Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ey kaymakam sen kendini ne sanıyorsun?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe'de muhtarlara seslendiği konuşmasında kendisine bir gaziden gelen şikayet üzerinden ismini vermediği bir ilçenin kaymakamını sert bir dille eleştirdi ve "Gereği yapılacak" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ey kaymakam sen kendini ne sanıyorsun?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de düzenlenen 35. Muhtarlar Toplantısı'nda konuştu.

Konuşmasında kendisine bir gaziden 'evraklarının işleme konmadığı' yönünde bir şikayet aldığını aktaran Erdoğan, ismini vermediği ilçe kaymakamını sert bir dille eleştirdi.

Durumu ilgili yerlere bildirdiğini ve gereğinin yapılacağını söyleyen Erdoğan, "Buradan sesleniyorum, ey kaymakam sen kendini ne sanıyorsun? Haddini bilmediğin zaman haddini bildirirler" diye konuştu.

Suriye El Bab'da yürütülen operasyona da değinen Cumhurbaşkanı, "DEAŞ tamamen kaçıyor. PYD, YPG onlarla da bu mücadele kararlı bir şekilde sürüyor" dedi. Erdoğan, operasyonun bu kadar uzamasının nedenini ise terör örgütlerine verilen desteğe bağladı. 

Erdoğan, "Bu ülkeyi etnik köken üzerinden bölemediler, mezhep, meşrep üzerinden bölemediler. Terör örgütleri üzerinden parçalayamadılar. Ekonomi üzerinden yıkamadılar" dedi ve şöyle devam etti:

"Artık atacak kurşunları kalmadı. Bundan sonra sıra bizde, bir kez daha ilan ediyorum; savunma durumunu terk edip hücum pozisyonuna geçmiştir." 

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

"'nin 150 yılı sürekli yönetim tartışmalarıyla geçmiştir. Pek çok yol ve yöntem denenmiş ama arayış bitmemiştir. Darbe girişimleri ve vesayet baskılarını da unutmamak lazım. Eğreti duran bir duruma işaret ediyor. Türkiye'nin yöneldiği yeni sistem arayışı bu ihtiyacın neticesidir.

Meclis'te tamamlanınca konu milletimizin önüne gelecektir ve herkes itirazını millete yapacaktır. Bu kadar önemli bir meseleyi istişare etmesi gerekenlerin en başında muhtarlar ve şahsım geliyor. Kritik dönemlerde muhtarlar aracılığıyla milletimden aldığım mesajlara büyük önem veriyorum. Gönlünü gözünü milletimizden ayıran kimsenin bu topraklarda başarılı olma şansı yoktur.

Yaşadığımız sorunların hiçbiri bize mahsus değil. Tüm terör örgütlerinin hedef aldığı tek ülke Türkiye'dir. Yoluna devam eden tek ülke de Türkiye'dir. Küresel ekonomik kriz herkesi etkilerken Türkiye mali disiplininden taviz vermemiştir. Büyümesini de belirli bir çıtanın altına düşürmemiştir.  

Biz millet olarak bugün olduğumuz yere 2 ayda gelmedik. Arkamızda 2 bin yıllık devlet geleneğimiz var. Coğrafyamızdaki bin yıllık varlığımız vardır. Cumhuriyetimiz dahi 93 yılını geride bıraktı. Biz göçebe devleti değiliz. Bugün sahip oldukları güce zenginliğe güvenerek dünyaya meydan okuyanlar mevsim değiştiğinde ayakta kalabilecekler mi göreceğiz. Bugün yaşadığımız sıkıntılar canımızı yakabilir ama asla bizim için yıkım sebebi olamaz. 

KAYMAKAMA SERT TEPKİ

Zaman zaman bazı şikayetler alıyorum. Bu gecede öyle bir şikayet sebebiyle gazimizi aradım. Gazimiz evrakları gönderiyor ancak işleme konulmuyor. İlgili yerlere durumu bildirdim. Buradan sesleniyorum, ey kaymakam sen kendini ne sanıyorsun, sen orada kalıcı mısın? O gazi kendini bu vatan için feda etti. Sen bu makamda varsan gazi sayesinde varsın, haddini bileceksin. Haddini bilmediğin zaman haddini bildirirler. İçişleri Bakanımızı aradım öyle sanıyorum ki gereğini yapacaklar.

"BUNDAN DOLAYI ÇILDIRIYORLAR"

Gezi olaylarıyla hayat tarzları üzerinden bir oyun oluşturmaya çalıştılar ama provokatörler ortada kaldı. Bu oyunun arkasında dış güçler vardı. Birliğimizi kardeşliğimizi bozmaya yönelik her provokasyon dayanışmamızı daha da güçlendiriyor. Biz durduk mu? Durmadık. Durmak yok yola devam, daha yapacağımız çok şey var. Allah nasip ederse 18 Mart'ta Çanakkale Köprüsü'nün temelini atacağız. Bu da dünyada ilk olacak. 5 bin metreyi aşan bir uzunluğu olan bir köprü, 2023'e yetiştireceğiz. Bundan dolayı çıldırıyorlar, kıskanıyorlar. Onun için paranı kısarız, dolarını kısarız, neyi kısarsanız kısın. Bu millet küllerinden doğarak sizi boğar.

BATI'YA TERÖR TEPKİSİ

Belediye hizmet için çukur açar. Güvenlik güçleri oraya girmesin diye o çukurları açmışlar. Batı bunları savundu. Güvenlik gücü neden var? Vatandaşın can güvenliğini sağlamak için var. Ey Batı siz bunları savundunuz, bunların yanında yer aldınız. Özgürlük diye bunları savundunuz. Özgürlük bu değil.

Özgürlük, insanlara insanca yaşama erdemini huzurlarına getirmektir. Biz onun mücadelesini veriyoruz. Özgürlük, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nden geçer, özgürlük, Marmaray'dan geçer, Avrasya Tüneli'nden, Osmangazi Köprüsü'nden, şimdi yapılıyor, Çanakkale Köprüsü'nden, bir numaralı havalimanından geçer. 

Hakkari'ye havalimanı yaptık. Gittiler havalimanını bombaladılar. Batı ne yaptı, gitti onların yanında yer aldı. Biz vatandaşımızın efendisi olarak değil, hizmetkarı olarak bu yolda ilerlemeye devam edeceğiz. Ne inanç özgürlüğüne, ne fikir özgürlüğüne, ne düşünce özgürlüğüne asla bugüne kadar yasak gelmemiştir, bundan sonra da gelmeyecektir. 

"DEAŞ KAÇIYOR"

Suriye sınırımız boynuca bir terör hattı oluşturarak tarihimizle kardeşlerimizle irtibatımızı kesme gayreti içerisine girdiler. DAEŞ, PYD, YPG ile sınır ilçelerimizi vurmaya çalıştılar. Sabır, sabır, sabır dedik sonunda girdik. El Bab'daki kuşatma harekatı yoğun bir şekilde devam ediyor ve DEAŞ tamamen artık kaçıyor. PYD, YPG onlarla da bu mücadele kararlı bir şekilde sürüyor, sürecektir. Çünkü bizi tehdit eden hangi unsur varsa, o unsurları tehdit eden o bölgelerden temizleyeceğiz. Hep ne diyorum, 'terörden arındırılmış güvenli bölge.' Bu bizim hakkımız.

"EL BAB OPERASYONUNUN UZAMASININ NEDENİNİN FARKINDAYIZ"

Irak'ta benzer oyunların hazırlıkları içerisindeler. DEAŞ, YPG denilen örgütlere verilen desteğin tüm teröristleri bölgemize çekmelerinden kaynaklandığını çok iyi biliyoruz. Aslında çok kısa bir sürede bitebilecek El Bab operasyonunun bu kadar uzamasının gerisindeki sebeplerin gayet iyi farkındayız. Başımıza çorap örenler kendi başlarına ördükleri ağın farkında değiller.

Bizim fiziki sınırlarımız başkadır gönül sınırlarımız başkadır. Gönül sınırlarımızın hududu yoktur. Biz devletimize sınır çizebiliriz ama gönlümüze sınır çizemeyiz. Allah bize bunu emrediyor. Milletimiz bunca saldırıya rağmen ayaktaysa gönül sınırımızdaki kardeşlerimizin duası, teşviği sayesindedir. Türkiye yıkılırsa sadece bir ülke yıkılmış olmaz. Bir inanç ve kültür kalesi yıkılmış olur. 

"TEMİZLİK DEVAM EDECEK"

Sadece bölücü terör örgütüne karşı verdiğimiz mücadelede, son 1,5 yılda 871 asker, polis ve korucumuzu, 337 sivil vatandaşımızı şehit verdik. Buna karşılık 10 bine yakın terörist etkisiz hale getirildi, 12 bine yakın terörist ve onlara yardım eden kişi tutuklandı. Ama bunların hiçbiri kayıplarımızın acısına karşılık gelemez.

15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ'ye yönelik operasyonlarda 43 bin kişinin tutuklandı, 95 bin kişin kamudan ihraç edildi. Bazıları bu insanlar mağdur edilmiyor mu diyor? Ne mağduru ya? Bir devlete ihanet olacak ve bu ihanet edenler devletin içinde olacak, siz yeniden bir inşa, ihya hareketi yapacaksınız, hala bu mikroplar, virüsler, hainler orada duracak. Böyle bir şey olamaz. Daha bu temizlik yapılmış, bitmiş değil. Daha çok işimiz var. Bu bitecek. Bitmeden olmaz.

"HANS'IN GEORGE'UN RAPORU BİZİ BAĞLAMAZ"

Döviz kuru üzerinden ekonomimize darbe vuruluyor. Tüketicileri ve üreticileri tedirgin ederek ekonomiyi yavaşlatmak için her yola başvuruyorlar. Yatırımları engellemek, yatırımcıları ürkütmek için her fırsat kullanılıyor. Avrupa Birliği başta olmak üzere pek çok uluslararası kuruluş, ülkemize karşı haksız ithamlar yöneltiyor, tavırlar ortaya koyuyor. Müttefik dediğimiz, stratejik ortak dediğimiz ülkelerin yalanlarını, iki yüzlülüklerini, riyakarlıklarını, husumet derecesine varan tutarsızlıklarını saymıyorum bile. Ama tekrar söylüyorum; ne raporu hazırlarsanız hazırlayın, bizim raporumuzun sahipleri buradadır. Hans'ın, George'un, şunun bunun hazırladığı raporlar bizi bağlamaz. Bizi Ahmet'in, Mehmet'in, Ayşe'nin, Fatma'nın hazırladığı raporlar bağlar. Sanıyorlar ki her yerden saldırırsak Türkiye'yi diz çöktürürüz. Kimsenin gelip ülkemizde bizi terörle, ekonomiyle, ihanet çeteleriyle hırpalamasına izin vermeyeceğiz. Tehdidin kaynağı neredeyse gidip orada yılanın başını ezmekte kararlıyız, bunu böyle bilin.

"TÜRKİYE SAVUNMAYI TERK EDİP HÜCUMA GEÇTİ"

Bu ülkeyi etnik köken üzerinden bölemediler, mezhep, meşrep üzerinden bölemediler. Terör örgütleri üzerinden parçalayamadılar. Ekonomi üzerinden yıkamadılar. Artık atacak kurşunları kalmadı. Bundan sonra sıra bizde, bir kez daha ilan ediyorum. Türkiye savunma durumunu terk edip hücum pozisyonuna geçmiştir. Tehdidin kaynağı neredeyse orada yılanın başını ezmekte kararlıyız. Suriye'deki operasyonlarımızla buna başladık. 

Türkiye'nin yanında olmayan karşısındadır prensibi ile mücadele alanımızı genişleteceğiz. Bizi gömmeye çalışanlara cevabımızı, bayrağımızı en yükseğe dikerek, ezanımızı en gür seda ile okuyarak, birliğimizi, beraberliğimizi güçlendirerek vereceğiz."

  • Etiketler :
  • Haberler -
  • son dakika
  • Türkiye
  • Recep Tayyip Erdoğan
  • Siyaset
  • son dakika haber
  • son dakika haberleri
  • Genel

Sayfa Yükleniyor...