Çiçek: Şeytanın aklına bile gelmez

Hükümet Sözcüsü Çiçek, Almanların İstiklal Marşı'ndan telif istemesiyle ilgili olarak, "Birilerinin aklına gelen bazen şeytanın aklına bile gelmiyor. Bu kadar seneden sonra böyle bir durumla karşı karşıya kaldık" dedi.

Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, İstklal Marşı'nın kamulaştırılması işlemi için hazırlanan tasarının Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldığını söyledi.

Bir Alman meslek birliği, 2007 yılında ülkedeki 23 Nisan kutlamasında İstiklal Marşı'nı çalan Türk okulundan telif istedi.

Okul telif ödemeyince de Alman kuruluşu telif takibi başlattı.

Bu olaylardan sonra bakanlık, İstiklal Marşı'nın telif haklarının kamulaştırılması için harekete geçti ve bir tasarı hazırladı.

Tasarı bugün bakanlığa sunuldu ve böylece Bakanlar Kurulu kararı imzaya açıldı.

Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısından sonra yaptığı açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Cemil Çiçek, "İstiklal Marşı ile ilgili olarak Almanya'da telif hakkı istenmişti. Bununla ilgili olarak Kültür Bakanlığının kamulaştırmak için bir taslak hazırladığı ve bu taslağın Bakanlar Kurulu'na geleceği belirtiliyordu. Bu konu toplantının gündemine geldi mi?" sorusuna, "Birilerinin aklına gelen bazen şeytanın aklına bile gelmiyor. Bu kadar seneden sonra böyle bir durumla karşı karşıya kaldık. Bununla ilgili Bakanlar Kurulu kararı imzaya açıldı" karşılığını verdi.

TÜRKİYE - İSRAİL İLİŞKİLERİ
Hükümet Sözcüsü Çiçek, "İsraildeki yangın sonrasında iki ülke ilişkileri anlamında sıcak temaslar söz konusu oldu. Önce Başbakan Erdoğan, İsrail Başbakanıyla görüştü, bir de Cenevre'de bir görüşme yapıldı. Bundan sonrası için bir planlama yapıldı mı?" sorusu üzerine şunları söyledi:

Çiçek, "'nin geleneksel bir politikası var, insani yaklaşımı var. Nerede bir felaket varsa, bir sıkıntı varsa biz geleneğimizin, göreneğimizin, inancımızın, kültürümüzün ve insanlık anlayışımızın tabii sonucu olarak maruz kalınan felaket bölgelerine elimizden geldiği kadar yardım yapmaya ve bu sıkıntıları olabildiğince asgariye indirmeye çalışıyoruz" dedi.

Cemil Çiçek, "Bizim için memnuniyet verici olan husus şudur; Türkiye'nin bu konudaki duyarlılığı, hayırseverliği. Bu konudaki insani dayanışması her ülke tarafından da kabul edilmiş olmalı ki böyle bir sıkıntı olduğunda ilk akla gelen ülkelerin başında Türkiye geliyor. Türkiye, ilk olumlu tepkiyi veren ve yardıma koşan ülkedir. Dolayısıyla İsrail'deki yangın olayını bu çerçevede değerlendirmek lazım. Bu konuda bizim karşı olduğumuz husus yanlış politikalardır. Yoksa bizim İsrail halkıyla ya da başka bir ülkenin halkıyla herhangi bir problemimiz yok. Bizim yanlış politikalardır, yanlış uygulamalardır. Bunu ifade ediyoruz, buna karşı politikalarımızı ortaya koymaya çalışıyoruz" diye konuştu.

İsrail ile geçmişte inişli, çıkışlı da olsa kurulduğu günden bu tarafa Türkiye'nin ilişkilerini sürdürdüğüne dikkati çeken Çiçek, "Ancak Mavi Marmara olayında Türkiye çok açık, uluslararası hukukun asla tasvip etmediği, etmeyeceği bir kısım raporlarla da teyit edilmiş olan bir haksızlığa maruz kalmıştır. Dolayısıyla Türkiye'nin bu haksızlığa maruz kalan bir ülke olarak bir kısım beklentileri vardır. Bunu da çok açık, net ifade ettik. Evvela özür dilenmesi... Çünkü ortada uluslararası hukuka aykırı açık denizde vuku bulan bir katil eylemi söz konusu. Ayrıca olayın mağdurlarının tazminatlarının ödenmesi gibi hem insani, hem hukuki, hem de vicdani talebi var Türkiye'nin. Bu ikisini birbirine karıştırmamak lazım. Tabii zaman zaman görüşmeler olur, oluyor" diye konuştu.

Sayfa Yükleniyor...