Doğu'nun imajı mı, Batı'nın bakışı mı?

Binbir gece masalları, harem kadınları, uçan halılar ve eli bıçaklı kara yağız delikanlılar… Batı'nın gözünden Doğu hala aynı...

Doğu'nun imajı mı, Batı'nın bakışı mı?

Batı’nın gözüyle Doğu internet çagina rağmen hala bu ve benzer klişelerin hakim olduğu bir tablo. Çünkü Batı, Doğu’yu kendi kalemi ve fırçasıyla çizip boyamaktan, kendi aydınlanma penceresinden bakmaktan bir türlü vazgeçemiyor.

Batı için Doğu bugün bile Goethe’nin 'Doğu Batı Divanı' ya da Karl May’in 'Arap Çöllerinde' veya 'Bağdat’tan İstanbul’a' gibi kitaplarında anlatılan bilinmez uzak bir diyar. Mozart’ın 'Saraydan Kız Kaçırma Operası' bugün bile çesitli uyarlamalarla hatta kadınları kara çarsafa sokarak sergileniyor ve aynı zevkle izleniyor.

Almanya’nın Karlsruhe kentindeki Baden Müzesi ise alışılmadık bir sergiye ev sahipliği yapıyor: 'Yabancı Batı. Doğu Batı ile karşılaşıyor. 1800'lü yıllardan bugüne...’’ adlı sergide ziyaretçilere Doğu’da hakim olan Batı anlayışı gösteriliyor.

Sergide bulunan 260 eser arasında Batı etkisinde kalmış modadan, gezi yazılarına, dini fotoğraflardan, günlük hayatta kullanılan eşyalara kadar pek çok malzeme var. Vazolar, fincanlar, kaseler, 'Ali Baba ve Kırk Haramiler' gibi kitaplar ya da cariyelerin mektupları da özenle sergileniyor. İran, , Mısır, Lübnan, Tunus, Suriye ve Filistin’den edinilen yağlıboya tablolar, kaligrafiler, duvar halıları ya da afişler, Doğu’nun 18. yüzyılda Batı’ya açılışını, Batı’dan etkilenişini belgeliyor. Üzerinde Sultan Abdülmecit’in portresi bulunan 19.yüzyıldan kalma cep saati, sigara paketleri, tütün tablaları, 20. yüzyılın ortalarında Istanbul’da yapılmış boyacı sandığı, ezan okuyan duvar saati ya da İsviçreli bir çiftin döşediği Türk odası, İstanbul’un sınırlarını aşarak nasıl bir dünya kentine dönüştüğünü kanıtlıyor.

Doğu'nun imajı mı, Batı'nın bakışı mı? - 1

Serginin en dikkat çeken eserlerinden biri, kapağında Hz. Muhammed’in portresinin bulunduğu İran’dan getirilmiş, 1970 yılında basılan bir dua kitabı. Kitap ile birlikte İsviçreli etnolog Pierre Centlivres‘in portreyi nasıl analiz ettiği de sergileniyor. Sözkonusu portrenin 90‘lı yıllardan bu yana İran‘da yaygın olarak kullanıldığı, orijinalinin de batı ülkelerinden birindeki bir müzede bulunduğu ifade ediliyor.

Baden Müzesindeki bu sergi, Doğu ve Batı‘nın yüzyıllardır birbirine ne kadar yaklaşırsa yaklaşsın o kadar uzak kaldığını gözler önüne sermesi kadar Müslümanlardan gelecek tepkiler açısından da görmeye değer.

Sayfa Yükleniyor...