Bağımsız Van Milletvekili Aysel Tuğluk'u, DTP'nin 8 Şubat 2007'deki 1. Olağanüstü Büyük Kongresi'nde yaptığı konuşmada ve 2 Mart 2007'de parti genel merkezindeki basın açıklamasında ''terör örgütü propagandası yapmak, suç ve suçluyu övmek'' iddiasıyla 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı dava sonuçlandı.
Mahkemenin gerekçeli kararında, çok sayıda öldürme, yaralama, gasp, tehdit, adam kaçırma, bombalama ve toplu öldürme gibi eylemler yapan PKK-KCK'nın silahlı bir terör örgütü olduğu, örgütün lideri Abdullah Öcalan'ın ise sabit eylemleri nedeniyle hükümlü bulunduğu belirtildi.
Düşünce özgürlüğüne ilişkin Anayasa'ya ve Avrupa İnsan Hakları sözleşmesine atıfta bulunulan kararda, ''Düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğü Anayasa ve uluslararası sözleşmeyle güvence altına alınmış bir hak olmakla birlikte düşünce açıklamanın sınırsız olduğu söylenemez. Düşünce açıklamak suretiyle tüm ulusların lanetlediği terör övülemez, terör örgütlerinin propagandası yapılamaz'' ifadesi kullanıldı.
ABD ve Avrupa ülkelerinin, 11 Eylül 2001'de New York'ta gerçekleşen terör saldırılarının ardından güvenlik mevzuatını güçlendirdiğine işaret edilen kararda, ifade özgürlüğünün terör tehlikesi bulunan hallerde de korunması gerektiğine vurgu yapıldı.
Halkı cebir ve şiddete yönlendirme, silahlı direniş, ayaklanma ve bir gruba nefret duyma gibi eylemlerin suç olarak düzenlenebileceği ifade edilen kararda, şunlar kaydedildi:
''Terörün, hele de terör örgütlerinin övülmesi düşünce açıklama özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez. Nitekim bu tarz hareketlerin suç olarak düzenlenmesi, hukuk devleti olma standardı yüksek olan birçok ülkenin ceza kanunlarında yer almaktadır. Hiçbir devlet bölünmez bütünlüğünü hedef alan terör örgütlerinin övülmesine seyirci kalamaz.
Terör ve terörizm, toplumu ve toplumun iradesiyle oluşan hukuk düzenini temelden tehdit eden yakın ve muhakkak bir tehlikedir. Terör, uygar toplumun düşmanıdır. Demokratik düzen veya demokrasi uygar toplumun niteliği ise terör demokratik toplumun düzenlerinin düşmanıdır.''
Aysel Tuğluk'un, kongrede yaptığı konuşmaların ve basın açıklamasının ''terör örgütünün propagandasını yapmak'' suçunu oluşturduğu, eylemin, ''düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetiyle toplantı ve gösteri düzenleme hakkı'' olarak kabul edilemeyeceği belirtilen kararda, Tuğluk'un terör örgütünü faaliyetlerini haklı göstermeye çalıştığı ve terörizmi yücelttiği, bu amaçla bölücü terör örgütüne manevi destek sağladığı ve terör örgütü propagandası yapma suçu işlediği kaydedildi.
Mahkeme, bu gerekçelerle Tuğluk'u ''terör örgütünün propagandasını yapmak'' suçundan 1 yıl 15 gün hapse mahkum etti. Tuğluk'un, TCK'nın 53. maddesinde düzenlenen ve bazı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar veren mahkeme, Tuğluk hakkında verdiği mahkumiyet hükümlerinin açıklanmasını, CMK'nın 231. maddesine göre geri bıraktı.
ŞERAFETTİN HALİS'E BERAAT
Aynı mahkeme, eski BDP Tunceli Milletvekili Şerafettin Halis'in, Londra'daki Kürt Toplum Merkezi'nde 20 Kasım 2008'de yaptığı konuşmada, ''terör örgütü propagandası'' yaptığı gerekçesiyle yargılandığı davada beraatına karar verdi.
Kararın gerekçesinde, Halis'in yaptığı konuşmada propaganda kastı bulunmadığı, ifade hürriyetinin kullanılması kapsamında kaldığı, bu nedenle beraatine karar verildiği belirtildi.
- Etiketler :
- Haberler
