Facia 'geliyorum' dedi

Ankara'da 10 üniversite öğrencisinin öldüğü trafik kazasıyla ilgili ilk bulgular aşırı hız ve hatalı sollamayı işaret ediyor. Ön rapora göre aracın taşıma yetki belgesi yok. Şoför ise tutuklandı.

Facia 'geliyorum' dedi

Kızılcahamam jandarması ve savcılığının başlattığı adli soruşturma sürüyor.

ŞOFÖR TUTUKLANDI
Kazanın ardından ifadesi alınan midübüs şoförü, sevk edildiği mahkemece tutuklandı. ''Aşırı hız ve dikkatsiz araç kullanmak suçlamasıyla'' nöbetçi mahkemeye sevk edilen Tanrıkurt, tutuklanarak Sincan Cezaevi'ne gönderildi.

EN AZ 106 KM İLE GİDİYORDU
Kazaya ilişkin hazırlanan ön rapora göre, kazaya araç sürücüsünün ''aşırı hız'' yapması neden oldu.

Ön rapora göre, araç şoförü Hacı Tanrıkurt'un, ''aşırı süratli'' olduğu ve ''hız ihlali'' yaptığı için Karayolları Trafik Kanunun 51/2 (b) maddesinden kusurlu olduğu belirlendi.

Ayrıca araçta çalışır vaziyette olması gereken takograf cihazının devre dışı bırakıldığı ve sürücünün ehliyetinin bu cihaza takılı olmadığı tespit edildi. Takografının çalışmaması nedeniyle aracın kaza anındaki hızı belirlenemiyor. Ancak en az 106 km hızla seyrettiği belirtiliyor.

Raporda, bu tarz araçların yolcu taşıması için Ulaştırma Bakanlığından alması gereken yetki belgesinin de bulunmadığının belirlendiği bilgisine yer verildi.

Rapora göre araçta 24 kişilik kapasitesine rağmen kaza sırasında 27 yolcu vardı.

Şöför Hacı Tanrıkurt, ifadesinde kendisini bir aracın sıkıştırdığını söyledi ancak bu ifadesini destekleyecek delillere ulaşılamadı.

Tanrıkurt, ne aracın tipini ne de plakasını verebildi. Uzmanların tespitlerine göre, minibüs otobanın sol şeridinden gidiyordu.

Minibüs kontrolden çıktığında bariyerlere çarptı. 40 metre kadar bariyerleri sıyırarak ilerledi. Ardından devrildi ve devrilmiş halde 50 metre kadar daha sürüklendi. Sağ tarafta bulunan yolcular minibüsle yol arasına sıkışarak öldü.

Kazanın kesin oluş nedenlerinin tespit edilebilmesi için ön raporun ardından daha detaylı bir rapor hazırlanacak. Bu çalışma için Trafik Daire Başkan Yardımcısı başkanlığında bir uzman ekibin oluşturulduğu, ekibin kazayla ilgili araştırmaya başladığı öğrenildi.


8 ÖĞRENCİ TOPRAĞA VERİLDİ
Yaşamını yitiren 10 öğrenciden 8'i toprağa verildi. Öğrencileri son yolculuğuna, aileleri ve arkadaşları uğurladı. Cenaze töreni sırasında aile yakınları, kazanın nedenine ilişkin yorum yapmaktan kaçındılar. Cenaze töreninde kazadan yaralı olarak kurtulan bir öğrenci de vardı ancak bu öğrenci kazayla ilgili konuşmak istemedi.

Gazi Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü öğrencisi Neriman Üce Ankara Çubuk'ta toprağa verildi.

Neriman öğretmen olmayı istiyordu. Anne Yıldız Üce, kızını son yolculuğuna uğurlarken "Sen bana babanın emanetiydin. Daha doyamadan sana, toprak aldı benden" diye ağladı. Neriman Üce, mahalle mezarlığında defnedildi.

Üce'nin kamyon şoförlüğü yapan babası da dört yıl önce bir trafik kazasında hayatını kaybetmişti. Altı kardeşiyle yokluklar içinde eğitimini tamamlamaya çalışan Neriman Üce'nin kaderi de babası gibi oldu.

Kübra Batur'un cenaze töreni memleketi Malatya'daydı. Orduzu beldesinde toprağa verilen Kübra, Batur ailesinin 4 çocuğundan biriydi.

Gazi Üniversitesi 4. sınıf öğrencisi Rukiye Sude Elham, Kırşehir'de son yolculuğuna uğurlandı. Çukurçayır ilçesine defnedilen Sude Elham, 22 yaşındaydı.

Hacettepe Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği öğrencisi Betül Sümeyra Erdönmez ile Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi üçüncü sınıf öğrencisi Fatma Kübra Bozkurt, Ankara'da Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Gamze Gümüş Ertekin Eskişehir'in Beylikova ilçesinde, Mücella Şimşekoğlu Çankırı'nın Ilgaz ilçesinde, Fatma Gülnaz Köstü Hatay'ın Hassa ilçesinde toprağa verildi.

Büşra Aydın, kazadan yaralı kurtulmuştu ama yaşam mücadelesini hastanede kaybetti. Cenazesi  ailesi tarafından teslim alındı.

Kazanın aşırı hız ve hatalı sollamadan kaynaklandığı belirtiliyor.

Sayfa Yükleniyor...