"Çevre devrimi olmalı"

TEMA'nın kurucularından Ali Nihat Gökyiğit, bir çevre devrimine ihtiyaç olduğunu söylüyor.

"Çevre devrimi olmalı"

Nihat Gökyiğit, ''Çevre devriminde çılgın tüketim ve korkunç israfa yer yok. Çevre devriminde ekonomi yeniden yapılandırılmalı. Fiyatlar, vergiler ve teşvikler çevre lehine yeniden yapılandırılmalı. Maliyetler sosyal zararları da içermeli.  Ekolojiyi merkeze alan eko-ekonomi konsepti hakim olmalı'' dedi.

Kadın Girişimciler Derneği'nin (KAGİDER) Haziran ayı toplantısına katılan eski TEMA Vakfı Başkanı Gökyiğit, tüketilmekte olunan doğayla barışmanın yolları konusunda konuştu.

Çevre konusuna kadınların el atmasının önemine işaret eden Gökyiğit, alınan tedbirlerle 3. dünya savaşının önlenebileceğini ama dünyayı bir başka büyük tehlikenin beklediğini söyledi.

Dünyanın başına ormansızlaşma ve çölleşme, iklim değişikliği ve doğal afetler, su sancısı ve gıda güvenliği gibi dertlerin yağmaya başladığını kaydeden Gökyiğit, dünyanın doğal kaynaklarını sermayeden yemeye başladığını ve iflasa sürüklendiğini ifade etti.

Gökyiğit, konuşmasını şöyle sürdürdü:''Tükenişin ana sebepleri doğaya dost olmayan üretimler, çılgın tüketim, korkunç israf ve inanılmaz nüfus artışı. Dünya nüfusu son 50 yılda 3 kat arttı ve artmaya devam ediyor. Tarım arazilerinin üçte biri, meraların yarısı artık verimsiz ve çölleşmekte. Açlık, su sancısı, yoksulluk ve göç, korkutucu seviyelere ulaştı. Bazı göller ve sulak alanlar kuruyor, bazı nehirler denize kadar ulaşamıyor. Yeraltı su seviyeleri tehlikeli şekilde alçalmaya başladı.

Her yıl Portekiz veya Yunanistan arazisi kadar orman dünyayı terk ediyor. Tropik ormanların üçte biri yok. Orman yangınlarında hızlı artış var. 'de ormanlarımızda eksilme durdu ve artmaya devam ediyor. Türkiye'de bir ağaç tutkusu yaratıldı, artık herkes yeşile başka türlü davranıyor ve burada o kötü gidişten çıkıyoruz.''
        
''DOĞAL AFETLER 4 KAT, ŞİDDETİ 15 KAT ARTTI''
         
Gökyiğit, ağacın yağmur duasına çıktığını ve bu duanın her zaman kabul edildiğini belirterek, ''Karbon emisyonu 4 kat arttı ve bir yandan da yeşil örtü azalmaya devam ediyor'' dedi.

Sigorta şirketlerinin kayıtlarına göre, eko sistemin bozulması yüzünden doğal afetlerin sayısında 4 kat artış olduğunu ve doğal afetlerin şiddetinin de 15 kat arttığını belirten Gökyiğit, biyolojik çeşitliliğin de tahrip edildiğini,her gün ortalama 100 türün kaybolduğunu ve bu asır içinde eko sistemin en önemli bekçileri olan türlerin yarısının kaybolabileceğini söyledi.

Son asrın ikinci yarısında ekonominin 7 kat büyüdüğünü ancak zenginle fakir arasındaki uçurumun derinleştiğini ifade eden Gökyiğit, ''Dünyada 1,2 milyon insan sağlıklı sudan mahrumsa, suyu bardağın üzerine örtü koyarak, süzerek içiyorsa çare bulmak lazım'' dedi.
        
''DOĞAYA DOST OLMAK HERKESE NASİP OLSUN''
         
İnsanoğlunun eski çağlarda meydana gelen meteorolojik ve jeolojik olayların yarattığı önemli çağ değişimlerinden sorumlu olmadığını, günümüzdeki değişimlerin ise insanoğlu yüzünden olduğunu belirten Gökyiğit, ''Ancak tükeniş önlenemezse yerküremiz tehlikeli bir çağa doğru yol alacak ve bu da insanoğlu yüzünden olacak. Bir çevre devrimine ihtiyaç var. Çevre devrimi tüketiciler için yeni bir yaşam tarzı öngörüyor. Çevre devriminde çılgın tüketim ve korkunç israfa yer yok. 'Kullan ve at' kültürü yerine, yeniden kullan anlayışı hakim''diye konuştu.

Gökyiğit, çevre devriminde ekonominin yeniden yapılandırılması, fiyatların, vergilerin ve teşviklerin çevre lehine yeniden yapılandırılması gerektiğini ifade ederek, ''Maliyetler sosyal zararları da içermeli. Ekolojiyi merkeze alan eko-ekonomi konsepti hakim olmalı''dedi.

Ali Nihat Gökyiğit, insanoğlunun doğa ile barışmaya mecbur olduğunu vurguladı ve şöyle konuştu:''Doğa o kadar güçlü ki dinozorları oburlukları yüzünden yeryüzünden sildi. Doğa, kendisine zarar verdiği için insanoğlunun tamamını yeryüzünden çıkarabilir. O bakımdan hiç çatışmaya kalkmayalım, doğa ile barışmaya mecbur olduğumuzu unutmayalım. Yeryüzündeki bütün canlıların korunması, daha güvenli ve adil bir dünyaya hizmet etmek için çalışan barışseverler insanoğlu ile doğa arasındaki barışı öne çıkarmak için uğraşmalı. Bu barış hepsinden daha önemlidir. Doğaya dost olmak herkese nasip olsun.''

Sayfa Yükleniyor...