Bireysel silahlanmada dünyada 14. sıradayız

''28 Eylül Bireysel Silahsızlanma Günü'' dolayısıyla Taksim Meydanı'nda ''Sessiz Ayakkabıların Yürüyüşü'' düzenlendi. Türkiye, 178 ülke arasında bireysel silahlanmada 14'üncü sırada yer alıyor.

''28 Eylül Bireysel Silahsızlanma Günü'' dolayısıyla Taksim Meydanı'nda ''Sessiz Ayakkabıların Yürüyüşü'' düzenlendi.

Umut Vakfı kurucu başkanı Nazire Dedeman, eylem öncesi yaptığı açıklamada, 'nin 178 ülke arasında bireysel silahlanmada 14'üncü sırada yer aldığını söyledi.

Ruhsatlı ya da ruhsatsız tüm silahların ölüm saçtığını vurgulayan Dedeman, bu nedenle Ateşli Silahlar Kanunu'nda değişiklik öngören tasarıda silaha erişimin zorlaştırılması ve bireysel silahlanmanın çok sıkı bir şekilde kontrol altına alınmasını istediklerini belirtti.

Vakfın Türkiye genelinde yayımlanan gazetelerin 3. sayfa haberleri üzerine bir araştırma yaptığını ifade eden Dedeman, araştırmanın sonuçlarına ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

''Silahlı şiddet olaylarında 10 yıl içinde neredeyse 2 kat artış yaşanmış. Son 2 yılda ise basına yansıyan şiddet haberlerinde yüzde 50 artış olmuş. Bu durum, 2009'da yılda ortalama 3 bin kişiyi ateşli silahlar yüzünden kaybediyorken şimdi 4 bin 500'lere ulaşmış olabileceğimizi gösteriyor. Silahlı şiddet olayları çok büyük oranda aile içinde ve tanıdıklar arasında gerçekleşmiş. Silahlı şiddet olaylarının yüzde 42,7'si ani öfke sonucu oluşmuş. Olayların yarıya yakını sokaklarda topluma açık alanlarda meydana gelmiş.''

Avrupa Birliği İstatistik Ofisi Eurostat'a göre Türkiye'nin cinayet oranlarında 3. sırada olduğunu ifade eden Dedeman, silahları yüzde 90 oranında erkeklerin edindiğini, ancak sonuçların kadınlar için ölümcül olduğunu söyledi.

Dedeman, şunları kaydetti:

''Yeni yasama döneminde günümüz koşullarına hiç uymayan Ateşli Silahlar Kanunu'nun yeniden ele alınması gerektiği çok nettir. Ele alırken de silahlı şiddetin toplumumuzda yol açtığı sonuçları da göz önünde bulundurmalıyız. Tasarıya silahlı şiddeti engellemek anlayışı ile bakmalı ve buna göre dünyadaki iyi örneklerden yararlanmalıyız. 28 Eylül Bireysel Silahsızlanma Günü'nün ülkemizde resmen tanınmasını, bu konudaki toplumsal zihniyetin dönüşmesi ve bireysel silahlanmanın toplumda karşılık bulduğu kültürel algılanışın değişmesi açısından önemli ve gerekli buluyoruz. Bireysel silahlar nedeniyle kaybettiğimiz her yurttaşımıza, toplumu oluşturan her bireyin büyük bir özür borcu var. Ardında kalan sevdiklerine büyük bir özür borcu var. Sorumluluğunu bilen yurttaşlar olarak görevlerimizi yerine getirmeli ve bireysel silahlanmaya hayır demeliyiz.''

Geçen yıl Samsun'daki bir düğünde açılan ateş sonucu hayatını kaybeden 8 yaşındaki Damla Karadağ'ın babası Arif Karadağ da çektikleri acı ve sıkıntıları kelimelerle anlatmasının mümkün olmadığını söyledi.

Olaya ilişkin davanın 2-3 hafta önce sonuçlandığını anlatan Karadağ, ''Suçu bir kamu görevlisi olan muhtarın işlediği ortaya çıkmasına rağmen yeğenini 2 şahitle beraber hapse attırdı, kendisi 2 yıl, yeğeni 5 yıl ceza aldı. Yani bu ülkede adam öldürmenin cezası 2 yıl. Ceza alan adamın muhtar olması, devlet adamı olmasından dolayı dava temyize gitti ve muhtar geçen hafta serbest bırakıldı. Bizim acılarımız 10'a katlandı maalesef. Ülkedeki cezalar doğru düzgün uygulanırsa, insanlar sevinmek için havaya ateş etmeyecek ve diğer insanların canını yakmayacaklardır'' dedi.

Eşi Sevgi Ölmez'i 10 Temmuz'da kaybeden Nadir Ölmez de şunları söyledi:

''Olayın gerçekleştiği yer, Damla bebekle aynı yer. Kaymakamından, emniyet müdüründen, muhtarına kadar burada bütün yetkililer adeta uyuyor. Aynı köyde, aynı yerdeki düğünlerde 1995'ten bugüne 6 tane can kaybı var. Bunun sadece 2'si medyaya yansıdı. Diğerleri eş dost arasında, tamamen birbirlerini gizleyerek unutuldu. Orada insanı öldürmek hiçbir şey değil. Acımın çok taze olmasından şu an titriyorum, konuşamıyorum.''

Konuşmaların ardından Pınar Alev, Damla Karadağ'ın ölümünü temsilen pandomim performansı gerçekleştirdi. Gösterinin ardından Dedeman, Demircan, Sarıgül ve bireysel silahlanma sonucu yakınlarını kaybedenler, kırmızı halı üzerine karanfil ve ayakkabı bırakarak, ''Sessiz ayakkabıların yürüyüşü'' eylemini gerçekleştirdi.

Sessiz ayakkabıların arasına da Damla Karadağ'ın fotoğrafı ile ''Bireysel Silahlanmaya Hayır'' dövizleri bırakıldı.

Sayfa Yükleniyor...