli bir tecrübe olur. Şu ana kadar kimseyle konuşmadım. Ancak teklif gelirse ailemle oturup konuşurum. Kulübün görüşünü alır bunu değerlendiririm. O düzeyde mücadele etmek benim için önemli bir deneyim olur" dedi.

Fenerbahçe ile 2 şampiyonluk yaşayan Solomon, bu sayıyı üçe çıkarmak istediğini, Gordan Giriçek ile birlikte bunu başarabileceklerini ifade etti. Gordan Giricek'e övgüler yağdıran ABD'li oyun kurucu, "Giricek çok iyi bir oyuncu. Sonuçta benim işim takım arkadaşlarımı oyuna dahil etmek, onların oyununu yukarı taşımak. Ben bu takımda bunun için oynuyorum. Gordan da onlardan biri. Ne kadar iyi bir şutör olduğunu biliyorum. Umarım birlikte Fenerbahçe'yi yine şampiyon yapacağız" şeklinde konuştu.

Solomon, NBA takımları tarafından darft edilen Ömer Aşık-Semih Erden ikilisi ile Oğuz Savaş'ın aynı şekilde kendilerini geliştirmeye devam etmeleri halinde, NBA'de istedikleri yerlere gelebileceklerini söyledi.

Kendisiyle ABD'de olduğu dönemde bir çok takımın ilgilendiğini ancak Fenerbahçe'yi tercih ettiğini de belirten Solomon, "Bana Galatasaray'dan teklif gelse dahi bunu kabul etmem. Ben Fenerbahçe'de oynuyorum. Galatasaray ya da Beşiktaş forması giymem. Türkiye'den bazı teklifler oldu ama Fenerbahçe dışında bir takımda oynayacağıma başka bir ülkeye giderim" diye konuştu.

RÖPORTAJIN TAM METNİ
Willie, Türkiye’ye yeniden hoşgeldin. Seni burada yeniden görmek çok güzel. Sen neler hissediyorsun? Fenerbahçe formasına yeniden kavuştun, taraftarların seni ne kadar zevdiğini biliyoruz.

Tabii ki herşey çok güzel. Kariyerimin büyük bölümünü burada, Türkiye'de geçirdim. İlk olarak Efes Pilsen, ardından Fenerbahçe, sonra yeniden Fenerbahçe... Ve şimdi de NBA'de sezon bittikten sonra bir kez daha Fenerbahçe'ye döndüm. Burada olmak güzel. Sıcak bir karşılama oldu. Zaten 2 senedir bu insanlarla beraberdim.

Galatasaray maçında dediğin gibi çok sıcak bir karşılama oldu. O dakikalarda neler hissettin?

Çok güzeldi. Ama hala henüz istediğim seviyede değilim. Biraz daha zamana ihtiyacım var. Gerçekten çok güzel bir atmosfer vardı. Daha önceki iki sezondan da alışık olduğum gibi seyirci mükemmeldi. Taraftarların senin adını haykırması, seni görmek için oraya geliyor olmaları büyük motivasyon kaynağı. Ben de kendimi onlara karşı borçlu hissediyorum.

NBA günlerine dönecek olursak o süreci nasıl anlatırsın? NBA’de geçirdiğin sezon senin için nasıldı?

NBA hem iyi, hem de kötüydü, her basketbol sezonu gibi. İnişler çıkışlar oldu. Kariyerim NBA'de başladı ama kendimi Avrupa'da geliştirdim. Başarılı 6 sezon geçirdim. NBA'e geri dönüp şansımı denemek istedim, kolay olmayacağını da biliyordum. Söylediğim gibi inişler çıkışlar oldu. Avrupa'da bu kadar başarılı dönem geçirdikten sonra NBA'e gidip bu tür sıkıntılarla yüzleşmek, benzer başarıyı orada beklemek kolay bir hedef değildi. Ancak sonuçta hem benim, hem de ailem için güzel ve önemli bir deneyim oldu.

NBA’in sana neler kattığına inanıyorsun? Basketbolunun yanında kişisel olarak da aşama kaydettiğini de düşünüyor musun?

Kafa olarak beni asılnda çok etkilemedi. Daha çok basketbol olarak geliştiğimi söyleyebilirim. Çünkü orada basketbolu çok iyi bilen, mükemmel oyunculara karşı oynuyorsunuz. Ama kişisel olarak aşama kaydettiğimi düşünüyorum. Az önce de söylediğim gibi zaten kolay olmayan bir şeyi başarmaya gittim. Orada bahsettiğim o mükemmel oyunculara karşı durabileceğimi, kolay yılmamak gerektiğini öğrendim. Özgüven kazanıyorsunuz ve basketbolunuzu da üst seviyelere çıkarabiliryorsunuz.

NBA’deki maceran bu sezon Toronto ile başladın. Orada Chris Bosh gibi bir süper yıldız ve önemli Avrupalı oyuncularla oynadın. Ne oldu da o takımda tutunamadın? Aslında sen Avrupa basketboluna alışık bir oyuncusun ve Toronto da o sisteme en yakın takımdı belkide. Bir de Sam Mitchell ile ilişkin nasıldı?

Sam Mitchell benim iyi arkadaşlarımdan biri. Aynı eyaletteniz. Birlikte zaman geçirip, yemek yerdik. Oradaki iyi arkadaşlarımdandı. O takımdan ayrıldıktan sonra biraz düşüş başladı. Sacramento'ya takas edildim. Bundan sonra da Kings'de rotasyona giremedim. Böyle olunca da takımın bir parçası olmaktan çıkıyorsunuz. Farklı bir organizasyon içerisinde barınmak kendinize yer açmak kolay olmuyor. Ben sadece basketbol oynamak istiyordum. Kendimi geliştirmek istiyordum. Ben kimsenin üstüste 5-6 maçta oynamadan oyununu yukarıya taşıyabileceğine inanmıyorum. Kendi oyunumu geliştirmek için de yine Fenerbahçe'ye geldim. Evime geri döndüm...

NBA ve Avrupa basketbolu arasındaki en büyük fark nedir?

Bence Avrupa basketbolu daha fiziksel oynanıyor. O kadar fiziksel olmasına rağmen de kolay düdük çalınmıyor. Takım basketbolu oynamak zorundasınız. Bazı oyuncuların tabii ki bireysel özellikleri var ve onlar insiyatif kullanıyor ama çoğunlukla takım basketbolu ön planda. Ekstra pası yaparsınız, içeri penetre edip daha boş olan arkadaşınıza pası verirsiniz... NBA'de ise sadece basketbol oynarsınız ama insiyatif süper yıldızlarda olur. Az önce konuştuğumuz gibi Chris Bosh bir süper yıldız. Topu ona verip çekilmeniz beklenir. "Bırakın o bir çare bulur" şeklinde bir mantık var. Ve bulur da...

NBA’den Türkiye’ye geleli daha sayılı günler oldu. Şu anda NBA takımları tarafından draft edilen ve mercek altına alınan takım arkadaşlarına sahipsin. Onların NBA’deki şansını nasıl görüyorsun?

Draft edildiler ama sanırım Fenerbahçe ile kontratları var. Şunu söyleyebilirim ki onları ilk tanıdığımdan bu yana müthiş bir aşama kaydettiler. Eğer bu şekilde çalışmaya ve gelişmeye devam ederlerse bence çok iyi NBA oyuncuları olabilirler. Bunun için geçtiğimiz 2 senede gösterdikleri çabayı ve emeği göstermeye devam etmeleri gerekiyor. Örneğin Oğuz Savaş kendini hem oyuncu hem de birey olarak çok geliştirdi. Semih Erden Kevin Garnett kadar yetenekli. Ömer Aşık çok iyi blokçu. NBA'de oynamaya yetecek fiziksel özelliklere sahip. Ama herşey zaman meselesi. Çok genç ve yetenekliler. Sadece çalışmaya devam etmeleri gerekiyor. Şu ana kadar çalıştıkları gibi çalışmaya devam ederlerse, Türkiye'de herkes NBA'e gider.

Yani biraz daha zamana ihtiyaçları var...

Evet ama zaten sanırım kulüple 1 yada 2 yıllık sözleşmeleri devam ediyor. Böylece burada geçirdikleri zamanla hem kafaca hem de fiziksel olarak kendilerini NBA'e tam olarak hazır hale getirebilirler.

Gordan Giricek senin takımdan ayrılmanla yalına flaş transferlerden bir tanesi. Sen de biliyorsun ki yaşadığı sakatlıktan dolayı uzun süre sahalardan uzak kaldı, bir türlü istediği ritmi bulamadı. Sen de takım arkadaşlarının performansını yukarıya çekebilecek niteliklere sahip bir oyuncusun. Gordan için neler söyleyebilirsin? Sence senin gelişinle birlikte istenilen düzeye ulaşıp, playoff’larda beklenen Giricek’i sahaya yansıtabilir mi?

Bu tabii ki hepimizin istediği şey. Yaşadığı sakatlıktan dolayı takımdan bir kaç ay uzak kaldığını ben de biliyorum. Sonuçta bir oyunkurucu olarak insanların oyununu yukarı taşımak benim işim. Herkesi oyuna dahil etmek, ben oyundayken onların ellerinden gelenin en iyisin yapmaları sağlamak. Ama bu sadece Gordan için değil tüm takım için geçerli birşey. Umarım o da oyununu yukarı taşır ve istediğimiz sonucu elde ederiz. Ama biz kazanıp o beklenenin altında kalsa bile Fenerbahçe'nin en değerli oyuncularından biri.

Fenerbahçe’ye gelmeden önce herkes başka bir takımın seninle ilgilenip ilgilenmediğini merak etti. Seninle ilgilenen başka takımlar oldu mu?

Evet başka takımlar oldu. Ama Türkiye'de başka bir takımda oynayabileceğimi düşünmüyorum. Hem de bu formayla ardarda 2 şampiyonluk yaşadıktan sonra. Ve Fenerbahçe, ben bu ülke topraklarına ayak bastığım andan itibaren bana hep güvendi. Maccabi'den geldiğimde bana sadece bir top verip, senden şampiyonluk bekliyoruz dediler. Ben de tamam dedim. İlk sezonun sonunda da şampiyon olduk. Buradaki ortamı gördükten sonra da bir sezon daha devam ettim. Aslında bu benim için olağandışı bir durum çünkü ben genelde her yıl başka ülkede başka takımın formasını giydim. Yeniden buradayım. Yine başarı elde edeceğiz.

Peki seninle ilgilenen takım sadece Efes Pilsen miydi? Çünkü burada ezeli rakip Galatasaray’ın da seninle ilgilendiği yönünde söylentiler yer aldı...

Benimle ilgilenseler bile hiçbir zaman Galatasaray'da oynamam. Bu benim yapmayacağım birşey. Ben Fenerbahçe'de oynuyorum. Bu yüzden ne Beşiktaş ne Galatasaray'da oynayamam. Başka takımlar vardı diyebilirim. Ama menajerime Fenerbahçe dışındakileri elemesi gerektiğini söyledim. Çünkü Türkiye’de Fenerbahçe dışında bir takımda oynayacaksam, bu ülkeyi terk ederim.

NBA Finalleri, NBA şampiyonluğu ve MVP yarışı için tahminlerin neler?

Benim tahminim ve isteğim Cleveland olur. Çünkü Tarence Kinsey benim arkadaşım, burada birlikte oynadık. Onların kazanmasını istiyorum. Ama herşeyden öte Lebron James, o takımın yıldızı ve ligin de en iyi oyuncusu. Öbür taraftaysa Kobe Bryant var. Zor olacak. Çok zor olacak ama ben yine de Clevelandın şampiyon olacağını düşünüyorum.

NBA’e gitmeden önce Türk Milli Takımı adına forma giyebileceğin yönünde haberler çıkmıştı. Ve artık yeniden buradasın. Bu konuda seninle irtibata geçen oldu mu? Teklif gelmesi halinde kararın ne olur?

Şu an sedece Beko Basketbol Ligi’ne konsantre olmaya çalışıyorum. Türk Milli Takımı’nı pek düşünmüyorum ama o takımda oynamak benim için büyük bir fırsat olur. Milli takımlar düzeyinde mücadele etmek önemli bir tecrübe olur. Şu ana kadar ne federasyon ne de kulübümle bu konuda görüşmedik. Bu konuda teklif gelirse ailemle oturur düşünürüz. Kulübümle durumu masaya yatırırız ve teklifi değerlendiririm. Çünkü öyle bir durumda yaz dönemini milli takımla geçirmem gerekecek. Ancak şurası kesin benim için önemli bir deneyim olur.

Sayfa Yükleniyor...