Fethullah Gülen ve Hidayet Karaca'nın başvurularına ret
Anayasa Mahkemesi, Fethullah Gülen ve Hidayet Karaca'nın başvurularını reddetti. Mahkeme ikilinin ayrı ayrı yaptığı başvuruları alt hukuk yolları tüketilmediği için geri çevirdi.
14 Aralık 2014'te yapılan operasyonda tutuklanan Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, Fethullah Gülen ile yaptığı iddia edilen bir telefon görüşmesi kaydı da delil kabul edilerek tutuklanmıştı.
Karaca'nın avukatları müvekkillerinin makul şüpheden gözaltına alındığını ancak makul şüphe için somut deliller olmadığını savunarak Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuştu.
Karaca’nın avukatları Gültekin Avcı ve Fikret Duran Sulh Ceza Hakiminin 2013 yılında müvekkilleri ile Fethullah Gülen arasında geçtiği iddia edilen ve hakim kararına dayanmayan bir ses kaydı ile ilgili soru yöneltildiğini ve Cumhuriyet savcısının yetkisi olmamasına rağmen soruyu yönelterek görevini kötüye kullandığını öne sürmüştü.
Avukatlar Sulh Ceza Hakiminin de bu hukuksuz delile yani ses kaydına dayanarak, görüşmeyi somut delil kabul ettiğini açıklamıştı.
Ancak bugün Yüksek Mahkeme, yerel mahkemenin kararını haklı bularak Gülen ve Karaca'nın başvurusunu reddetti.
Anayasa Mahkemesi'nin Karaca kararı şöyle:
"Samanyolu Yayın Grubu Başkanı olan başvurucu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen bir soruşturma kapsamında gözaltına alınıp tutuklanmıştır.
Başvuru, kuvvetli suç şüphesi ve tutuklama nedeni bulunmaksızın, kanuna aykırı delillerin kuvvetli suç şüphesi sayılarak tutuklanma; tutuklamaya itiraz üzerine verilen kararın gerekçesiz olması; doğal hâkim ilkesine aykırı olarak kurulmuş, tarafsız ve bağımsız olmayan bir mahkeme tarafından tutuklanma; gözaltı süresinin aşılması; soruşturma sürecinde kamu görevlilerinin insan haysiyeti ile bağdaşmayan eylemleri nedeniyle kötü muameleye maruz bırakılma; soruşturma dosyasına erişimin kısıtlanması nedenleriyle kişi hürriyeti ve güvenliği ile adil yargılanma haklarının ve ifade hürriyetinin ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.
Mahkeme,
1. Adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasının “başvuru yollarının tüketilmemiş olması”,
2. Kötü muamele iddiasının “başvuru yollarının tüketilmemiş olması”,
3. Gözaltı süresinin aşıldığı iddiasının“başvuru yollarının tüketilmemiş olması”,
4. Kuvvetli suç şüphesi ve tutuklama nedeni bulunmadığı halde tutuklama kararı verildiği ve itirazın gerekçesiz olarak reddedildiğine ilişkin iddialarının“açıkça dayanaktan yoksunluk”,
5. Doğal hâkim, tarafsız ve bağımsız hâkim ilkelerinin ihlal edildiği iddiasının “açıkça dayanaktan yoksunluk”,
6. Soruşturma dosyasına erişim imkânı verilmediği iddiasının “açıkça dayanaktan yoksunluk”,
7. İfade hürriyetinin ihlal edildiği iddiasının “açıkça dayanaktan yoksunluk”,
nedenleriyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA
karar vermiştir".
GÜLEN'İN NEFRET SÖYLEMİ BAŞVURUSUNA DA RET
Gülen bazı internet sitelerinde kendisi hakkında yapılan haberlerde suçlu ilan edildiğini belirterek avukatı aracılığıyla Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuştu.
Gülen'in avukatları, yerel mahkemenin kendisi hakkında iftira niteliği taşıyan haberlerin yayından kaldırılmasına hükmetmeyerek haklarının ihlal edildiğini belirtmişti. Ancak Yüksek Mahkeme alt mahkemelerdeki hukuk yolları tüketilmediği için başvuruyu reddetti.
İşte yüksek mahkemenin Gülen kararı:
"Başvuru bir internet sitesinde yayımlanan röportajda nefret söylemi bulunduğu iddiasıyla Cumhuriyet savcılığına yapılan şikâyet neticesinde ilgililer hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi nedeniyle şeref ve itibarın korunmasını isteme hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
İnternet sitesinde yayımlanan röportajdaki sözlerin nefret söylemi kapsamında olmadığı sonucuna varan Mahkeme, yerleşik içtihadına uygun olarak özel hukuk alanındaki başvuru yolları tüketilmeden sadece ceza soruşturması yolu tüketilerek yapılan başvurunun, “başvuru yollarının tüketilmemesi” nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA karar vermiştir."
- Etiketler :
- Haberler -
- Türkiye
- Polis Adliye