66. Uluslararası Venedik Film Festivali'nde, Fatih Akın'ın 'Soul Kitchen' filmi Jüri Özel Ödülü'nü kazandı. Komedi tarzı filmde, bir restorant sahibinin başından geçenler konu ediliyor.
Festivalin en büyük ödülü olan 'Altın Aslan', İsrailli yönetmen Samuel Maoz'un 'Lübnan' filmine gitti. Filmde, 1982 Lübnan savaşından şiddet sahneleri, bir İsrail tankından kapalı yer korkukusunu yenmeye çalışan askerin gözünden aktarılıyor.
Savaşta genç bir asker olan Maoz ödülü, savaştan canlı dönenlere ve seslerini duyurabilenlere adadığını söyledi.
Festivalin 'Gümüş Aslan' ödülünü ise İranlı yönetmen Şirin Neşat 'Erkeksiz Kadınlar' filmiyle kazandı. Ödülünü almaya İran'daki reformcuların simgesi yeşil renkteki bir bilezikle çıkan neşat, hükümetten insanların sahip olması gereken hakları vermesini istedi.
İngiliz aktör Colin Firth, 'A Single Man' filmindeki performansıyla en iyi erkek oyuncu ödülünü kazanırken, Rus aktrist Ksenya Rappoport, 'La Doppia Ora' filmindeki performansıyla en iyi kadın oyuncu ödülünün sahibi oldu.
Ünlü aktör, yönetmen ve aynı zamanda senaryo yazarı Sylvester Stallone'ye de Jaeger Lecoultre ödülü verildi. Ödül, çağdaş sinemayı etkileyen isimlere veriliyor.
14.09.2009 - Venedik Film Festivali'nde ''Soul Kitchen'' filmiyle Jüri Özel Ödülü'nü kazanan Türk kökenli Alman yönetmen Fatih Akın, filmi Cannes Film Festivali'ne yetiştiremediği için Venedik Film Festivali'ne katıldığını söyledi.
CANNES'A YETİŞTİREMEDİĞİMİZ İÇİN...
Öte yandan Akın, 'Die Welt' gazetesinde yayımlanan röportajında, Venedik Film Festivali'ne ilk kez katıldığını belirterek, ''Filmi Cannes'e yetiştiremediğimiz için buraya katıldım. Şimdi tepkilere baktığımda bunun doğru yanı vardı diye düşünüyorum'' dedi.
''Soul Kitchen''i yapıp yapmama konusunda tereddüt ettiniz'' şeklindeki bir hatırlatma üzerine Akın, bu filmin kendisi için bir tehlikeyi de beraberinde getirdiğini, filmlerindeki başarılarıyla bugüne kadar şımartılmış olduğunu ifade ederek, ''Komedi filmi yapayım mı? Bu bir risk değil mi? Bunu kendi kendime sordum. Ancak sonuçta filmlerin birbirinden farkı yok'' diye konuştu.
Akın, bu kez ciddi bir film çevirmediği için bunun kendisini dinlendirip dinlendirmediği sorusuna karşılık da, ciddi filmlerin daha kolay yapıldığını, ciddi filmlerle dünyanın daha iyi hale getirilebileceğinin düşünüldüğünü, ancak bu düşüncenin doğru olmayabileceğini ifade etti.
Her 10 yılda bir komedi filmi yapmanın güzel olacağını, bu tür filmleri yapmanın çok zor olduğunu, bu nedenle her 5 yılda bir böyle bir film yapmak istemediğini kaydeden Akın, ancak ciddi filmlerin yanı sıra ''içindeki çocuğu'' da kaybetmek istemediğini sözlerine ekledi.
- Etiketler :
- Haberler
