Gerçek bir savaş hikâyesi nasıl anlatılır?

Amerikalı yazar Tim O’Brien, kurgu ile gerçeğin sınırlarını bulandıran Taşıdıkları Şeyler’de savaşı, dostluğu, kanı, teri, korkuyu ve cesareti anlatıyor.

Gerçek bir savaş hikâyesi nasıl anlatılır?

“Bir şey gerçekleştiği halde bütünüyle yalan, gerçekleşmemiş bir şey ise gerçeğin kendisinden daha doğru olabilir.”

Gerçek bir savaş hikâyesi nasıl anlatılır? Amerikalı yazar Tim O’Brien, savaşı, dostluğu, kanı, teri, korkuyu ve cesareti anlattığı 'Taşıdıkları Şeyler’de klişelere kaymanın ve ezberlere sarılmanın pek kolay olduğu bir temayı alıp bütünüyle taze, insancıl ve dürüst bir yaklaşımla yansıtıyor. O’Brien, öyle ki taşıdıkları şeylerin yükleri bizlerin sırtlarına tüm ağırlığıyla biniyor.

O’Brien, Vietnam’da savaşmış ve sağ salim eve dönmüş; savaşın ardından Harvard’da üniversite eğitimine devam etmiş. Taşıdıkları Şeyler, yazma ve hatırlama eylemlerinin kendilerini yaşamsal travmalar üzerinden irdeliyor. Can verme, can alma, tanık olma ve hayatta kalmadan oluşan bir tayfda gezen, hayatın biçerdöverini siper çukurları ardından gözlemleyen bir adamın sırtladığı şeylerin bütünü… İnsan doğasının sertliğinden, yaşama uğraşının imkânsızlığına değin uzanan, net ve pervasız bir sorgulama Taşıdıkları Şeyler.

“Herhangi bir savaş hikâyesinde, özellikle gerçek bir hikâye ise, olanı olmuş gibi görünenden ayırmak zordur. Olmuş gibi görünenin kendi gerçekliği vardır ve o şekilde anlatılması gerekir. Görüş açıları çarpıktır. Bir bubi tuzağı patladığında gözlerini kapayıp başını eğer ve kendi dışına taşarsın. Biri öldüğünde -Curt Lemon’un öldüğü gibi- başını başka tarafa çevirir, ardından bir an için geri bakar, sonra tekrar başta tarafa çevirirsin. Görüntüler karışır; pek çok şeyi kaçırırsın. Daha sonra, birine anlatırken hikâyeyi gerçek kılan, fakat aslında katı ve kesin hakikatin sırf bize göründüğü gibi aktarımından ibaret olan o gerçeküstülük hep vardır. Çok kez gerçek bir savaş hikâyesine inanamazsınız. İnanıyorsanız, kuşkuyla yaklaşın…

Bazen, gerçek bir savaş hikâyesini anlatamazsın. Bazen, anlatılamaz.”

SAVAŞTAN SAĞ DÖNDÜ
1946 yılında Amerika’nın Minnesota eyaletinde doğdu. Macalaster Koleji’nden mezun olduğu 1968 senesinde Vietnam’da savaşa çağrıldı. Pek çok arkadaşının aksine, görevini canını yitirmeden tamamlayarak geri dönen O’Brien, Harvard Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversiteden Washington Post gazetesinde muhabirlik yapmak için ayrıldı; muhabirliği ise kitap yazmaya başlayınca bıraktı. Yazınını kurgu ve gerçeklik arasındaki bulanık çizgide konuşlandırmayı seçen O’Brien, savaşın duygusal hasarının ancak bu şekilde dile getirilebileceğini savunur.

SAVAŞ KARŞITI BİR KİTAP
Biçeme getirdiği yeni soluk ve savaş karşıtı duruşuyla O’Brien, Taşıdıkları Şeyler ile New York Times’ın Yüzyılın Kitapları listesine girmiş ve Amerika’da ilk baskısından bu yana iki milyon okura ulaşmıştır.

Taşıdıklarımızın ağırlığını bir kez daha hatırlamak, yazının dönüştürücü gücünü unutmamak adına.

'de ilk kez yayımlanan 'Taşıdıkları Şeyler' Avi Pardo'nun çevirisiyle Siren Yayınları'ndan çıktı.

Sayfa Yükleniyor...