Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisince Beykoz'da düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirerek şunları söyledi;
"Bir kaset skandalıyla Genel Başkanlığı kaptın bununla yürüyorsun. Eğer bir kaset skandalı çıkmasaydı yanında kuzu kuzu duracaktın ama kaset skandalı çıkınca evine ziyarete gidiyorsun, diyorsun ki 'ben Genel Başkan adayı değilim'. 24 saat sonra Genel Başkan adayı olmuş. Bunlar akşam başka, sabah başka. Her şeyde böyle bunlar. Siyaset dürüstlük ister dürüstlük. Dürüst olamayanlar bu milletten bugüne kadar hep şamar yediler, yine yiyecekler.
Devlette SSK Genel Müdürlüğü’nü bu beyefendye verdiler. Kendisi göreve gelene kadar zarar etmeyen bir SSK varken, bunun döneminde 8 kez orada kaldı ve kaldığı dönem içinde SSK sürekli zaradaydı. Ve genel müdürlüğün döneminde hastane kuyruklarında benim vatandaşımı inim inim inleten sen değil miydin? O zaman neden dönemin başbakanlarına bu tekliflerle gitmedin? Niçin diyemedin kendilerine, ‘Bu ilaç kuyruklarında vatandaşı inim inim inletiyorz?’ Neden demedin? Çünkü AK Parti’nin iktidarı bekleniyordu. Bizim iktidarımız geldi şimdi, AK Parti ne veriyorsa biz şu kadar fazlasını veririz’ diyorlar.
Biraz gerilere gidiyor şimdi ve Aile Sigortası ile ilgili kanun 1970’lerde çıkmış. Kullanılmayan kanunu ben ne yapayım. Bana uygulanan kanun lazım. Laf ola beri gele yok. Bak biz şimdi her doğanı, genel sağlık sigortasından istifa ettiriyoruz. SSK Genel Müdürü’ydün neden yapmadın?
Benim şimdi vatandaşım hastanede artık biliyorsunuz SKK hastanesi yok. Her hastane sizin hastaneniz. Az önce bir hastanenin alışverişini yaptık, bu da senin. Devletin değil özel sektörün hastanesi ama fark etmez. Biz göreve gelirken devletin koordinatör olduğunu söyledik. SSK ile özel hastaneleri birleştirdik. Bakım, özel hastaneleri de birleştirdik. Benim vatandaşım her hastaneye gidebiliyor.
Şu an Türkiye’de 12 hastanede roboyla ameliyat yapılıyor. Bir kısmı özel bir kısmı devlette. Sayın Kılıçdaroğlu, sen nerede yaşıyorsun? Şimdi bazı boyalı medyanın bir kısmını da yanına almış bir şeyler yapıyor. Ambalaj, doğru olmayan vaatler. Tek şey söylüyorum SSK Genel Müdürlüğü döneminde sürekli zarar vermesini neyle açıklanacak. Sen başarısız bir bürokrattın. Şimdi nasıl başarılı bir siyasetçi olacaksın.
Onların hayal etmediği yere bizim uygulamalarımız ulaşır. Biz sizlerle gurur duyuyoruz.Siyaset hep dürüstlük ister. Dürüst olmayanlar bu milletten hep şamar yedi, yine yiyecek.
FATİH PROJESİ
Fatih projesi ile bütün okullarda akıllı tahtaya olacak. Ayrıca kitaplar dışında akıllı kitap projesine geçeceğiz. iPad gibi bütün çocuklarımıza bu aletlerden vereceğiz ve derslerini bunlardan takip edecekler.”
Erdoğan bu aralar sık sık yüzde 10 barajından bahsedildiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu oyunu hep beraber bozacağız. Şimdi yüzde 10 barajını kim getirdi, biz mi getirdik? Bizden öncekiler getirdi. Biz, 16 aylık partiyken yüzde 10 barajına rağmen devlet yardımı almadan, halkımın desteğiyle yüzde 34 ile iktidar olduk. Şimdi CHP, yüzde 10 barajını devamlı gündeme getiriyor. Peki CHP sen iktidardın, iktidarlığın döneminde kenarından köşesinden de olsa koalisyon hükümetlerinde vardın. Niye kaldırmadınız? ANASOL iktidarları vardı, niye kaldırmadınız? ANAP ile el ele verip kaldırsaydınız.
Tamam bizim hükümetimizden önce DSP, MHP ANAP beraberdiniz. Niye kaldırmadınız? Kaldırsaydınız. Yani siz kaldırmıyorsunuz şimdi bakıyorsunuz ki artık durum tehlikeli, bundan sonra bu millet bizi hep yüzde 10 barajının altında tutacak, onun için 'yüzde 10 barajı kalksın' diyorsunuz. Artık benim milletin bunları yutmuyor. Sevgili kardeşlerim burada bunların derdi ne biliyor musunuz? BDP'ye bazı yazar çizer takımı bunlar da bu işe çok destek veriyorlar. O yazar çizer takımına da sesleniyorum; sizler de AK Parti iktidarından önce bunu niye gündeme getirmiyordunuz? Şimdi mi sizin aklınız başınıza geldi? BDP de versin bir parti olarak mücadelesini çıksın ortaya yüzde 10 barajını aşsın ama bunlar bir etnik unsurun partisi. Biz Türkiye'nin partisiyiz.''
'KÖŞE YAZARINI ARADIM'
Başbakan Erdoğan, adayların açıklanmasının ardından yazısından rahatsızlık duyduğu bir köşe yazarını aradığını ve kendisine, ''Bir Ankaralılaşmak'tan bahsediyorsunuz. Kusura bakmayın siz herhalde başkalarını kast ediyorsunuz. Ankaralılaşan değil biz bugüne kadar Türkiyelileşmiştik. Gene Türkiyelileşen bir partiyiz. Hiçbir değişiklik yok. Bizim 81 ilden 80'inde milletvekilimiz var. Tunceli'den yok. Onun da nedenlerini biliyorsunuz. İnşallah bu seçimde Tunceli'den çıkaracağız. Herhalde Tunceli'nin de artık gerçekleri görmesi lazım. Hayatında, tarihinde görmediği hizmetleri bunlar bizden gördü'' dediğini kaydetti.
- Etiketler :
- Haberler
