Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı’nda konuşma yaptı.
Konuşmasında partisinin oy oranı açıklayan Erdoğan, “Anketlerde AK Parti'nin oyu yüzde 50’nin üzerine çıkarak, yüzde 52 civarında görülüyor. Terör meselesini çözdüğümüzde, kardeşliğimizi pekiştirdiğimizde, daha büyük hizmetleri gerçekleştirdiğimizde milletimizin teveccühü artacaktır” dedi.
Erdoğan, 2023 ve 2071 yıllarından sonra 1453 yılını da hedefleri arasına aldıklarını ifade etti.
Erdoğan, şöyle konuştu: “İstanbul'un 1453 yılındaki fethinin 600. yıl dönümünü, yani 2053 yılını da AK Parti olarak hedeflerimiz arasına alıyor, o büyük yıl dönümü için şimdiden hazırlıklara başlıyoruz. Biz bugünün nesline birer Fatih olma şuurunu vermek zorundayız. Yeni Fatih’ler, yeni Alparslan'lar olma özgüvenini gençlere aşılamayız.”
'KAPATILAN VAKIFLAR YENİDEN AÇILACAK'
Erdoğan, 28 Şubat sürecinde, Milli Gençlik Vakfı, Sahabe Eğitim ve Kültür Vakfı, Zöhre Ana Ali Sosyal Hizmet Vakfı'nın da aralarında bulunduğu 9 vakfın kapatıldığını hatırlatarak, ''Şimdi bu mağduriyeti gidermek amacıyla, bu antidemokratik uygulamaya son vermek amacıyla kapatılan bu vakıfların yeniden kurulmasına imkan sağlayacak bir tasarıyı Meclise gönderiyoruz. Tasarıyla taşınmazlar yeni vakıflara iade edilecek'' diye konuştu.
'YOLSUZLUK HORTUMLARINI KESTİK'
Başbakan Erdoğan, konuşmasında iktidara geldikten sonra Halkbank ve Ziraat Bankası’nda yaşanan değişime de değindi.
Yolsuzluk hortumlarını kestiklerini ifade eden Erdoğan, “Kapatılmak istenen, kapısına kilit vurulmak istenen Halkbank’a 13 milyar dolar piyasa değeri biçiliyor. Esnafa 7.5 milyar kredi sağladı. Avrupa'nın en hızlı büyüyen bankası oldu. Yolsuzluk kalkınca varacağınız yer burası. Bu iktidar, yolsuzluk hortumlarını kesen iktidar olmuştur. Halkbank'tan kredi kullanan esnaf sayısı 38 bindi, şu anda 260 bin esnafımız Halkbank'tan kredi kullandı. Esnafa yatırım kedisi kullanma imkanı sağladık. Esnafa faiz oranlarını yüzde 4-5 aralığına gerilettik” şeklinde konuştu.
KREDİ FAİZİNDE İNDİRİM
Erdoğan, “Ziraat Bankası bırakın çiftçiye yararlı olmayı, devlete 19 milyar liralık fatura ödetiyordu. Ziraat Bankası’nın zararı bitti, kâra geçti. Kamuya 20 milyar lira kaynak aktardı. Ziraat Bankası çiftçiye 19 milyar lira kredi sağladı" dedi.
Ziraat Bankası’nın esnafa verdiği kredilerin faiz oranlarında indirim yaptıklarını belirterek, "Çiftçiye kullandırılan faiz oranlarını çeşidine göre yüzde 0, yüzde 5 ve yüzde 9 aralığına kadar çektik. Bugünden itibaren Ziraat Bankası'nın çiftçilerimize uyguladığı kredi faiz oranını birer puan daha düşürüyoruz. Yani yüzde 9 olanı yüzde 8'e, yüzde 5 olan kredi yüzde 4'e düşüyor. Yüzde 0 olan kredi faizleri de aynen devam ediyor” dedi.
'MASKENİ DÜŞÜRMEYE DEVAM EDECEĞİZ'
Erdoğan, konuşmasında çözüm sürecine yönelik tavırları nedeniyle muhalefeti bir kez daha eleştirdi.
Erdoğan’ın hedefinde özellikle MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli vardı.
AK Parti'nin Kızılcahamam Kampı'nda 1999 yılındaki süreci hatırlattığını anımsatan Erdoğan, "CHP'nin, MHP'nin ve diğer statüko partilerinin gözünde, millet bidon kafalıdır, göbeğini kaşıyan adamdır. Bunlar milleti balık hafızalı zanneder, bunlar milletin hemen her şeyi unuttuğunu zanneder. Millete bu nazarla baktıkları için de dün en güçlü şekilde savunduklarını bugün karşısında dururlar. CHP Genel Başkanı, kısa süre içerisinde yaptığı onca u dönüşü sayesinde milletimiz tarafından 'çarkçıbaşı' olarak vasıflandırıldı" dedi.
Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "çarkçılık konusunda sağ kulvardan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu ciddi ciddi zorladığını" ifade ederek, şöyle devam etti: "Bazı çok önemli sorular yöneltti, şu saat itibariyle MHP Genel Başkanı'ndan sorularımıza henüz cevap gelmedi.
MHP Genel Başkanı'nın bu çelişkisini, çarkını biz tekrar tekrar hatırlatacağız. MHP Genel Başkanı'nın şu son çözüm sürecinde ne kadar samimiyetsiz, ne kadar ilkesiz bir duruş sergilediğini kamuoyu ile milletimizle tekrar tekrar paylaşacağız. 1999 sürecini ve süreçte yaşananları hatırlatarak, MHP Genel Başkanı'nın maskesini düşürmeye devam edeceğiz."
'ESKİ MİT MÜSTEŞARI'NI DİNLEDİM'
DSP-MHP-ANAP Koalisyon Hükümeti döneminde, 1999'da, devletin kurumlarının İmralı ile görüşmeler yaptığını, ardından da İmralı teröristlerin ülke dışına çıkması için çağrıda bulunduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:
"Dikkatinizi çekiyorum; bugün istihbarat örgütümüzün İmralı ile görüşmesini kıyasıya eleştiren, bizi ihanetle, bölücülükle itham edecek kadar dengesini yitiren MHP Genel Başkanı, 1999 yılında hükümetin ortağıdır, Başbakan Yardımcısı'dır. MHP'ye gönül veren kardeşlerimin bunu bilmesi, bunu hatırlatması gerekiyor. Bütün teşkilatımızın, MHP'li kardeşlerimize, MHP tabanına, bunu açık açık anlatması gerekiyor. O gün İmralı ile görüşmeleri yapan MİT Müsteşarı ile ben de çalıştım, bunları hep kendisinden dinledim, bunlara biz yabancı değiliz.
'KİMSE BİZE ÇALIM ATMASIN'
Ama milletimin, MHP'ye gönül verenin, CHP'ye gönül verenin de bunu bilmesi lazım ki bu süreç yeni başlamış bir süreç değil. Ondan daha önce, aynı zaman da Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yetkilileri bu tür görüşmeleri yapmıştır, bunu da bilmenizi istiyorum. Dolayısıyla kimse bize kalkıp da bize çalım atmasın, biz bunların hepsini biliyoruz, bunların hepsi kayıtlarda mevcut, belgelerde mevcuttur."
'BOSTAN KORKULUĞU MUYDUN?'
Başbakan Erdoğan, yapılanın yeni bir iş ve olağanüstü bir durum da olmadığını dile getirerek, "Bunların zaten yapılması gerekir, olması gerekir. Bir hükümetin, devleti yönetenin de bunları yapmasından daha tabii bir şey olamaz" dedi.
''Bugün nasıl devletin istihbarat örgütü İmralı ile görüşüyorsa, o gün de devletin kurumları İmralı ile görüşmüş ve bir sonuca ulaşmıştır'' diyen Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
''Tekrar ediyorum; Eğer MHP Genel Başkanı, Hükümet'in ortağı olduğu dönemde yapılan bu görüşmeden habersizse, o daha da vahimdir. 'Benim haberim yoktu' diyene sorarlar, sen o Hükümet'te bostan korkuluğu muydun? Payanda mıydın, vitrin süsü müydün, neydin? Üstelik o dönemde teröristler ülke dışına çıkarken adeta süreci bozmak için sabotajlar yapılmıştır. Terör örgütü en zayıf zamanında olduğu halde tamamen bitirmek için çaba sarf edilmemiş, tam tersine terör örgütüne adeta yeniden palanlanması için fırsat tanınmıştır. AK Parti iktidara geldiğinde de o yeniden palazlandırılan terör örgütü, ilginç şekilde eylemlerine devam etmiştir.
'O GÜN KUZU, ŞİMDİ ASLAN'
999 süreci için üç maymunu oynayan Bahçeli, o gün kuzu kesilen Bahçeli, şu anda kükreyen aslan rolleri kesiyor. Sayın Bahçeli, 1999'da neden kükremedin ya? 1999'da 'neden ihanet var' diye ortalığı velveleye vermedin? Neden hükümetten çekilmedin? Madem İmralı ile görüşmek senin dilinde ihanettir, bölücülüktür de o zaman 1999'de sana göre ihanete, bölücülüğe niye ortaklık ettin?"
'BİRLİKTE EYLEM YAPTIKLARI FOTOĞRAFLAR VAR'
Erdoğan, MHP'nin İşçi Partisi'yle olan yakınlığına dikkat çekerek, "MHP, CHP ve İşçi Partisi birlikte eylem yapıyor. MHP’liler ile İşçi Partililerin aynı eylemde poz verdikleri fotoğraflar var elimizde" diye konuştu.
ESAD’A: YEZİD KADAR ALÇAK
Suriye’nin Banyas kentindeki saldırıya tepki gösteren Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
“Kalbinde Ehli Beyt sevgisi olanlar Banyas’taki katliama seyirci kalamaz. Banyas'taki manzara en az Kerbela'daki kadar acıdır. Katiller de en az Yezid kadar alçaktır."
‘O FOTOĞRAFI GÖRÜNCE ÇILGINA DÖNÜYORUM’
Ağzında emzik olan bebeğe kurşun sıkılıyor. Dengeler adına bütün dünya buna sessiz kalıyor. Ben o fotoğrafta yavruların üst üste şehit edilmiş halini görünce adeta çılgına dönüyorum. Ama diğerlerinin böyle bir derdi yok. Batsın sizin uluslararası siyasetiniz. Böyle vicdansız siyaset olmaz olsun.
Uluslararası toplumun, özellikle İslam dünyasının yanı başımızda yaşanan soykırım girişimi karşısında uyanmasını derhal somut çözümler üretmesini bekliyoruz. Güvenlik Konseyi, Arap Ligi derhal toplanmalı, bu konuda uygulayıcı kararlar alınmalı. Banyas'taki soykırım girişimini derhal gündemine almalı. Somut tedbirler üretmelidir.
Banyas’taki çocukların feryadı, inşallah Esad’ın sonu olacaktır. Unutmayın; sabreden, zafere ulaşır. Suriye inşallah zafere ulaşacaktır."
Erdoğan, konuşmasında İsrail'in Şam'a yaptığı hava saldırısını ise "Asla kabul edilemez" sözleriyle değerlendirdi.
'ÇEKİLME TARİHİ AÇIKLAMASI YANLIŞ'
Öte yandan, Başbakan Erdoğan, toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
PKK’nın çekilme tarihi açıklamasını yanlış bulduğunu dile getiren Erdoğan, "Onların tarih açıklaması filan, bu tür şeyler de bana göre yanlış şeylerdir. Yani yapacaksanız bir şeyi zaten bunu tarih açıklamaya, şuna buna gerek yok. Bunun esasları, sadece silahları bırakmak suretiyle terk etmektir. Kendileri zaten nasıl, nerelerden girdiyseler oradan da çıkmasını bilirler" dedi.
- Etiketler :
- Haberler
