Doğan: Aleviler kamu kurumlarına alınmıyor

Cem Vakfı Başkanı İzzettin Doğan, Alevilerin kamu kurumlarına alınmadıklarını iddia etti.

Cem Vakfı Başkanı İzzettin Doğan, düzenlediği basın toplantısında, Alevilerin, 20 yılı aşkındır kamuoyunun önünde Anayasa'dan doğan haklarına sahip olamadıklarını savundu.

Alevilerin, koalisyon hükümetleri döneminde elde etmeye başladıkları haklarını, AK Parti döneminde daha kemale erişerek alabileceklerini düşündüklerini belirten Doğan, ''Ancak ortaya çıka çıka Alevi Çalıştayları kavramıyla yeni bir model çıktı'' diye konuştu.

Çalıştayların Nihai Raporu'nun geçen hafta açıklandığını hatırlatan Doğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Gerçekten de sunulan tablo, gayet pembe bir tablo. Öyle ki siyasi iktidara baktığınız zaman hemen hemen önemli bir mesele kalmamış gibidir ve Alevi yurttaşların meselelerinin teşhisi mümkün olmuştur. Bu aslında kara mizahın tipik bir ifadesi. Alevi çalıştayları raporlarında gördüğümüz tanımlamalar ve nitelemeler belki üniversitelerin sosyoloji bölümüne yeni başlamış öğrenciler için bir cazibe kaynağı oluşturabilir, ama bir ülkeyi yöneten insanlar o ülkenin nüfusunun üçte birini oluşturan insanların inançlarını hala tanımıyorlarsa, hala birtakım sorunlarına el atma cesaretini ve basiretini gösteremiyorsa o zaman o ülkenin yönetiminde büyük sorunlar var demektir.''

Alevilere genel bütçeden tek bir kuruşun ayrılmadığını savunan Doğan, ''Ders kitaplarında Aleviliğin okutulmasını talebini belki de bu Alevi çalıştayları sırasında varılmış en önemli nokta olarak kabul edebiliriz. Ancak bunu da çok rezervli bir biçimde söylüyorum. Çünkü ders kitaplarına Alevilikle ilgili konulduğu söylenen bilgiler fevkalade yetersiz ve cılızdır. Ayrıca Alevi dede ve babalığın yeniden belirli bir eğitim düzeni içinde halka hizmet etmelerini sağlayacak mekanizmaların kurulması için de en ufak bir adım atılmamıştır, en ufak bir aydınlık da raporlarda görülmemektedir. Raporda, Alevi yurttaşlara radyo ve televizyonlarda Alevi İslamı, Türk-İslam tasavvufunu anlatma olanağının verilmesine ilişkin isteğimiz de fazla bir yer tutmamıştır ve yankı bulmamıştır'' dedi.

''Ne ana muhalefet partisi, ne de parlamentoda grubu bulunan diğer partilerin bu konuda kamuya sundukları bir çözüm planı bulunmamaktadır'' diyen Doğan, muhalefet partilerinin Alevilere AB startlarında bir inanç ve din özgürlüğüyle eşit haklara sahip yurttaşlık projeleri sunmaları gerektiğini ifade etti.

Doğan, ''Her seçim döneminde Alevilerin önüne gidip 'Biz Alevileri seviyoruz' demek artık Alevileri tatmin etmiyor. Seçim sırasında tüm Cumhuriyeti yurttaşlarını haklarda ve borçlarda eşitlik esasına dayalı, en azından inanç özgürlüğü açısından bir proje sunmayacak olanlara ve Aleviliği İslam'ın dışında kabul edip kamuoyunda onunla temayüz etmeye çalışan insanları seçim listelerine koyanlara Alevi yurttaşların oy vermemelerini sağlamaya çalışacağız'' şeklinde konuştu.

Bir yerin ibadethane olup olmamasının teolojik değil insan haklarıyla ilgili bir konu olduğunu belirten Doğan, ''Kimsenin mabet tayin etme hakkı ve yetkisi yoktur. Devletin bu konuda takdir yetkisi yoktur. Mesele Tanrı'yı nerede bulduğunuzdur. Cemevlerinin ibadethane sayılamayacağı ve 677 sayılı kanunun da buna engel teşkil ettiği gerekçeleri doğru olmadığı gibi yanlıştır'' dedi.

''Vakıf olarak oyunuzun rengini net bir şekilde söyleyecek misiniz ilerde'' sorusu üzerine Doğan, şunları kaydetti:

''Daha erken. Benim bu konuda hep bir tavrım oldu. Ben yurttaşlarıma saygıyla dolu bir yurttaşım. 'Oyunuzu şuraya verin, buraya verin' gibi bir saygısızlığı hiçbir zaman benimsemedim. Bana nereye oy vereceğini söyleyen yurttaşlara cevaben kendi oyumun rengini açıklıyorum. Bunu da seçime 10 gün kala eğer o gün uygun bulursam açıklarım ya da açıklamam.''

Doğan, ''Alevi vatandaşların kamu kurumlarına alınmadıkları'' iddiasında da bulunarak, bu konuya ilgililerin açıklık getirmesi gerektiğini söyledi.

Sayfa Yükleniyor...