Gül: 200 bin dosya riskli, onayladım

Yargıtay ve Danıştay'da köklü değişiklikler yapan yasaya Cumhurbaşkanı Gül onay verdi. Gül, yasayı 200  bin dosyanın zaman aşımına uğrama riski olduğu için onayladığını söyledi.

'nin uzun süredir tartıştığı yüksek yargı düzenlemesinde son söz söylendi, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül yasayı onayladı.

Yeni yasa, Yargıtay ile Danıştay'da daire ve üye sayısını düzenliyor.

Yasaya göre, Yargıtayda 32 olan daire sayısı 38'e, Danıştayda 13 olan daire sayısı 15'e çıkarılacak. Buna göre, Danıştay, 14'ü dava, biri idari daire olmak üzere 15 daireden oluşacak.

Yargıtay'ın üye sayısı 250'den 387'ye, Danıştaya da ise 95'ten 156'ya çıkarılıyor.

Düzenleme, Yargıtay ve Danıştay'ın bir dairesindeki iş yükü normal çalışma ile karşılanamayacak duruma gelmişse, işlerin başka bir daireye sevk edilebilmesinin de önü açılıyor. Yargıtay dairelerinde üye sayısı yeterliyse, bazı dosyalara iki heyet halinde de bakılabilecek.

Her dairede bir başkan ile yeteri kadar üye bulunacak. Heyetler, 1 başkan ve 4 üyenin katılımıyla toplanacak, salt çoğunlukla karar verecek. Sayının yeterli olması halinde birden fazla heyet oluşturulabilecek. Bu durumda
oluşturulan diğer heyetlere, heyette yer alan en kıdemli üye başkanlık edecek. Müzakereler gizli yapılacak.

Hakim ve savcıların bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili olarak yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet veya verdikleri her türlü kararlar nedeniyle ancak devlet aleyhine tazminat davası açılabilecek.

Kişisel kusur, haksız fiil veya diğer sorumluluk sebeplerine dayanılarak da olsa hakim veya savcı aleyhine tazminat davası açılamayacak. Devlet aleyhine açılacak tazminat davası ancak dava konusu işlem, faaliyet veya kararın dayanağı olan soruşturma sonucunda verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın veya kamu davası açılmış ise kovuşturma sonucunda verilen hükmün, dava sonunda verilen hükmün kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde açılabilecek.

Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın veya hükmün kesinleşmesinden önce hakim veya savcının söz konusu işlem, faaliyet ya da kararıyla ilgili olarak görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanmaktan  mahkumiyeti halinde ise tazminat davası hükmün kesinleşmesinden itibaren bir yıl içinde açılabilecek.

Devlet, ödediği tazminattan dolayı, tazminat davasına konu işlem, faaliyet veya kararla ilgili olarak görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanmaktan hakim veya savcıya rücu edecek. Kanun yoluna başvurulması için miktar veya değere ilişkin olarak öngörülen sınırlamalar, hakim ve savcıların işlem, faaliyet veya kararlarına dayanılarak açılan her türlü tazminat ve rücu davalarında uygulanmayacak.

Bu hükümler, yüksek mahkemelerin başkanları, başkanvekilleri, daire başkanları ve üyeleri ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Danıştay Başsavcısı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıvekilinin bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili olarak yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet veya verdikleri her türlü kararlar, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) müfettişleri ile adalet müfettişlerinin, yetkilerini kullanırken yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet ve verdikleri her türlü kararlar nedeniyle açılacak tazminat davaları hakkında da uygulanacak.

Asliye ticaret mahkemeleri tek hakimli olacak.

YARGITAY VE DANIŞTAY BAŞKANLARI NASIL SEÇİLECEK?
Yargıtay Başkanı ve birinci başkanvekilleri ile daire başkanlarının seçiminde Yargıtay Büyük Genel Kurulunun toplanabilmesi için üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması yeterli olacak. Mevcut düzenlemede, Büyük Genel  Kurul'un toplanabilmesi için üyelerin üçte ikisinin hazır bulunması gerekiyor. Danıştayda Başkan, başkanvekilleri, başsavcı ve daire başkanları seçiminde de aynı hüküm geçerli olacak.

Yasayla, Danıştay Kanunu'ndaki bazı daireler için yapılan görev tanımlamaları metinden çıkarıldı. Birinci Başkanlık Kurulu üyeliğine seçilebilmek için en az 4 yıl Yargıtay üyeliği yapmak şartı kaldırıldı.

İstinaf mahkemeleri, hakim ve savcılar ile ilgili açılacak tazminat davalarına bakamayacak.

Danıştay Başkanlık Kurulu ve Yargıtay Başkanlar Kurulu, ihdas edilen üye kadrolarına seçim yapılmasından ve dairelerde çalışacak üyelerin belirlenmesinden itibaren bir ay içinde toplanarak daireler arasındaki iş bölümüne ilişkin karar  tasarısını hazırlayacak ve Danıştayda Genel Kurulun, Yargıtayda ise Büyük Genel Kurul'un onayına sunacak.

Daha önce başka dairelerde görülmekte olup da dairesi değiştirilen dava dosyaları, mevcut halleriyle ilgili daireye gönderilecek.

Yargıtayda ihdas edilen üye kadrolarına seçim yapılmasından itibaren 15 gün içinde Birinci Başkanlık Kurulu yeniden belirlenecek. Üyelerin hangi dairelerde görev yapacağını, dairelerin iş durumunu ve ihtiyaçlarını göz önünde tutarak, oluşturulan yeni Başkanlık Kurulu belirleyecek.

HAKİMLER HAKKINDA DAVA
Yeni Hukuk Muhakemeleri Kanunu yürürlüğe girinceye kadar, hakimler hakkında açılacak tazminat ve rücu davalarında, hakimlerin bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili olarak yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet veya verdikleri her türlü kararlar nedeniyle devlet aleyhine açılan tazminat davası, Yargıtay ilgili hukuk dairesinde, Yargıtay Başkan ve üyeleri ile kanunen onlarla aynı konumda olanların fiil ve kararlarından dolayı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nda açılacak ve ilk derece mahkemesi sıfatıyla görülecek.

Yargıtay ilgili hukuk dairesinin tazminat davası sonucunda vermiş olduğu kararlara ilişkin temyiz incelemesi Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca, bu kurulun ilk derece mahkemesi sıfatıyla tazminat davası sonucunda vermiş olduğu kararlara  ilişkin temyiz incelemesi ise Yargıtay Büyük Genel Kurulunca yapılacak.

Devletin sorumlu hakime karşı açacağı rücu davası, tazminat davasını karara bağlayan mahkemede görülecek.

Bu konuda halen görülmekte olan davalar, kesinleşmemiş hükümler, temyiz veya karar düzeltme yolu açılan hükümler açısından temyiz veya karar düzeltme süresi geçmeyenler bakımından da uygulanacak ve davaya devlet aleyhine devam  olunacak.

Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla temyiz veya karar düzeltme süresi geçmeyen hükümler için yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki hafta içinde temyiz veya karar düzeltme yoluna başvurulabilecek.

Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce verilen ve miktar veya değeri itibarıyla temyiz veya karar düzeltme yoluna başvurulamayan hükümler için yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki hafta içinde temyiz veya karar düzeltme  istenebilecek. Bu fıkra uyarınca yapılan kanun yolu başvuruları üzerine verilen kararlar, tahsil edilmiş tazminat bedelinin geri istenmesi hakkını doğurmayacak.

Yasayla, Danıştay, Yargıtay ve Adli Tıp Kurumuna toplam 777 kadro tahsis ediliyor.

Yargıtayda ''Bilgi İşlem Müdürlüğü'' kurulması öngörülüyor. Yüksek mahkemelere üye seçileceklerde aranacak şartlarda birliğin sağlanması amacıyla, ''İdari görevlerden Danıştay üyeliğine seçileceklerin yüksek öğrenimlerini tamamladıktan sonra devlet hizmetlerinde 20 yıl, diğer görevlerde toplam olarak en az 3 yıl çalışmış bulunmaları'' şartı kaldırılıyor.

GÜL: 200 BİN DOSYA RİSKİ VAR
Cumhurbaşkanı Gül, yasayı onaylamasından sonra yaptığı ilk değerlendirmede "200 bin dosyanın zaman aşımına uğrama riski var. Hizbullah tahliyeleri nedeniyle yer yerinden oynadı, yargının yükü ağır. İstinaf mahkemelerinin süratle çıkarılması gerekiyor" dedi.

Gül, İran'a hareketinden önce havaalanında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, ''Yargıtay ve Danıştaya yeni daireler kurulmasına ilişkin Kanunu onayladınız. Yüksek yargı organları başkanlarıyla görüşmeler yapmıştınız. Endişeleri paylaşmadığınız sonucuna ulaşabilir miyiz?'' sorusu üzerine Gül şöyle konuştu:

''Neticede hukuk büromdaki danışmanlarımın bana verdikleri bilgi ve öneri çerçevesinde yayınlanmasında herhangi bir sakınca, problem olmadığını gördüm ama daha da önemlisi şu açıkçası benim bu yasayı onaylamamda, biliyorsunuz ki yüksek yargılarımızın önünde inanılmaz bir yük vardır.

Hatta Avrupa yüksek mahkemelerinin bütün dosyalarını toplasanız, bizim yüksek yargının dosyalarının yarısı bile etmiyor. Böyle büyük bir yükle karşı karşıyalar. Bundan sonra adaletin tecellisi çok gecikmektedir.

İnanılmaz bir gerçekle karşı karşıyayız, o da zaman aşımı. Bu sene 20-25 bin dosya zaman aşımına uğrayacaktır. Eğer bu şekilde devam ederse bana verilen bilgilere göre, 4-5 sene içinde Yargıtaydaki ceza dosyalarından 200 bini zaman aşımına uğrayacaktır. Zaman aşımı ne demektir, herkesin yaptığının yanına kar kalması demektir. Böyle dehşet bir durumla karşı karşıya olduğumuz bilgileri önüme kondu. Buna ilave olarak bir de tahliyeleri düşünün, tahliye edilenleri. İşte geçenlerde gördük, yer yerinden oynadı. En son yazık, İzmir'de bir kızcağızın başı testereyle kesildiği için ceza almış ama yargılama bitmediği için 6 sene sonra tahliye edilmek zorunda kalındı.

Bütün bunlardan dolayı yüksek mahkemeleri de suçlamamak gerekiyor çünkü önlerinde büyük bir dosya sayısı var. Bu durum karşısında doğrusu adaletin hızlanmasına daha çok önem verdim. Muhakkak ki, bana iletilenlerden makul karşılanabilecek serzenişler de söz konusudur. Ama şu söylediğim manzara, Türkiye için inanılmaz bir manzaradır. O bakımdan bu yasanın yayınlanması için onay verdim. Ayrıca bu da yetmez; istinaf mahkemelerinin de süratli bir şekilde  çıkartılması lazım. Bunu da yakından takip edeceğim. Ancak bu şekilde Türkiye, bugünkü yaralayıcı durumdan kurtulabilir.''

Sayfa Yükleniyor...