Çevre ve Şehircilik Bakanı'ndan Sur iddialarına yanıt

Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı, Diyarbakır'ın Sur ilçesinin tamamen kamulaştırılacağı iddialarına yanıt verdi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı'ndan Sur iddialarına yanıt

Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ile Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Diyabakır'da kamu kuruluşu temsilcileriyle gerçekleştirilecek toplantıya katıldı.

3 bakan, toplantının ardından Diyarbakır Valiliği'nde ortak basın toplantısı düzenledi.

Terör operasyonları sonrası başlatılan kentsel dönüşüm çalışmalarına ilişkin bilgi veren Fatma Güldemet Sarı, Sur'un tamamen kamulaştırılacağı iddialarını yalanladı.

Sur'daki çalışmaların temelinin 2012 yılında kabul edilen Koruma Amaçlı İmar Planı olduğunu söyleyen Sarı, şunları kaydetti:

"Onaydan sonra Sur içi ve çevresindeki bir halka riskli alan ilan edildi. 3 mahallede kamulaştırma ve oradaki bölgede çalışma başlatıldı. Bu çalışmayı Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı 2014'teki yerel seçimlere kadar devam ettirmiştir.

700'e yakın konut ve 20 milyon da kamulaştırma bedeli ile çalışmalar devam etmiştir. Bu çalışmalar belediye başkanının değişmesiyle durdurulmuştur. Biz çalışmaya terörden temizlenen mahallelerden başlayacağız. Burada bahsedildiği gibi TOKİ'nin yüksek katlı binaları olacak, buradan rant elde edilecek veya burası insansızlaştırılacak, buraya başka insanlar getirilecek gibi iddialar karşılıksızdır. 

Buradaki vatandaşlarımız isterlerse rezerv alandaki konutlara sahip olacak, istiyorlarsa kendi bulundujları mahallelerde yapılacak yeni konutlara sahip olabilecek. çalışma ile ilgili her şey Koruma Amaçlı İmar Planı'nda belirtilmiştir.

Tescilli binaların korunması ve restore edilmesi bunun kapsamındadır. Öncelikle vatandaşla birebir görüşerek rızaları yönünde uzlaşmaya gitmektir. En sonra çare, hiçbir şekilde çözüm bulunamıyorsa kamulaştırma yani bedeli ödenerek yapılacaktır. 

Vatandaşlarımıza yansıtılan, devlet her binaya el koyacak buraya tamamen kamulaştırdı, ihaleye çıkıldı, falanca firmaya verdiği gibi iddialar yanlıştır. Vatandaşlarımız mağdur edilmeyecek, ihtiyaç doğrultusunda çözüm önerilerimizi sunacağız."

Bakan Sarı, Şırnak'taki çalışmalara ilişkin ise şu bilgileri verdi:

"Biz bölgenin hemen her noktasına çeşitli zamanlarda gelerek saha çalışması yaptık. Biz operasyonların sona ermesiyle ve sokağa çıkma yasağının kalkmasıyla önce Silopi'ye girdik. Ardından riskli alan ilanı yapıldı. Ardından planlama çalışmaları yapıldı. 

Kentsel dönüşüm etap etap gerçekleştirilecek. Orada acele kamulaştırma kararı da çıkardık. İlerki dönemde ihtiyaç olursa işlemlerin yapılması için yetki alınmış oldu. Silopi'de bir irtibat bürosu açtık. Aynı çalışmanın benzerini Cizre'de yaptık. Cizre'de de alandaki hasar tespit çalışmaları tamamlandı. Vatandaşlarımızla görüşmelerimiz başladı. İdil'de de operasyon sona erdi. En kısa zamanda zarar tespit çalışmaları yapılacak."

"TERÖR BARONLARI KÜLTÜREL TALEPLERİ ENGELLEYEMEZ"

Bakan Ünal da 13 yıl içinde kentte birçok tarihi dokunun ihya edildiğini hatırlattı.

"Burada bir hususun altını çizmek istiyorum. Kültür, insan, şehir, birtakım ideolojik angajmanlara kurban edilemez" diyen Ünal, "Kültür, şehir, insan gibi varoluşumuzun temel anlamını oluşturan bu dinamikler birilerinin siyasi angajmanlarına kurban edilemez. Hele hele 40 yıldan beri dağda kalbi ve kafası artık taşlaşmış ve betonlaşmış birilerinin, terör baronlarının talimatlarıyla artık insanların yaşam ve özgürlük alanları, insanların kültür ve toplumsal talepleri engellenemez. Eğer siz şehirlere tonlarca bomba yerleştirip, el yapımı bombalarla şehirleri tahrip edip, sonra da kalkıp devlete ve güvenlik güçlerine, güvenliği sağlamakla sorumlu refahı güvenliği emniyeti sağlamakla sorumlu birilerine söz söyleme hakkına sahip olamazsınız" diye konuştu.

"DİYARBEKİR'DEN VAZGEÇMEYİZ"

Ünal, şöyle devam etti: "Bugün devlet, şefkat eliyle burada. Devlet ihya, imar, inşa, kültür, sanat ve çevre için burada. O nedenle herhangi bir şekilde birileri engellemeye kalkışsalar, birileri maalesef ideolojik angajmanları ve talimatla hareket etseler de birileri maalesef yalanı ve iftirayı ısrarla bir propaganda biçimine dönüştürseler de biz Diyarbekir'den vazgeçmeyiz. Çünkü o 5 bin yıllık kadim gelenek. Bizim için, Sur-i Sultani ne ise Diyarbakır Surları da odur." 

Sayfa Yükleniyor...