Anadolu'nun belleği Kültepe

Aktüel Arkeoloji Dergisi, Anadolu’nun belleği olarak kabul edilen Kültepe / Kaniş üzerine bir sayı hazırladı.

Anadolu'nun belleği Kültepe

19. yüzyılda, nereden geldiği bilinmediği için Kapadokya tabletleri olarak adlandırılan tabletler Avrupa'da müzayedelerde satılmaya başlanır. Kültepe’de yapılan kazı çalışmaları sonucunda bulunan diğer tabletler ve içerikleri bu tabletlerin bu bölgeden getirildiğini ortaya çıkarır. Bu önemli kültür merkezinin tanıkları, Eski Asurca yazılmış zarf, tablet, bulla ve etiketlerden oluşan çivi yazılı belge koleksiyonu dur.

Dergide yer alan habere göre; içerdiği bilgiler ve günümüze kadar ulaşan kayıtlar sayesinde binlerce yıllık Anadolu gelenekleri, yaşam tarzı, siyasi ve sosyal ilişkileri Asurlu tüccarların Anadolu’ya getirdikleri yazı ile birlikte kayıt altına alındı. Bu bilgiler sayesinde Anadolu’nun binlerce yıllık belleği ve bilgileri kaybolmadan günümüze kadar ulaştı.

Asurlu tüccarlar tarafından yaklaşık 225 yıl boyunca bir ticaret merkezi olarak kullanılan Kültepe’de, yerli halk ile Asurlu tüccarlar arasında gelişen sosyal ve ticari yaşam farklı sonuçları da beraberinde getirdi. Asurlu tüccarlar Kültepe’deki yerel halkla evlenmeye, cariye edinmeye ve buralardan ev almaya başladı.

Bu gelişen ticari ve sosyal ilişkileri korumak amacıyla da yüzlerce mektup yazıldı. Kültepe’de kazılar sonucunda açığa çıkarılan pişmiş toprak tablet sayısı, yazının ilk keşfedildiği ve geliştiği Asur coğrafyasından bile onlarca kat fazla. Anadolu / Kültepe’de bulunan koleksiyonun büyük çoğunluğu Asurlu tüccarların borç senetleri, kervan ve alacak-verecek kayıtları, iş sözleşmeleri, iş mektupları ile ticarî anlaşmazlıklarla ilgili mahkeme kayıtları oluşturur.

Kültepe’deki ticaret ve yazının sonunu ise bir süreliğine de olsa Hititlerin Anadolu’ya gelişleri getirmiştir.

Sayfa Yükleniyor...