20 lira rüşvet sayılmaz

Başbakanlık Etik Kurulu tarafından hazırlanan kitapçıkta işlemi hızlı yapan memura 20 lira vermenin rüşvet değil “iyi niyetli hediye” veya “hediye” sayılabileceği yazıldı.

Yıllar önce merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal, “Benim memurum işini bilir” diyerek bir anlamda rüşvete yeşil ışık yakmıştı. Şimdi Başbakanlık Etik Kurulu tarafından hazırlanan bir kitapçıkta verilen örnekler bu sözü hatılatıyor.

Akşam gazetesindeki habere göre kurulun bastırdığı kitapçıkta, “İşinizi çabuk halleden memura sembolik para vermeniz iyi niyetli hediye ve bahşiş olarak değerlendirilebilir” deniyor.

Kitapta yer alan “İyi Niyetle Verilen Hediyeler” başlıklı bölümde şu ifadelere yer veriliyor;

“... Hediye verenşn herhangi bir menfaat beklentisi bulunmamaktadır. Örneğin, yabancı bir ülkeyi ziyaretinde devlet adamlarına verilen hediyeler, yılbaşında verilen ajanda ve benzeri hediyeler ile aldığı kamu hizmetinden memnun kalan bir vatandaşın, memnuniyetini ifade etmek için kamu görevlisine içinden gelerek verdiği hediyeler ya da para (bhaşiş), bu kapsamda değerlendirilebilir. Bu tür hediyeler daha çok sembolik niteliktedir.”

Kitapçıkta örnek olarak da, “Sadık Bey, ilk kez ev sahibi olmanın ve işlemlerini hızlı tamamlamasının mutluluğuyla, tapu memuru Semra Hanım’a 20 TL vermiştir” gösteriliyor.

HİNDİ RÜŞVET SAYILIYOR
Kitapçıkta yer alan çıkar amaçlı ilişkiler ise şunlar;

Araba, ev tahsis etmek. Tuttuğu takımın kombine biletlerini hediye etmek. Konferans verdirmek. İnceleme amaçlı gezi daveti. Tattil masraflarını karşılamak. Kamu görevlisine kendisine yönelik yaptığı özel kolaylıktan dolayı hindi vermek.

Kitapçıkta etiğe aykırı davranışlara da özel yer ayrılarak, “İlk anda masum, zararsız ve tehlikesiz olarak görülebilecek hediyeler, çoğu zaman kamu görevlisinin tarafsızlığını, kararını ve görevi etkilemkte, adeta ‘bubi tuzağı’na dönüştürmektedir” deniliyor.

Sayfa Yükleniyor...