Türkiye 'dijital dönüşüm'ün neresinde?

Dünya ekonomisinde gelecek ‘dijital dönüşüm’ etrafında şekilleniyor. Peki Türkiye dijitalleşmenin neresinde ve dijital dönüşüme ne kadar hazır? Türkiye'nin önde gelen yazılım firmalarından Etiya'nın CEO'su Aslan Doğan, dijitalleşmenin sunduğu fırsatları değerlendirdi.

Türkiye 'dijital dönüşüm'ün neresinde?

Son yıllarda sıkça duymaya başladığımız dijital dönüşüm tabiri caizse pek çok sektörde oyunun kurallarını değiştiriyor. Bugün dünya genelinde pek çok kurumsal şirket bu alandaki çalışmalarını hızlandırmış durumda.  

Geçtiğimiz dönemde 'Türkiye’nin Sanayide Dijital Dönüşüm Yetkinliği' isimli raporunu yayınlayan TÜSİAD, dijital dönüşüm sürecinde Türkiye’nin artıları ve eksilerinin altını çizmişti. 

Söz konusu rapora göre, sanayide dijital dönüşüm yolculuğunda karşılaşılan engeller açısından gelişmiş ülkelerden farklı olarak Türkiye’deki şirketler yatırım öncesi ve planlama dönemindeler. 

Peki gelişmiş ülkelerdekinin aksine Türkiye'deki kurumlar neden hala dijitalleşme adına gerekli adımları atmış değiller? Etiya'nın CEO'su Aslan Doğan'a göre, Türkiye'deki ekosistem eksikliği bunun ana nedenlerinden biri. 

"DİJİTALLEŞMEYİ KURUMUN DIŞ YAPISINI DEĞİŞTİRMESİ OLARAK ALGILIYORUZ"

Dijitalleşme alanında Türkiye’nin ciddi fırsatlar kaçırdığını düşündüğünü belirten  Doğan, “Dijitalleşmeyi kurumun dış yapısını değiştirmesi olarak algılıyoruz. Oysa dijitalleşme geçiş kuşağının inşa ettiği yeni bir iş modeli” dedi.   

Dünyadaki dijitalleşme yatırımlarına kıyasla Türkiye'nin geride olduğunun ve bunun temel nedeninin müşteriyi anlamamak olduğunun altını çizen Doğan, "Dijitalleşmede lider olan Apple, Amazon veya Google gibi kurumlara bakın ya da tamamen üzerine ilerleyen UBER gibi yeni çıkan şirketlere bakın son kullanıcı deneyiminin ön planda olduğu bir hayat felsefesi görüyorsunuz" ifadelerini kullandı. 

Türkiye 'dijital dönüşüm'ün neresinde? - 1 Etiya CEO’su Aslan Doğan

“DİJİTALLEŞME MÜŞTERİ SADAKATİNİN ANAHTARI” 

Dijitalleşmenin müşteri sadakatinin anahtarı olduğunu belirten Doğan, “Şu anda firmalar müşteri sadakati oluşturmak için çok ciddi bütçeler ayırıyorlar. Ama geleneksel iş yapış tarzlarını değiştirmedikleri için bütçelerinin büyük bir bölümü operasyonel maliyetlere gidiyor” dedi. 

“DİJİTALLEŞME KURUMLARIN DİYETE GİRMESİ” 

Dijitalleşmeyi kurumlar için diyete girmek olarak tanımlayan Doğan, data merkezli yaklaşım ile markaların daha az harcama ile müşterisini daha iyi tanıyabileceğini ve bu sayede müşteri sadakatini inşa edebileceğinin altını çizdi.  

Dijitalleşmenin özellikle perakende alanında ciddi fırsatlar sunduğunu belirten Doğan, "Perakendeye baktığımızda müşteri deneyimi ikinci planda. Mağaza tasarımı var ama müşterinin orada yaşayacağı deneyim ölçülerek geliştirilebilir. Ölçme ise data ile olur. Data dediğimiz zaman da dijitalleşme ile olur” dedi. 

“GÜVENLİK KAMERASI KOYUYORUZ AMA O KAMERAYI AKILLANDIRMIYORUZ” 

Deneyimin önemsenmemesi altında yatan en büyük nedenin teknoloji yatırımlarının yapılmamış olması olduğunu belirten Doğan, “Mağazanın güvenliği için güvenlik kamerası koyuyoruz ama o kamerayı akıllandırıp aynı zamanda gelen müşterinin duygusunu ölçebileceğimiz bir yapıya ulaşmasını sağlamıyoruz” dedi.

Sayfa Yükleniyor...