Kılıçdaroğlu: Hırsızların yeri Bakanlar Kurulu değil Yüce Divan

CHP lideri Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında Komisyon'un eski bakanlarla ilgili kararını değerlendirdi ve "Hırsızların yeri Yüce Divan'dır" ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu: Hırsızların yeri Bakanlar Kurulu değil Yüce Divan

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. 

Konuşmasının büyük bir bölümünü yolsuzluk iddiaları ve Meclis Soruşturma Komisyonu'nun 4 eski bakanla ilgili aldığı karara ayıran Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na yüklendi.

CHP lideri, "Siyasi hırsızların yeri Bakanlar Kurulu değil, Yüce Divan'dır. Davutoğlu önce bu gerçeği görmelidir" diye konuştu.

Almanya'da başlayan Deniz Feneri soruşturmasını hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Ben bunu yaptım tepki gelmedi dendi. Kimse bir şey demeyince devleti soymaya geldi sıra. Cesaretin kaynağı Deniz Feneri soygunudur" ifadelerini kullandı.

'DARBEYİ KENDİLERİ YAPTI'

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

"Havuz medyasında bir kampanya yaptılar, biz darbeye karşıyız diye. Gidip aklanmak ne zamandan beri darbe oldu. Darbe darbe dediler kendileri hukuk darbesi yaptılar.

'DENİZ FENERİ'NDEN CESARET ALDILAR'

9 AKP milletvekilinin oyuyla konu Genel Kurul'a intikal etti. Paraları nereden buldular ben bunları öğrenmek istiyorum. AKP'nin parti programında yolsuzluklarla mücadele için savcıların yetkisi artırılacaktır diyor. Gel de gülme. Soruşturmayı yürüten savcıları görevden aldılar. Deniz Feneri'nden cesaret aldılar zaten.

'ELİN DE GİTTİ, KOLUN DA'

Davutoğlu'nun da güzel sözleri var: Milletin hakkına uzanan eli kardeşimizin olsa koparırız. Elinde kalmadı, kolun kalmadı, bacağın da kalmadı. Maskotsun maskot. Sen boşa konuşuyorsun. Kendisi şu anda Başbakanlık koltuğundan oturan etkisiz eleman bir fonksiyonu yok.

Bütçe görüşmelerinde kendisine 18 soru sordum hiçbirine cevap vermedi, yeteneği yok bilgi birikimi yok, dünyadan habersiz bir adam. Siyaseti erdem ve ahlak meselesi olarak görürüz diyor. Ağzına Şeyh Edebali'yi alma. Başka birini al mesela, abini al. Dini, mezhebi ağzına alma. Büyük lokma ye ama büyük laf etme. Ne asarsın, ne kesersin. Sen talimatla çalışırsın.

Siyasi hırsızların yeri Bakanlar Kurulu değil, Yüce Divan'dır. Davutoğlu önce bu gerçeği görmelidir. Tuzun koktuğu evreye geldik. Bir adım kaldı. Genel Kurul'da oylanacak. Bakanların kendilerinin çıkıp Yüce Divan'a gitmelerini isteriz. Meclis Yüce Divan'a gönderirse yeni bir evre açılmış olur 'de.

Bunların arsızlıkları Deniz Feneri'yle başladı. Almanya'da yüzyılın soygunu dendi, asıl failler Türkiye'de dediler. Dosya geldi, savcılar atandı, yolsuzluk soruşturmasının son aşamasında savcılar görevden alındı ve yargılandı. Hırsızları yargılayan değil, savunanların iktidarının getirdiği bir tabloydu.

Ben bunu yaptım tepki gelmedi dendi. Bunun gereği yapılsaydı devleti soymaya cesaret edemezlerdi. Kimse birşey demeyince devleti soymaya geldi sıra. Cesaretin kaynağı Deniz Feneri soygunudur.

9 AKP milletvekili 4 bakanın Yüce Divan'a gitmemesi için oy kullandı. Bu milletvekilleri hırsızların hamiliğine soyunmuş milletvekilleridir. Hadi kuldan utanmadınız Allah'tan da mı korkmadınız. Vicdanınızı nasıl satarsınız. Hırsızların hamisi olmak bu kadar kolay mı? Bu milletin vicdanı bunu kabul eder mi? Akşam evinize gittiğinizde eşinizin yüzüne nasıl baktınız. Eşi şöyle bakmıştır; bizim hırsızın hamisi geldi. Çocukları torunları bizim anne ve babamız bir dönem hırsızların hamiliğini yaptı diyecekler. Çocuklarına acıyorum.

17 Aralık'tan 8 ay önce zamanın başbakanı önüne MİT raporu konuldu. Rıza Zarraf'ın bakanlarla ilişkisinin ortaya çıkması halinde hükümet aleyhine kullanılabileceği belirtilmiş. Bu raporun gereğini yaptın mı? Bu 9 kişi vicdanının sesini dinledi mi? Bakanların çocuklarının yatak odalarına pararları kim koydu? Siz bunları sordunuz mu? Siz satılık insanlarsınız.

Bir bakana 700 milyarlık kol saati veriliyor, insaf yahu. Bunu bile sormadınız. Sizde din iman var mı, allah var mı? Çikolata kutuları içinde paralar gönderiliyor. Bu bile vicdanınızı rahatsız etmedi. Rıza Sarraf'ın önüne yatan Türkiye Cumhuriyeti'nin İçişleri Bakanı bu da mı size dokunmadı. Siz nasıl milletvekilisiniz. Hırsıza sahip çıkmak daha büyük bir hırsızlıktır.

MASAK raporunda bakanlıkların mal varlıklarıyla gelirleri orantılı değil diyor. Sen bu soruyu sordun mu? 9 kişiye soruyorum, bunlardan biri de sözde savcı. Böyle bir ahlaksızlığa dünya tanık olmamıştır. Bu 9 milletvekiline sormak isterim, rüşveti hediye olarak kabul eden bir din, inanç, mezhep, kitap var mı?

Ahlaklı namuslu ve şerefli insanlar üzerlerine toz konduğunda yargıya başvururlar. Eğer birisi kaçıyorsa suçluluğu baştan ortaya çıkmıştır. 9 kişiye soruyorum, sizde namus, ahlak, şeref var mı? Sert konuştuğumu biliyorum ama kimse kusura bakmasın. Her şeye tahammül ederim ama kul hakkı yiyene tahammül edemem.

Emekli aylıkları açıklandı. 14 liradan başlayan zam verildi. 10 milyon emekli kardeşime sesleniyorum. Aldığın para yetiyorsa söyleyecek sözüm yok. Ama bu para dilenciye bile verilmez diyorsan otur ve düşün çevrene bak. Hırsızların sarayları köşkleri var, senin başını sokacak evin bile yok. O zaman emekli kardeşlerime sesleniyorum. Oturun ve düşünün. Senin hakkını en çok konuşan siyasi parti başkanı benim. Bugünlere geldiysek o insanlar sayesinde geldi. Onların hakkını vermek lazım, kim verecek? O hakkı sadece CHP verebilir."

  • Etiketler :
  • Haberler -
  • Türkiye
  • Gündem
  • Siyaset
  • Genel

Sayfa Yükleniyor...