Bir yıla neler sığdı?
Şöyle bir geriye dönüp baktığımızda, 2010 yılı iklim felaketleri tanıştığımız bir yıl olduğunu görüyoruz. Bu kötü haber...
İyi haber ise 2010 yılında dünyada yüzbinlerce insan iklim değişkiliğini durdurabilmek için adım attı...
2010'da dünyada ve Türkiye'de neler oldu?
1- ABD, 20 Nisan'da tarihinin en büyük petrol felaketiyle sarsıldı.
Meksika Körfezi’nde İngiliz petrol şirketi BP'ye ait petrol platformu infilak ederek sulara gömüldü.
11 kişinin hayatını kaybettiği patlamanın ardından deniz tabanından haftalar boyunca binlerce ton petrol sızdı.
Petrole bulanmış, tüyleri yapışmış pelikanlar, katran tabakaları, kıyılara vurmuş ölü balıkların görüntüleri hâlâ hafızalarda.
Facianın üzerinden geçen aylara rağmen facianın doğa üzerindeki etkisi tam olarak bilinmiyor. Bu etkinin 20 yıl sonra bile devam edeceği söyleniyor...
2- Türkiye'nin pekçok yöresinde yapılması planlanan hidroelektrik santraller tüm yıl boyunca tartışma yarattı.
Birçok bilim insanı ve yerel halk HES'lerin doğal yaşama vereceği zararlara dikkat çekmek için eylem yaptılar. HES karşıtları için iyi haber Köyceğiz'deki Yuvarlakçay'dan geldi...
Derelerini korumak için günlerce nöbet tutan Yuvarlakçaylılar, amaçlarına ulaştı. Bölgede HES yapmak isteyen şirket projesinden vazgeçti...
3- Nisan ayında İstanbul'da "İstanbul Lüfer'e hasret kalmasın" kampanyası başladı. Slow Food Fikir Sahibi Damaklar grubu üyeleri, çinekop gibi henüz yumurta bırakmamış, üremeye fırsat bulamamış 24 santimden küçük balıklar için çalışmaya başladılar. Şu anda çinekopun yasal avlanma boyutu 14 santim. Kampanyanın hedefi bunu 24 santime çıkarabilmek. Kampanya amacına ulaşmazsa İstanbullular önümüzdeki yıllarda lüfer yiyemeyecek.
201'0'da yavru balıklar için bir kampanya da Greenpeace Akdeniz'den geldi... "Seninki kaç santim?" diyerek başlayan kampanyanın hedefi henüz üremeye fırsat bile bulamayan yavru balık tüketimini ortadan kaldırabilmek... Kampanya hala kacsantim.org'da devam ediyor...
4- 2010 yılında dünyanın dört bir yanında sıcaklık rekorları kırıldı.
Pakistan'da gölgede 53 derecenin üstü görüldü.
Rusya, bin yılın en yüksek sıcaklığı ile kavruldu, çıkan yangınlar nükleer tehdit yarattı.
Rusya’daki sıcak hava dalgasının, insan kaynaklı iklim değişikliğine bağlı olduğu ortaya çıktı.
Bilim dünyasında tartışmasız kabul edilen ilk felaket oldu…
5- İklim değişikliğinden kaynaklanan felaketlerden biri de Pakistan'ı vurdu....
Pakistan’da İndus nehri normal hacminin 40 katına çıkarak taştı.
Ülkenin beşte biri sulara gömüldü...
20 milyon insan evsiz barksız kaldı...
Tufandan etkilenenlerin sayısı 40 milyona ulaştı.
6- Eylül ayında Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar nam-ı diğer GDO'larla ilgili tartışmalar arttı.
29 Ekim 2009'da yürürlüğe giren yönetmelikle 32 çeşit GDO'lü ürünün ithalatına izin verilmişti. Tartışmalar 26 Eylül 2010'da yürürlüğe giren Biyogüvenlik Yasası ile tekrar canlandı. Yasaya göre içeriğinde GDO olan ürünlerin etiketlerinde yazması zorunlu... Ancak Eylül ayından bu yana market raflarında tek bir GDO etiketli ürüne rastlanmadı. Şimdi ithalatı serbest bırakılan 32 çeşit GDO'lu hammaddeden üretilen ürünlerin nerede olduğu, neden etkilenmediği büyük bir soru işareti?
7- Ekim ayında Macaristan'dan kötü bir haber geldi...
Macaristan'da alüminyum fabrikasından etrafa kızıl zehir yayıldı...
Kızıl zehirin içinde krom, civa, arsenik gibi ağır metaller bulundu.
Uzmanlar bu tip ağır metallerin havaya, suya ve toprağa karışmasının tüm canlılar için çok ciddi tehlike oluşturduğuna dikkat çekti. Toksik maddelerin etkileri ise uzun yıllar devam ediyor.
8-2010'un en iyi haberlerinden biri Ekim ayında karşımıza çıktı.
10/10/201'da iklim değişikliğine karşı dünyanın en büyük eylemi, 350.org'un öncülüğünde, milyonların katılımı ile 188 ülkede 7000'in üzerinde etkinlikle gerçekleşti.
Pasifik'te güneşin doğuşu ile başlayan hareket için tüm dünyada kalabalıklar iklim değişikliğine çözüm için sokaklardaydı.
İstanbul'da da yüzlerce insanın katıldığı yürüyüş, Galatasaray Lisesi'nin önünde başladı ve Taksim Meydanı'nda son buldu.
9- Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu adıyla hazırlanan yasa taslağı, 2010 yılının en çok tartışılan konularından biri oldu.
Taslak, Bakanlar Kurulu’nca onaylanarak TBMM Gündemine alındı.
Taslağa sivil toplum kuruluşlarından büyük tepki geldi. Sivil toplum kuruluşları tasarının, mevcut doğal sit ilan edilmiş alanların statüsünün sona erdireceğine ve doğal sit ilan etme yetkisinin Çevre ve Orman Bakanlığı'na devrediceğine dikkat çekiyorlar...
10- Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi Meksika'nın Cancun şehrinde yapıldı.
Cancun'da hükümetler, bilimsel verilere uygun olarak 2020'ye dek %25-40 salım azaltımına gitmeleri gerektiği konusunda uzlaşmanın yanında, gelişmekte olan ülkelerin iklim değişikliği ve ormansızlaşma ile mücadele etmeleri için bir iklim fonu oluşturdular.
- Etiketler :
- Haberler
