Erdoğan: Gizli kameraları iyi bilirler

Referandum meydanlarında liderlerin kaset düellosu devam ediyor. Başbakan Erdoğan, "Bunlar kamera şakalarını, gizli kameraları iyi bilirler" derken Kılıçdaroğlu "CHP'de de bir kriz yaratabilir miyim gibi ucuz bir yolun peşinde" sözleriyle yanıt verdi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, referandum mitinglerinin on üçüncüsü için Afyon'a geldi.


Meydandaki kalabalığa seslenen Başbakan'ın gündeminde CHP lideri Kılıçdaroğlu ve Baykal'ın görüntüleri vardı.

Başbakan Erdoğan, "İktidarları döneminde yargı alanına 3 bin kişi doldurdular. Biz de aynı şekilde alım yapmak istediğimizde salonlarda kamera kaydı yapılması gerektiğini söylediler. Çünkü bunlar kameraları iyi bilirler, kamera şakalarını iyi bilirler, gizli kameraları iyi bilirler" dedi.

''GİZLİ KAMERALARI İYİ BİLİRLER''        
''Benim memur kardeşlerimi rencide etme'' diyen Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel müdürlük yaptığı dönemde, SSK'nın 8-9 yıl hep zarar ettiğini kaydetti.

Erdoğan, ''Ne yaptın sen orada? Kimleri oralara doldurdun? İhale yolsuzlukları ne oldu? Bunların neticesinde SSK hep zarar etti. Sen onların hesabını ver'' ifadelerini kullanan Erdoğan, ''CHP'nin, iktidar olduğu, SHP'nin iktidar olduğu dönemde, evet, sadece kendi iktidarları döneminde yargıya doldurdukları insan sayısı üç binin üzerinde. Oraya doldurdukları insanların şimdi emeklilikleri geliyor diye bunları rahatsız oluyor'' diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, aynı mevzuatla yargıya eleman almak istediklerini, ancak Danıştayın, mülakatın kameraya alınması şartı getirdiğini anlatarak, şunları söyledi:

''Daha önce kamerayla mı yapıyordunuz mülakatları? Şimdi kamera koyacaksınız. Niye? Dünyanın neresinde var böyle bir şey?

Ama bunlar kameralı odalara alışmışlar. Kamera şakalarını iyi bilirler. Gizli kameraları iyi bilirler. Birbirlerini de indirirken, işte eski genel başkan, yeni genel başkan. Bay Kemal, hani sen aday olmayacaktın? Hani böyle bir durumun yoktu? Eski genel başkanını gittin ziyaret ettin. Çıkar çıkmaz, 'Aday değilim' dedin, ama ertesi gün hemen aday oluverdin. Nasıl oldu bu iş? Bunun
dürüstlük neresinde? Sen onu söyle. Gelip bana dürüstlük verme. Biz ne aldatan olduk, ne aldanan olduk. Bizim geçmişimiz, bugünümüzün teminatıdır. Her şey ortada.''

Erdoğan, Bursa İnegöl ve Hatay Dörtyol'daki gerginliklere de değindi:

''Bir süredir, illerimizde, ilçelerimizde kirli provokasyonlar devreye sokulmak isteniyor. Kirli bazı eller, bazı vatan hainleri kalabalığın içine giriyor, kalabalığı galeyana getiriyor, polis karakollarına, polis otolarına, dükkanlara, evlere yönlendiriyor.

Şunu burada, Afyonkarahisar'da altını çizerek ifade ediyorum... Kim ki bu tahriklere aldanırsa, bilsin ki şu şehitliklerde yatan şehitlerin kemiklerini sızlatır. Kim ki öfkeye kapılır, hiddete kapılıp, şiddetle eline taş alıp, komşusuna, komşu sokağa, komşu mahalleye fırlatırsa, bilsin ki şehitlerimizin ruhu bundan azap duyar. Kim ki öfkeye kapılır, hiddete kapılır, şiddete başvurursa, bilsin ki, terör örgütünü sevindirir, terör örgütünün amacına, hedefine hizmet eder.

Şehitlerimizin cenaze törenlerini istismar edenler, cenaze törenlerini adeta bir parti mitingine çevirenler, orada kendilerinin o malum işaretlerini yapmak suretiyle cenaze namazını, cenaze namazı olmaktan çıkartıp bir mitinge dönüştürenler, orada sadece tabuttaki şehitlerimize değil, işte burada Afyonkarahisar'daki şehitlerimize de saygısızlık ediyorlar. Bunlar cenaze namazının adabını da bilmiyorlar, edebini de bilmiyorlar. Yapacaksan duanı oku... Şehit dua bekler, slogan beklemez.

Dikkat edin; şu son günlerdeki terör saldırıları, şu son günlerdeki tahrikler, provokasyonlar asla ve asla tesadüf değil, rastlantı değil... ne zaman atılıma geçtiyse, terör örgütü eylemlerini artırdı. Türkiye ne zaman ileri demokrasi adına adımlar attıysa kirli oyunlar devreye alındı. Türkiye ekonomisi ne zaman şaha kalktıysa, bunu geri döndürmek için kirli senaryolar yazıldı.

Bugün de aynısını yapıyor, bugün de Türkiye'nin kutlu yürüyüşünü durdurmak istiyorlar."

BU NE PERHİZ BU NE LAHANA TURŞUSU
Erdoğan, referandumda 'evet oyu istedi:

"Afyonkarahisar'dan soruyorum; çetelere karşı arkamızda mısınız? Bu kirli tezgahlara karşı arkamızda mısınız? Demokrasi mücadelemizde yanımızda mısınız? 12 Eylülde, darbelere, çetelere, karanlık güç odaklarına karşı evet mi?

Şimdi soruyorum rahatsız olanlar var. Darbe anayasasından yana mısınız, milletin anayasasından yana mısınız? Milletin anayasasına evet mi? Çünkü milletin anayasasına evet demeyenler ne yapıyorlar, darbe anayasasına, evet koşuyorlar. Hayırcılar nerede, darbe anayasasında. Evetçiler nerede, milletin anayasasında. Fark bu. Beyefendi rahatsız olmuş, niye rahatsız oluyorsun? Bugüne kadar 12 Eylül'ü konuştun, 12 Eylül'ün karşısına dikildi, 27 Mayıs'a karşı dikildin, şimdi kalkıp onu savunuyorsun. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu... Sevgili Afyonkarahisarlılar, üstünlerin hukukuna değil, hukukun üstünlüğüne evet mi?

12 Eylül üzerindeki dokunulmazlığı kaldırmaya, evet mi? 12 Eylül'le hesaplaşmaya evet mi? Sevdamız millet, kararımız evet, sevdamız millet oyumuz evet...''

Sayfa Yükleniyor...