Baykal: Rahat mı battı size?

CHP lideri Deniz Baykal, Kürtçe eğitimin ayrışmayı tetikleyeceğini savunarak “Kürt kökenli vatandaşlarımızı  K. Irak’a yönlendirmek istiyorlar. Irak’ta bombalar patlıyor. Rahat mı battı size?” dedi.

Baykal: Rahat mı battı size?

CHP Genel Başkanı Baykal, İzmir'in Torbalı Belediyesi önünde halka hitaben yaptığı konuşmada, 'nin şimdi son günlerdeki gelişmelerle daha tehlikeli noktaya geldiği görüşünü savundu.

30 Ağustos Zafer Bayramı'nın yarın kutlanacağını belirten Baykal, şunları kaydetti: "87 yıl geçti, bu topraklar bizim, Türk milletinin. Mustafa Kemal, millet ayırmadı, kimseyi ırkına, etnik kökenine göre ayırmadı. 'Hepimiz kardeşiz, hepimiz eşitiz. Türk Milletinin parçasıyız' dedi.

Kimimizin kökünde Arnavutluk, Çerkezlik, Gürcülük var. Girit'ten, Bosna Hersek'ten, Makedonya'dan göçenler var, elbette var, elbette olacak. Farklı etnik kökenlere sahip olmamız, Türk Milleti kimliğine sahip olmamıza engel mi?

Bir süredir izliyorsunuz, önce Cumhurbaşkanı, arkasından Başbakan bir telaş içinde. 'açılım yapacağız' diye ayağa kalktılar. Ne açılımı yapacaksınız? 'Kürt açılımı yapacağız' dediler. Bu ülkede Kürt kökenli vatandaşlar var, başımızın üstünde. Bizi ne ayırıyorsun birbirimizden? Kürdü de var, Arabı da var, Arnavut'u da var. Kendisini Türk Milletinin parçası gören milyonlarca insan var. Ne uğraşıyorsun bunlarla, ne ayırmaya çalışıyorsun?

TEK YOL PKK'NIN SİLAH BIRAKMASI
Herhalde mecburiyetleri, sıkıntıları var. Başbakan diyor ki 'yılbaşına kadar bu işi sürdüremeyiz, hemen bitireceğiz.' 87 yıldır biz bu kimliği götürmüşüz. Sen yılbaşına kadar taşıyamıyor musun? Şimdi çıktı diyor ki 'anaların gözyaşını dindireceğiz.' Anaların gözyaşını dindirmenin tek yolu var, o yol PKK'nın silahlı mücadeleyi bırakmasıdır. PKK silahlı mücadeleyi bıraktığı anda anaların gözyaşı dinecek. PKK mücadeleyi bırakmadan anaların gözyaşı nasıl dinecekmiş, bunun formülünü söyle.''

KÜRTÇE EĞİTİM BAŞLAYACAKMIŞ
''Başbakanın dilinin altında bir bakla olduğunu ama bunu bir türlü çıkarmadığını öne süren Baykal, şöyle devam etti: ''(Açılım yapacağız) diyor, bir türlü sırrı vermiyor. Bugün Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı'nın açıklaması var. Baklayı onun ağzıyla çıkarmaya başlıyor. Neymiş, okullarda Kürtçe eğitim başlayacakmış. Geçenlerde bir yazar, 'bizi terör bölemez, bizi bölerse dil böler' diyor. Hepimiz ortak bir temele sahibiz. Okullarda Türkçe herkese öğretiliyor. Hepimiz Türkçe'yi temel resmi dil olarak kabul ettik. Okullarda çocuklara öğretilecek dili ayrıştırmaya yöneliyorlar. Bu yapılırsa, biz millet anlayışımızı kaybetmeye başlarız. Tek millet artık iki millet olmaya başlar.

PKK'NIN POLİTİKASI
Kürt kökenli vatandaşların isteği nedir; onlar iş, ekmek istiyorlar, iyi eğitim istiyorlar, ayrıştırmayı istemiyorlar, bölmeyi istemiyorlar. Kürt kökenli insanlarımız hak ettiği yere gelmeyi istiyor. Biz de onları görüyor, ''nin en başarılı okullarını Güneydoğu Anadolu'ya taşıyalım' diyoruz. Bunlar da onların en başarılı olacak şekilde eğitilmesini değil, onları ayrıştırmayı, onları Kuzey Irak'a yönlendirmek ve Türkiye ile olan köklü bağlarını koparmayı istiyorlar. Bu PKK nın politikasıdır.

AKP iktidarı DTP ve PKK ile işbirliği yaparak, Milli Eğitim sistemini sabote etmek için en tehlikeli dinamiti, mayını Milli Eğitimin içine yerleştirme kararı almıştır. Bu, fevkalade yanlıştır. Bu, onları Türkiye'den koparmaya yönelik uzun vadeli planın parçasıdır. Bu PKK'nın planıdır. Bununla anaların gözyaşı da durmaz. Bugün seçmeli ders Kürtçe olacak, yarın mecburi ders olarak konulacak. Yarın da 'sosyolojiyi, tarihi benim ana dilimde ver' denecek. Onun sonucunda biz çocuklarla hangi ortak noktada bir araya geleceğiz? Nerede kaldı kardeşlik, beraberlik? Bu bizi ayırmanın ifadesidir.

RAHAT MI BATTI?
Bunu Apo'nun niye istediğini anlıyorum, bunu PKK'nın diye istediğini anlıyorum, ama Başbakan niye yapıyor, onu işte anlamıyorum. Başbakan kimin adına bunu yapıyor? Maalesef bu tezgah işlemeye başlamıştır. Artık Başbakanın ağzındaki baklanın ne olduğu ortaya çıkmıştır. Biz bunu önleyeceğiz. Irak'ta 3-4 günde bir bomba patlıyor, 40-45 kişi ölüyor. Böyle bir tabloya Türkiye'yi sürüklemeye kimin ne hakkı var, rahat mı battı size?''

BAŞBAKAN HİÇ GELMESİN
Temasları çerçevesinde gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Baykal, şöyle konuştu: ''Geride bıraktığımız 25 yılda bunca şehidi niye verdik Allah aşkına biz? Türkiye eğer bölünme yoluna girecekse, Türk milletinin birliği ortadan kalkacaksa, Milli Eğitime bağlı okullarda, devletin okullarında Türkiye'yi bölecek etnik dillerde eğitim yapılacaksa, bu mücadeleyi bugüne kadar niye verdik?

Başbakan, bize, CHP'ye, milleti ayırmaya yönelik bu projeyi konuşmak için gelecekse hiç gelmesin. Bizim böyle bir bekleyişimiz yok. Derhal bu projenin hükümetin projesi olmadığını ve meclise getirmeyeceğini aydınlığa kavuştursun. Bunu yaparlarsa kendileri için de Türkiye için de iyi bir iş yapmış olurlar. Bunu yapmazlarsa Türkiye'yi çok ciddi gerilimlere sürüklerler. Bunun altında kalırlar. Bunu önlemek için sonuna kadar hareket ederiz.''

Baykal, Anadolu'yu gezeceklerini ve iktidarı bu projeden alıkoymak için çalışma yapacaklarını sözlerine ekledi.




İzmir programı kapsamında Ödemiş, Beydağ ve Kiraz'a geçen CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, buralarda vatandaşlara hitap etti.

Baykal, Ödemiş'teki konuşmasında, AK Parti'nin iktidarda yedi yılını tamamladığını ancak, ''yolsuzluk ve hırsızlıkla mücadele edemediğini'' öne sürdü. Baykal, Deniz Feneri konusunun hesabının sorulmadığını iddia etti.

Baykal, ''Deniz Feneri'yle ilgili dava açıldı mı? Oradaki yolsuzluğu yapanlar Türk vatandaşı. O parayı kullananlar Türk vatandaşı, senin kanunun, savcın yok mu? Sordum Başbakan'a, 'Tanıyor musun bu insanları' dedim. Hısım akrabası çıktı, oğlunun dünürü. 'İman' diyeceksin, 'dürüstlük' diyeceksin sonra vatandaşların fitrelerini, zekatlarını buraya getirecekler, buraya getiren adamı RTÜK'e başkan yapacaksın. Türkiye'de yolsuzluk mücadelesinin samimi olup olmadığını anlamak için dokunulmazlığın kaldırılmasını istiyor musun, istemiyor musun onu sormak lazım. Daha 2002'de Başbakan olmadan önce televizyona çıkıp hep beraber söz verdik 'Dokunulmazlığı kaldıracağız' diye ne oldu, 7 yıl geçti. Niye? Kendisinin, milletvekillerinin bakanlarının dosyaları var'' dedi.

Baykal, Ödemiş'ten sonra Beydağ ilçesine geçerek parti otobüsünden halka hitap etti.

Ardından Kiraz ilçesine giden Baykal, belediye önünde yaptığı konuşmada, Hükümet'in yürüttüğü ''demokratik açılım'' çalışmasını eleştirdi.

Baykal, ''Herkes şimdi İmralı'dan gelecek raporu bekliyor. Türkiye'yi bu hale nasıl getirdiniz? İmralı'yı muhatap yaptılar. Bir türlü dillerinin ucuna gelen baklayı çıkaramıyorlar. Bunları bilin. Bizi topla tüfekle bölemezler. Bizi, dilimizle ayırarak, bölebilirler. Bunlar dili ayırdığı zaman milli eğitimin millisini kaldırsın, ona 'etnik eğitim' desin. Memlekete bunu sokmayacağız. Parti işini bırakacak, bu anlayışla mücadele edeceğiz. Siyasetin zamanı gelir onu da yaparız'' şeklinde konuştu.

Sayfa Yükleniyor...