AKP suç duyurusunda bulundu

AKP, 'İrticayla Mücadele Planı' iddialarını yargıya taşıdı. Partinin hukukçularının son şeklini verdiği suç duyurusu Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na verildi.

AKP suç duyurusunda bulundu

Parti yöneticileri, Genelkurmay Harekat Başkanlığı'nda hazırlandığı iddia edilen 'İrticayla Mücadele Eylem Planı' ile ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

AK Parti Genel Sekreteri İdris Naim Şahin ve Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, Ankara Adalet Sarayı'na gelerek, Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Boyrazoğlu'nun makamına geçti.

Şahin ve Bozdağ, hazırladıkları suç duyurusu dilekçesini Cumhuriyet Başsavcılığı'na sundu.

Kamuoyunun merak ettiği 'suç duyurusu kime karşı yapılacak?' sorusuna, "haberde ismi geçen kişilere karşı" cevabını veren Şahin, Ankara Adalet Sarayı önünde, ''Taraf Gazetesi'nde 12 Haziran 2009'da yayınlanan bir belge ve ona bağlı habere dayalı olarak, AK Parti'nin tüzel kişiliğini temsilen" suç duyurusunda bulunduklarını açıkladı. Şahin, bundan sonraki değerlendirmeyi adli makamların yapacağını söyledi.

Suç duyurusu dilekçesinde şüpheli olarak herhangi bir ismin geçip geçmediğine ilişkin soruya, Şahin ''Hayır, sadece haber ve habere konu olan eylem planı ve gazetede yer alan haberin hukuki değerlendirilmesi ifade ediliyor. Dilekçemizde onun dışında bir şey yok'' karşılığını verdi.

DOSYALARIN BİRLEŞTİRİLMESİ
Suç duyurusu dilekçesinde isnat edilen suç maddesinin tayininin ve tashihinin savcılığa ve gerektiğinde mahkemeye ait olduğunu ifade eden Şahin, bir gazetecinin, ''Başsavcı ile görüştünüz. İstanbul'daki davayla dosyanın birleştirilmesi hakkında herhangi bir bilgi verildi mi?'' sorusuna, ''Hayır. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımızın kendisine göre bir inceleme yaptığını biliyoruz, ama bizim şikayetimiz İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na, görevli başsavcılık aracılığıyla gidecek'' yanıtını verdi.

AK Parti Grup Başkanvekili Bozdağ da İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmek üzere suç duyurusu dilekçesini verdiklerini ifade ederek, dilekçenin özetle, habere ilişkin konunun araştırılması, suçun fail veya faillerinin tespiti ve cezalandırılması için gerekli işlemlerin yapılmasını içerdiğini belirtti.

Bir gazetecinin, suç duyurusunda bulunmalarının ardından telefonla yaptığı görüşme üzerine, ''Sayın Başbakan ile son değerlendirmeyi de yaptınız herhalde'' sözleri üzerine Bozdağ, ''Tabii, şu anda bunlarla ilgili görüşmeler yapılmıştır. Bizim dilekçemizin içeriği özetle konuyla ilgili fail veya faillerin tespiti ve tecziyesi hususu talebini içermektedir. Bununla ilgili süreç bundan sonra adli makamlarca yürütülecektir'' dedi.

DİLEKÇE'DEN...
AK Parti yöneticilerince Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan suç duyurusu dilekçesinde, ''Hukukun koruması altında bulunan bir siyasi partinin ve onun kurduğu hükümetin ortadan kaldırılması, görevlerini kısmen veya tamamen yapamaz hale getirilmesine yönelik yasa dışı çalışmalar bir hukuk devletinde asla kabul edilemez ve cezasız bırakılamaz'' denildi.

Taraf Gazetesi'nin 12 Haziran 2009 tarihli nüshasında, çeşitli ifadelerin içerisinde yer aldığı bir belgenin, ''AKP ve Gülen'i Bitirme Planı'' manşetiyle yayınlandığı kaydedildi.

Cumhuriyeti Anayasası'nın 'Cumhuriyetin nitelikleri' kenar başlıklı 2. maddesinde, ''Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal hukuk Devletidir'' denildiği belirtilen dilekçede, ''Parti kurma, partilere girme ve partilerden ayrılma'' kenar başlıklı 68. maddesinin iki ve üçüncü fıkralarında ise ''Siyasi partiler, demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlardır. Siyasi partiler önceden izin almadan kurulurlar ve Anayasa ve kanun hükümleri içerisinde faaliyetlerini sürdürürler'' hükümlerinin yer aldığı ifade edildi.

Cumhuriyetin önemli niteliklerinden biri olan demokrasinin, siyasi yönetimin meşruiyetini yönetilenlerin rızasına ve temsiline dayandıran bir yönetim biçimi olduğu vurgulanan dilekçede, şunlar kaydedildi:

'''Halkın iktidarı' anlamına gelen demokrasi, eşitlik, özgürlük ve çoğulculuk gibi değerleri öne çıkaran toplumların yegane siyasi tercihidir. Çağdaş demokrasilerin temel ilke ve özellikleri; serbest ve düzenli seçimler, çoğulculuk ve siyasi yarışma, insan hakları, hukuk devleti ve temel politikaları belirleme yetkisine seçilmişlerin sahip olmasıdır. Demokrasiyi diğer yönetim biçimlerinden ayıran temel özellik, yönetilenlerin kendileriyle ilgili karar ve kuralların oluşturulması sürecine katılmalarıdır.

Bu bağlamda, halkın yönetime katılımının başlıca aracı olan siyasi partiler, demokrasilerde merkezi bir role ve öneme sahiptirler. Siyasi partiler, toplumdaki farklı düşünce ve görüşleri siyasi alana taşıyarak, halkın temsili, siyasi iktidarın kullanılması ve muhalefet işlevlerini yerine getirirler. Onun için siyasi partiler demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurları olarak kabul edilmektedir.

Bu kabulün bir sonucu olarak modern demokrasiler, aynı zamanda partiler demokrasisi olarak da anılmaktadır. Demokrasiyi geliştiren siyasi partilerdir ve siyasi partiler olmadan demokrasi düşünülemez. Bu nedenledir ki siyasi partiler, sahip oldukları vazgeçilmez konumları sebebiyle hukuki güvencelere kavuşturulmuştur.

Mezkur belgede ise hukuk devletinin gereklerine uygun ve demokratik yollarla iktidara gelen ve hükümet etmekte olan Partimize yönelik olarak asılsız, haksız, mesnetsiz, gerçeklerle asla bağdaşmayan hayali suçlamalarda bulunularak, demokratik olmayan yöntemlerle ve hukuka aykırı bir şekilde iktidardan uzaklaştırılmasının planlandığı görülmektedir.''

"İLLEGAL YAPILANMA"
Habere konu belgede yer alan ve ''suç teşkil eden'' ifadelerin, ''AK Parti'nin Türkiye'de ve dünyada farklı bir konumda gösterilmesine sebebiyet verecek nitelikte olduğu'' ifadelerine yer verilen suç duyurusu dilekçesinde, ''Partimizin kişilik haklarına saldırının ötesinde, iftira niteliğinde çalışma yapılmasının planlandığı, bu çalışmaların gerçekleştirilmesine yönelik olarak illegal bir yapılanma suretiyle suç örgütlenmesine gidildiği haberin içeriğinden anlaşılmaktadır'' denildi.

"ASLA KABUL EDİLEMEZ"
Dilekçede, ''hukukun koruması altında bulunan bir siyasi partinin ve onun kurduğu Hükümetin ortadan kaldırılmasının, görevlerini kısmen veya tamamen yapamaz hale getirilmesine yönelik yasa dışı çalışmaların, bir hukuk devletinde asla kabul edilemeyeceği ve cezasız bırakılamayacağı'' vurgulandı.

AK Parti Genel Sekreteri İdris Naim Şahin'in imzasıyla sunulan suç duyurusu dilekçesinde, ''gerekli soruşturmanın yapılarak suç fail veya faillerinin ortaya çıkarılması ve cezalandırılmaları hususunda gereğinin yapılması'' talep edildi.





'Haberde adı geçen kişi ve kurumlar hakkında soruşturma talebi' için çalışmalar gün boyu sürmüştü.

Partinin hukukçuları, suç duyurusu ile verilecek metin üzerinde çalıştı. Toplantıya Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, parti Genel Sekreteri İdris Naim Şahin ile Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ katıldı. Bozdağ'ın Meclis'teki odasında yapılan toplantı, yaklaşık 2 saat sürdü.

Akşama doğru Başbakan Erdoğan'ın önüne gelen suç duyurusu metni, Erdoğan'ın incelemesinin ardından savcılığa iletildi.

AKP'nin iddialara yönelik hazırladığı metinde demokrasi ve demokratik sistem içinde siyasi partilerin önemine vurgu yapıldığı da öğrenildi.

Sayfa Yükleniyor...