Bağış: 3-4 yıl içinde Avrupa'ya vizesiz gidilecek

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, NTV’nin canlı yayında Ankara Temsilcisi Nilgün Balkaç’ın sorularını yanıtladı.

Başmüzakereci Bağış, PKK tarafından kaçırılan CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’ün serbest bırakılmasını istedi.

TBMM'nın terör gündemiyle toplanmasının PKK'ya yarayacağını savunan Bağış, şöyle konuştu: "CHP’nin bu çağrıda bulunması hiç samimi değildi. Bugün 14 Ağustos. Hem Kadir gecesi hem de iktidar partisini kuruluş yıldönümü. Böyle bir günde Meclis’i toplamaya çalışmak, CHP'nin samimiyetinin göstergesidir. Kaçırılan milletvekilinin hangi partiden oluşu önemli değildir. Bu olay, TBMM’nin şahsına yapılmıştır. PKK sadece Hüseyin Aygün’ü değil, aklını da kaçırmıştır.

Böyle bir günde toplantı yapmak sadece örgüte ve onun borazanlığını yapanlara yarar. Milletvekilinin ailesine kavuşması hepimizin ortak isteğidir. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve arkadaşları bugün Meclis’te toplanmak yerine, ailesiyle toplansalardı çok daha hayırlı bir iş yapmış olurlardı.

AK Parti olarak biz yıllardır PKK’nın hedefinde olan bir partiyiz. Ama kimse şunu unutmasın; bu ülkedeki Kürt vatandaşlarının en büyük düşmanı PKK’dır. Hüseyin Aygün’ün kaçırılması da bunu gösteriyor. Bu olay, PKK’nın kendi insanına olan mesafesini gösteriyor."

KILIÇDAROĞLU'NUN SÖZLERİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bugünkü açıklamalarına tepki gösteren Bağış, “Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarını sorumsuzca buldum. Açıklamaları kendi içlerinde bile bu mesuliyeti önemsemediklerinin göstergesidir” dedi.

'PKK TEDİRGİN'
PKK'nın rantı kaybedeceği için tedirgin olduğunu dile getiren Bağış, şöyle konuştu: "PKK sadece bir terör örgütü değil, aynı zaman Avrupa’nın en geniş uyuşturucu ağına sahip bir rant şebekesidir. İnsan kaçakçılığı konusunda liderdir. Muhalefet-iktidar tek yumruk olduğumuzu görünce, bu rant elden gider mi diye endişelenmektedir. İnşallah el ele def edeceğiz. Ben bu konuda vatandaşlarımızın tek yumruk olacağına inanıyorum.”

‘ABD ELÇİSİ DE DUA EDİYOR’
ABD Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone’un bugün kendisine yaptığı ziyarette, Hüseyin Aygün’ün kaçılmasının da gündeme geldiğini ifade eden Bağış, şunları söyledi:

“ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton iki gün önce ülkemizdeydi. Dışişleri Bakanımız, Başbakanımız ve Cumhurbaşkanımızla görüştü. Kendisinin terörle mücadelede ABD'nin Türkiye'nin yanında olduğunu vurgulaması önemliydi.

ABD Büyükelçisi, Hüseyin Aygün’ün kaçırılması konusunda Türkiye'yle birlikte olduğunu ilan etti. Sayın vekilimizin bir an evvel sevdiklerine kavuşması için kendilerinin de dua ettiklerini vurguladı.

Kendisiyle terörle mücadele konusunda atılabilecek ortak adımları konuştuk. AB ile ABD arasında da terörle mücadele konusunda birtakım işbirliği mekanizmaları var. Biz, AB Bakanlığı olarak bu mekanizmalardan Türkiye'nin de en üst düzeyde yararlanabilmesi için çabalarımızı sürdürüyoruz. Büyükelçi Ricciardone’la ağırlıklı olarak bu konuyu konuştuk.”

'ŞAMİL BEY'E KATILMIYORUM'
Egemen Bağış, AK Parti Milletvekili Şamil Tayyar’ın Hüseyin Aygün’ün kaçırılmasının “danışıklı” olduğu yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine ise "Şamil Bey, eski bir gazetecidir, gazeteci refleksiyle bunu söylemiş olabilir. Ancak bu düşüncesine katılmıyorum. CHP’li bir vekilin Şamil Bey’e küfürlerle cevap vermesini de kabul etmiyorum. Kaçırılma olayında ne olup bittiği ortaya çıkacaktır” diye konuştu.

'TÜRKİYE'DE TESPİH, ABD'DE BEYZBOL SOPASI'
ABD Başkanı Barack Obama’nın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la telefonda konuşurken elinde beyzbol sopası bulunmasına gösterilen tepkileri de değerlendiren Bağış, "Bizim kültürümüzde bir insanın tespihle oynaması ne anlama gelirse, ABD kültüründe de beyzbol sopasını tutmak o anlama gelir. O bir samimiyetin göstergesidir. ABD'de birçok kişide beyzbol sopası vardır. Orada 17 yıl yaşamış bir kişi olarak bunu çok iyi biliyorum” dedi.

ÇELİK'İN 'BİRKAÇ MEHMET' SÖZÜ
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in “Birkaç Mehmet şehit oldu diye Meclis olağanüstü toplanmaz” sözüne gösterilen tepkileri de eleştiren Bağış, “Hüseyin Çelik dün net açıklama yaptı. Bizim değerlerimizde şehitlik bir kişinin yükselebileceği en yüksek mertebedir. Şehitleri küçümsemek ne haddimizedir, ne de aklımızdan geçer. Çelik’in laflarını cımbızlamak Kılçdaroğlu siyasetinde geline noktadır. Hiçbir şekilde şehitlerimizin hor görülmesine fırsat dahi verilemeyeceğinden adım gibi eminim” dedi.

'SURİYE'DE OYUN İÇİNDE OYUN VAR'
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın yakında gideceğini dile getiren Bağış, “Suriye’de bugün büyük bir vahşet var. Bir 'Şam şeytanı' kendi insanlarını öldürüyor. Oyunun içinde oyun var. Zulümle abad olunmaz. Herkes rahat olsun, Esad rejimi düşecek, fazla bir ömrü kalmadı. Uluslararası desteğini de kaybediyor. Türkiye Cumhuriyeti olarak büyük devlet olmanın gereğini yapıyoruz" diye konuştu.

Muhalefetin dış politika konusundaki eleştirilerine de tepki gösteren Bağış, "Suriye’de kendi halkını katleden bir Esad rejimi varken biz alkış mı tutacaktık? Türkiye Cumhuriyeti her zaman prensipli bir dış politika uygulamıştır, uygulamalıdır" dedi.

VİZESİZ AVRUPA
Vizesiz Avrupa için ilk kez tarih veren Bağış, şöyle konuştu: "Benim tahminim, başlattığımız süreç 3-4 yıl sürecektir. Bu sürecin sonunda Türk vatandaşları, Schengen bölgesine vize almadan gidebileceklerdir. Vize uygulaması AB müktesabatına aykırıdır."

'REFORM SÜRECİ SÜRÜYOR'
Reform sürecinin devam ettiğini vurgulayan Başmüzakereci Bağış, sözlerine şöyle devam etti:

“Avrupa Birliği sürecinde en önemli süreç, reform sürecidir. Reformlar konusunda son derce kararlı bir şekilde ilerliyoruz. Şu anda tanımadığımız bir ülkenin yürüttüğü bir süreç var. Türkiye hiçbir şey kaybetmedi, hiçbir eksiğimiz yok. Rum Kesimi AB ilişkilerimizi zedeleyemedi. İlk kez vize muafiyeti konuşuluyor. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının AB Komisyonu’nda istihdamı için çalışmalar yürütülüyor.

Avrupa Birliği bir ekonomik birliktelik değil ki krizden etkilensin. AB bir barış projesidir. AB’de bir ekonomik kriz yaşanıyor ama biz zamanında nasıl aştıysak, onlar da aşacaktır. Biz kendi reformlarımızı Avrupalılar için değil, kendi vatandaşlarımızın hayat standardını yükseltmek için yapıyoruz. Önemli olan ülkeleri değil, ilkeleridir.”