Havalar değişti, çiçekler şaşırdı

Hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi nedeniyle Doğu Karadeniz'de, baharın müjdecisi olarak bilinen mimoza ve çan çiçeği gibi birçok çiçek, ocak ayında açtı.

Havalar değişti, çiçekler şaşırdı

Yörede sıcak havayı gören fındık zamanından önce karanfil verdi, karayemiş ise meyveye durdu.Doğu Karadeniz'in sahil kesimindeki birçok yerde, ocak ayının ortalarında olunmasına rağmen rengarenk çiçeklere rastlanıyor.

Yöre halkı yılın bu döneminde çiçek ve ağaçların çiçek açmasını, sıcak havalara bağlıyor, ancak hava sıcaklıklarının aniden düşmesi halinde, dona maruz kalacak fındık ve meyve ağaçlarında, bu yıl verimin düşmesinden endişe ediyor.

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Toprak İlmi ve Ekoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Lokman Altun, doğadaki bu beklenmedik canlılığa ilişkin Karadeniz yöresinde hava olaylarının mevsim normallerinin üzerinde seyrettiğini söyledi.

Prof. Dr. Altun, bu olayların, tabiatta var olan düzenin bir parçası olduğunu belirterek, ''Belli aralıklarla hava olayları oluşmaktadır. Bu ne ilktir ne de son alacaktır. Şu anda normalde hava sıcaklığının sıfır ve eksilerde seyretmesi gerekirken, 16-17 derecede seyretmiş olması, doğada var olan sıcaklığa hassas bitkilerin çiçeklenmesine sebep olmuştur'' dedi.
        
''MART AYINDA OLMASI GEREKİYORDU''
         
Normal şartlar altında Karadeniz sahilinin 600 metreye kadar olan yükseltileri arasında, mart aylarında rastlanması gerekirken, şu anda bu çiçeklenmeye sahil şeridinde rastlandığını ifade eden Prof. Dr. Altun, sözlerini şöyle sürdürdü:''Bitkilerin ilkbaharda tomurcuk patlatıp büyümeye durması, sıcaklıkla alakalı bir olaydır. Bizim bulunduğumuz enlem derecelerinde büyümenin başlaması, sıcaklığın artı 10 dereceyi bulmasıyla birlikte olmaktadır. Şu anda Karadeniz bölgesinde bu sıcaklık derecesi devam ettiği için bitkiler tomurcuk patlatıp çiçeklenmişlerdir. Neredeyse şu anda ilkbahar havasını yaşamaktayız. Bu sıcaklık derecesine ulaşıldığında bitkilere su yürümekte ve tomurcukları patlatıp büyüme başlamaktadır. Bu seyir, deniz kenarından başlayıp dağların tepelerine doğru bu şekilde devam eder.''

Prof. Dr. Altun, hava hareketlerinin normal seyrine dönmesi ve kar yağması halinde, kar altında kalan çiçekleri ve tomurcukları patlatmış olan bitkilerin, karın koruyucu etkisine bağlı olarak fazla zarar görmeyeceklerine dikkati çekerek, şöyle devam etti:''Çünkü kar içinde hapsolmuş hava, kar yüzeyindeki soğuğu, kar altında kalan bitkilere iletme noktasında kötü bir iletkendir. Bu sayede kar altında kalan bitkiler, soğuktan fazla etkilenmezler. Buna karşın dişi çiçeklerini patlatmış olan fındıklar, kar yağışından sonra don alayları meydana geldiği takdirde bundan etkilenirler. Diğer meyvelerin çiçekleri de eğer açmışsalar, aynı durumla onlar da karşı karşıya kalırlar. Bu durum ürün verimini azaltıcı etkiye sahiptir.''
         


Sayfa Yükleniyor...