Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Soçi zirvesiyle ilgili yeni açıklama

Cumhurbaşkanı Erdoğan Soçi zirvesiyle ilgili yaptığı açıklamada, "Kararların olumlu yansımalarını sahada göreceğiz. 15 günde veya ayda bir görüşmelerimiz devam edecek. Siyasi çözümü etraflıca istişare ettik" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Soçi zirvesiyle ilgili yeni açıklama

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan Balıkkesir'de Ak Parti İl Danışma Meclisi'nde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Biz iktidara geldiğimizde terörle mücadelesini dahi birilerinin verdiği silahlara, sağladığı istihbarata borçlu olan bir ülke vardı. Bu güçler sadece silah satmıyor aynı zamanda terörle mücadelemizin sınırlarını da çiziyordu. Ne zaman terör örgütüne öldürücü darbeyi vurmak için hazırlık yapılsa hemen birileri devreye giriyor, gizli-açık tehditlerle, yalan yanlış yönlendirmeyle bunu engelliyordu. Ecdadın dediği gibi, ne diyordu ecdat? Borç alan yeri geldiğinde istemese de emir almak zorunda kalıyordu."

"ÜLKEMİZİN İRADESİNE VURULAN PRANGALARI SÖKÜP ATTIK"

'nin bir dönem ithal silah, ithal ürün ve fikirlerin adeta cenneti olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:

"Bu ülkenin ekonomisi, üretmeden, hiçbir riske girmeden sadece devlete borç vererek palazlanan faiz lobisinin oyuncağı haline gelmişti. Bu ülkenin demokrasisi medya patronlarının iktidarı yönettiği, darbeci köşe yazarlarının hükümet yıktığı bir acziyet içindeydi. Biz ülkemize, aziz milletimize asla yakışmayan bu tabloyu 15 yılda büyük mücadeleler sonunda değiştirdik. Ticaretten ulaşıma kadar her alandaki yatırımlarla sadece ülkemizi büyütmekle kalmadık aynı zamanda Türkiye'ye gerçek bağımsızlığını kazandırdık. Özellikle savunma sanayi alanındaki projelerimizle ülkemizin iradesine vurulan prangaları söküp attık."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin sadece kendi silahı, tankı ve savaş gemisini üretmekle kalmadığına, aynı zamanda bunları ihraç da ettiğine dikkati çekerek şunları kaydetti:

"Türkiye silahlı insansız hava araçlarını milli imkanlarla imal eden dünyanın on ülkesinden biri olmuştur. Bugün Türkiye belli uluslararası örgütlere ileri garnizonluk yapan değil milli menfaatlerini ne olursa olsun gerçekleştiren ülkedir. Ülkemizin gücü sadece müttefiki olduğumuz kurum ve kuruluşlardan değil bunlarla beraber kendi imkan ve kabiliyetlerimizi de ortaya koyuyoruz. Son NATO skandalında olduğu gibi Türkiye'nin hak ve hukukunu koruma noktasındaki kararlılığı, artık birilerini kendilerine çekidüzen vermek zorunda bırakıyor."

Erdoğan, "Ne şahsımıza ne Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal'e ne ordumuza ne de bu ülkenin başka herhangi bir değerine dil uzatılmasına asla müsaade etmeyiz. Hele hele bu aziz milletin onuruyla oynanmasına asla izin vermeyeceğiz." ifadelerini kullandı.

"DÜŞEN SANDALYE TEORİSİ KAZANDIRACAK DİYE BEKLEDİK AMA OLMADI"

Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin'in davetiyle Soçi'ye günübirlik bir ziyaret gerçekleştirdiklerini anımsattı. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin de katılımıyla Soçi'de bölge için çok önemli bir "Üçlü Zirve" yaptıklarını anlatan Erdoğan, başta Suriye krizi olmak üzere terör örgütleriyle mücadeleyi ve bölgesel meseleleri görüşüp konuştuklarını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 7 yıldır devam eden, yaklaşık bir milyon insanın hayatını kaybetmesine, 12 milyon Suriyelinin evini terk etmesine sebep olan bu krize "nasıl siyasi bir çözüm" bulabileceklerini etraflıca istişare ettiklerini aktararak, şunları kaydetti:

"Sadece bölgemizdeki mazlumlar değil, tüm dünya Soçi'deki toplantıya ve bizlerin açıklayacağı sonuç bildirgesine, kararlara kilitlenmişti. Hamdolsun bizler bu beklentiyi boşa çıkarmadık. Üç lider olarak Suriye'deki insani dramı sonlandırmaya yönelik gerçekten çok kritik kararlar aldık. İnşallah yakında bu kararların olumlu yansımalarını sahada daha belirgin şekilde görmeye başlayacağız. Belki 15 günde bir, ayda bir de bizim bu bir araya gelişimiz devam edecek.

Tüm dünya Soçi'deki toplantıda umut, istikrar, barış ve bir gelecek gördü. Suriyeli kardeşlerimiz Soçi'deki toplantıda yıllar sonra vatanlarına geri dönme ihtimalini gördü. Peki bizim ana muhalefet ne gördü? Sandalye gördü, sandalye. Tarihi Soçi zirvesinde CHP'yi ilgilendiren tek şey kazayla devrilen bir sandalye oldu. Zirvenin ardından ana muhalefet partisinin bir milletvekili çıktı, kıdemli diplomatlara, iletişim uzmanlarına ve siyaset bilimcilere adeta taş çıkartırcasına Soçi zirvesini, düşen bir sandalyeye sığdırmayı başardı. Neymiş? Sayın Putin bunun üzerinden tüm dünyaya mesaj vermişmiş. Biraz daha kafa yorsa diplomasi külliyatına yeni bir 'Düşen sandalye teorisi' kazandıracak diye bekledik ama olmadı. Çünkü yanında çok değerli diplomatlar var. Ana muhalefet partisi değil, sanki komedi sahnesi."

Mevlana'nın "Göz nereye bakarsa gönül oraya akar. Gönül nereye akarsa ayak oraya koşar." sözünü hatırlatan Erdoğan, "İnanın bunların gözleri, kendi sığ dünyalarından başka hiçbir şey görmüyor. Tabii milletvekili böyle olan partinin, Genel Başkanı farklı mı olur? O da çıkmış içinde Balıkesir'in de olduğu kendince bir liste yapmış ve 'Buraları alacağız' diye ahkam kesmiş. Eskiler, 'Aç tavuk kendini darı ambarında sanır' derler."

Sayfa Yükleniyor...