Eşini kaybettiği kaza yerinde görgü tanığı arıyor

Eşini kaybettiği trafik kazasını görenlerin hukuki süreçte yardımcı olmalarını isteyen 64 yaşındaki Mustafa Erdoğan, kazanın meydana geldiği Kadıköy'deki Fahrettin Kerim Gökay Caddesi'nde bekliyor.

Eşini kaybettiği kaza yerinde görgü tanığı arıyor

İstanbul Kadıköy'de, eşinin ölümüyle sonuçlanan trafik kazasının olduğu yerde nöbet tutan 64 yaşındaki Mustafa Erdoğan, kazayı görenlerin hukuki süreç için kendisine ulaşmalarını ve yardımcı olmalarını istiyor.

Mustafa Erdoğan, eşi Adviye Sedef Erdoğan'a 19 Kasım akşamı bir otomobilin çarptığını belirttiği Fahrettin Kerim Gökay Caddesi'nde bekliyor.

Akşamları eşine araba çarptığı saatte buraya gelen Erdoğan, elindeki "19 Kasım Perşembe saat 18.15'te eşimi bu noktada bir otomobil feci şekilde ezmiştir. Olayı görenlerin insanlık adına 05368467810 no'lu telefonu aramalarını rica ederim" yazılı tabelayla yardım talep ediyor.

Erdoğan, yolun karşısına geçmek isteyen eşinin U dönüşü yapan bir aracın altında kalarak hayatını kaybettiğini söyledi.

Eşini kaybettiği kaza yerinde görgü tanığı arıyor - 1

Çarpan araç sürücüsünün 10 km hızla gittiğini iddia ettiğini belirten Erdoğan, "Altına almış, sürüklemiş ve çiğnemiş. Daha sonra 112 aranarak Numune Hastanesine kaldırıyorlar. Olay anında orada bulunanlar beni aradı, 'panik yapmayın, eşiniz kaza yaptı ve Numune Hastanesi'ne kaldırıldı' dedi. Hastaneye gittiğimde eşim sağdı. Olayın nasıl gerçekleştiğini sordum. 'Arabanın üzerimden geçtiğini hatırlıyorum, gerisini hatırlamıyorum' dedi" ifadesini kullandı.

SAĞLAM YERİ KALMAMIŞ

Daha sonra hastanede bazı tetkiklerin yapıldığını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:

"Ortopedi doktoru 'hiçbir sağlam yeri yok, ayağı, kalçası, kolu, kürek kemiği ve 6 kaburga kemiği kırık, ayrıca kaburgalar akciğer zarını zedelemiş bu sebeple de ameliyata alamıyoruz' dedi. Yoğun bakıma alındı. 15 ünite kan verildi ama bir türlü iç kanamayı durdurup da ameliyata alamadılar. Akşam yanına gittiğimde kendinden bihaber yatıyordu. Sabah kalp masajı yaptılar ama kurtaramadılar, eşimi kaybettim. Şaşırdığım nokta şu, ifadesini veren hanım sürücü '10 km hızla gidiyordum' diyor.

"ÖLEN BİR FARE DEĞİL"

10 km hızla giden bir aracın altında kalan insanda bu kadar kırık tespit edilir mi? Bu nasıl vicdan, bu nasıl düşünce? Ayrıca trafik raporu düzenlemeden neden çekip gidiyorsun Her şeyin kuralı var, neden kurallara uymuyorsun? Bu suçtur. Yarın yargı bu yönde seni sorgulayacak. 155 aranıyor da 155 trafik raporunu neden düzenlemiyor O anda neden bunlar olmuyor? Suç kimde, kusur kimde bunu araştırıyorum. Suçlu kimse bunlar yakalansın, yargılansın bunları istiyorum. Burada bir fare ölmedi, farenin üzerinden araç geçmedi. Neden kurallara uyulmadı 155 mi uymadı yoksa arabayla beraber terk eden hanım mı uymadı. Trafik kurallarına göre her şeyin bir müeyyidesi var. Neden 'trafik gelip rapor tutsun' diye beklemedi."

Gözyaşlarına hakim olamayan Mustafa Erdoğan, olayı görenlerin vicdanen kendilerini sorgulayıp suçluların yargılanması için ihbarda bulunmalarını istediğini sözlerine ekledi.

Sayfa Yükleniyor...