Bekir Bozdağ NTV canlı yayınında şunları söyledi: "Meclis başkanlığı oldukça önemli ve şerefli bir görev. Bütün siyasi partilerin kamuoyunun bu göreve gelecek kişi ile ilgili hassasiyet göstermeleri normaldir.
Buraya seçilecek milletvekilinin bütün partilerden destek alması arzu edilen bir şeydir. Ama muhalefetin burada uzlaşma anlayışında bir sorun var. CHP hep bunu yapıyor, MHP de benzer yaklaşımları zaman zaman dillendiriyor. Sayın Baykal açıklama yaptı 'Bizim adayımız Köksal Toptan’dır dedi, arkasından MHP de çıktı 'Köksal Toptan olursa biz de desteklemeyi düşünebiliriz' şeklinde bir değerlendirme yaptı.
Halbuki bu noktada 'bir parti diğer parti içinden bir ismi öne çıkarıyor, bu olursa biz sizinle uzlaşırız. Bu olmazsa biz sizinle uzlaşmayız'diyor. Bu bir uzlaşma değil, bir dayatma gibi. 'AK Parti’nin ne yapacağını bir görelim, bu konularda uzlaşma olursa biz memnun oluruz, bu konularda bir arayış olursa biz buna katkı veririz' demeleri daha doğru olabilirdi. Düşünün CHP içinde genel başkan düzeyinde filanı biz aday yapıyoruz veya MHP içinden biz filanı meclis başkanı adayı yapıyoruz, 'bu olursa biz bunu desteklemeye hazırız' diyoruz. Böyle bir yaklaşım demokratik olabilir mi? CHP’nin uzlaşma anlayışı şu; benim dediğimiz yaparsanız uzlaşma olur. Bunun adına uzlaşma diyor. Uzlaşma, konuşma değerlendirme sonunda bir mutabakata varmaktır, bir dayatma değildir. CHP bunu sadece bugün değil geçmişte de pek çok defasında değişik konularda aynısını yapıyor."
Bozdağ "Muhalefet partileri ile aranızda resmi ya da gayri resmi bir temas oldu mu?" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Olmadı zira muhalefetin tavrı böyle bir görüşmeye imkan vermedi. Eğer muhalefet aday açıklaması yapmamış olsaydı belki görüşme olabilirdi. Ama buna imkan vermediler, yolu tıkadılar. Bir uzlaşma aramanın yolunu kapadılar. Belki bir karşılıklı saygı olmuş olsaydı buna bir imkan doğardı ama ortadan kaldırdılar bu imkanı. Ondan sonrada kalkıp niye uzlaşmıyorlar, niye bizimle görüşmüyorlar, konuşmuyorlar demelerini işin doğrusu etik bulmuyorum."
Bozdağ "Köksal Toptan neden tekrar aday gösterilmedi? Muhalefetin sizin söylediğiniz tavrı yüzünden mi?" sorusunu da şöyle yanıtladı: "Şimdi Meclis Başkanlığı konusunda partiler aday gösteremezler grup kararı alamazlar. Dolayısıyla AK Parti olarak biz bir aday göstermedik, bir grup kararı da almadık. Partiler istişare yapabilir, değerlendirme yapabilir. Bir takım değerlendirmeler olmuştur ama sonunda Mehmet Ali Şahin bey adaylık müracaatında bulunmuştur. 1994’ten beri kamuoyunun gözü önünde olan bir insan. Daha evveli de var. Adalet Bakanlığı gibi, Başbakan Yardımcılığı gibi çok önemli görevlerde bulunmuş. Yaptığı görevlerde bugüne kadar başarı ile yürütmüş ve tarafsızlığı noktasında kamuoyunda şüpheler uyandıracak en ufacık bir tartışmaya neden olmamış, kamuoyunun yakinen bildiği çalışkan ve temsil kabiliyeti oldukça yüksek bir arkadaşımız.
Umarım TBMM’nde milletvekilleri destek verdikleri taktirde meclis başkanı seçilir. Ama seçildikten sonra nasıl bir uygulama ortaya koyacaktır, neler yapacaktır veya yapamayacaktır hep beraber göreceğiz. Yani sayın Şahin seçildiği taktirde bağımsız ve tarafsız bir görüntü sergiler mi sergilemez mi? Peşinen tarafsız olamaz ya da olur şeklinde bir değerlendirme yapmanın doğru olmadığını düşünüyorum ben. İcraatlarıyla bunu gösterecektir. Eğer anayasanın öngördüğü kurallara uyarak görevini yaptığı zaman TBMM iç tüzüğünün amir hükümleri çerçevesinde hareket ettiği zaman zaten tarafsız ve bağımsız bir pozisyon sürdürecektir. "
- Etiketler :
- Haberler
