İYİ Parti Genel Başkanı Akşener: İzlenen yanlış politikalar nedeniyle dolar artıyor

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "2002 senesinde milletin dertlerini, isteklerini önceleyen bir AK Parti vardı. Bugünse, elindeki medya gücüyle her türlü başarısızlığı örtmeye çalışan bir anlayış var" dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener: İzlenen yanlış politikalar nedeniyle dolar artıyor

Akşener, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda hükümetin ekonomi politikalarını eleştirdi.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın açıkladığı yeni ekonomi programına değinen Akşener, "Damat bakan, bu defa kayınpederinin 2023 hedeflerini bile boşa çıkarmayı başarmış. İktidar 2023 yılı için ne vadetmişti? Mesela, 2 trilyon dolar milli gelir demişti. Damat bakan bunun yarısını bile değil, sadece 875 milyar dolar milli gelir diyor. Sözüm ona doları önemsemiyor ama tüm rakamları da dolar olarak açıklıyor. İktidar, 2023'te 'yi ilk 10 ekonomiden biri yapmayı vadetmişti. Damatsa, ilk 20 ekonomi arasında kalabilmeyi hedefliyor. İktidar, 500 milyar dolar ihracat sözü vermişti. Yeni ekonomi programı, 214 milyar doları hedefliyor." diye konuştu.

Akşener, OECD ülkelerinin büyük çoğunluğunun parasının dolar karşısında değer kazandığını, 37 OECD ülkesi arasında değeri en çok düşen paranın Türk Lirası olduğunu söyledi.

Gelişmekte olan ülkelerin ortalamasına göre Türk Lirası'nın bugün 6 lira 20 kuruş olması gerektiğini savunan Akşener, şöyle devam etti:

"Bakın Türk Lirası'nı gelişmiş ülkelerin para birimleriyle değil, gelişmekte olan ülkelerin para birimleriyle karşılaştırıyorum. Avrupa ülkeleriyle değil, Kenya'yla karşılaştırıyorum, Sisi'nin yönettiği Mısır’la karşılaştırıyorum. Türkiye'nin performansı maalesef onların bile altında. Türk Lirası dünya liginde kiminle yarışıyor biliyor musunuz? İflas eden Arjantin'le yarışıyor. 9 yıldır iç savaşla boğuşan Suriye'yle yarışıyor. Damat bakanı tebrik edebiliriz. Bir ülkede iç savaşın ekonomik yıkımıyla, bizdeki damadın ekonomik yıkımı aynı.

Kendine gel Sayın Erdoğan. Bu işi layıkıyla yapacak yüzlerce aday dururken, hazineyi damadına emanet edersen olacağı bu. Türk ekonomisi, damadının mıncıklayacağı oyun hamuru değil. Türkiye Cumhuriyeti de sizin deneme tahtanız değil. Türk Lirası, 83 milyonun alın teridir. Türk Lirası değerliyse Türk milletinin emeği değer bulur. Türk Lirası değerliyse Türk milletinin alım gücü artar. Ne söz verdiniz, nereye geldik?"

"İZLENEN YANLIŞ POLİTİKALAR NEDENİYLE DOLAR ARTIYOR''

Akşener, izlenen yanlış politikalar nedeniyle doların sürekli arttığını iddia ederek, "Damat bakan, 2020'de doları 6,91 lira, 2021'de ise 7,68 lira öngörmüş. Evet yanlış duymadınız. Bir sene sonra dolar ortalama 7,68 lira olacakmış. Güler misin, ağlar mısın? Arkadaşlar dolar daha dün 7,76 liraydı. Bu aymazlık yetmezmiş gibi bir de gazeteciler döviz kurunu sorduğunda, dönüp 'ben işin orasına bakmıyorum' diyor. Bunu bu ülkenin Hazine ve Maliye Bakanı söylüyor." dedi.

Akşener, dövizin artmasıyla süt ürünlerinden teknolojik ürünlere, araçların yakıt giderlerinden yol ve köprü geçiş ücretlerine kadar her alanda fiyat artışının görüldüğünü dile getirdi.

Yeni ekonomi programının, 2020-2023 dönemindeki bütçe açığının, son 10 yıldan daha yüksek olacağını gösterdiğini vurgulayan Akşener, şöyle konuştu:

"İktidara geldiklerinde yüzde 18 olan özel sektör dış borcunun milli gelire oranı tam iki katına çıkmış. Türkiye'nin dış borcunun milli gelire oranı, 2001 krizi seviyesinin bile üstünde. Ama belli ki damat bakan, memleketi döviz cinsinden ne kadar borçlandırdığına da bakmıyor.

Allah aşkına söyler misin damat bey, sen nereye bakıyorsun? Hamdolsun, enflasyonda da 15 sene öncesinin gerisine gidiyoruz. Damat bakan, enflasyonun bu sene sonunda yüzde 10,8 olacağını söyledi. Yahu senin güya tarafsız Merkez Bankan bile bunu daha yüksek beklediğini senden 10 gün önce söyledi. Nitekim dün, türlü oyunlara rağmen enflasyon yüzde 11,75 çıktı. Ama belli ki damat bakan, kendi Merkez Bankası'nın enflasyon açıklamalarına da bakmıyor. Allah aşkına söyler misin damat bey, sen nereye bakıyorsun?"

''ZİKZAK YAPMAKTAN VAZGEÇİN''

Ekonomik sorunların çözümü için zikzak yapmaktan vazgeçilmesi gerektiğini belirten Meral Akşener, acele kararların alınmasından ve piyasaların güvenini sarsacak açıklamalardan kaçınılmasını istedi.

Yapılacak ilk işin ekonomi yönetimindeki koordinasyonsuzluğun kaldırılması olduğunu ifade eden Akşener, "Hazine ve Maliye Bakanı, yasal olmayan bir şekilde, ekonomiden sorumlu bakan gibi davranıyor. Ama ne bunu yapacak bir hukuki altyapı var ne de kendisinin bu işi görecek kurumsal altyapısı var. Derhal ekonomiden sorumlu bir cumhurbaşkanı yardımcısı atayın. Strateji ve Bütçe Başkanlığı'nı güçlendirin ve makro perspektifi yeniden yakalayarak, atanacak cumhurbaşkanı yardımcısına bağlayın. Bir ülkeyi ayakta tutacak olan kurumlarıdır. Kurumları daha fazla itibarsız hale getirmek yerine çalıştırın." değerlendirmesinde bulundu.

Meral Akşener, önümüzdeki aylarda koronavirüs salgınının artma riskine karşı gelir kaybına uğrayan küçük esnaf, sanatkar ve işini kaybeden çalışanlara borçla değil doğrudan nakit yardımı yapılması gerektiğini dile getirdi.

Öncelikli olmayan harcama programlarının iptal edilmesi gerektiğini savunan Akşener, "Devletin bütçesini, salgından olumsuz etkilenen vatandaşlarımızı destekleyecek şekilde yeniden düzenleyin. 2021 yılını, 'israfla mücadele yılı' ilan edin diyeceğim ama o size zor gelir. En azından 'devlette tasarruf yılı' ilan edin. Kamu hizmet bina yapımlarını durdurun. Kırtasiye, mobilya, taşıt kiralama, temsil ağırlama giderlerini kısın." diye konuştu.

''VARLIK FONU KAPATILSIN''

Akşener, ekonomik sorunların çözümü için ekonomide güveni tesis edecek adımların atılması, yapısal reformların yapılması ve Varlık Fonu'nun kapatılması gerektiğini belirtti.

İyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş için gerekli adımların da atılması gerektiğine dikkati çeken İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, "2002 senesinde milletin dertlerini, isteklerini önceleyen bir Ak Parti vardı. Bugünse, elindeki medya gücüyle her türlü başarısızlığı örtmeye çalışan bir anlayış var. Hizmet üretmek yerine yalan üreten, palavra satan bir anlayış var." dedi.

Akşener, iktidarın milletin alın terini ve gençlerin geleceğini çaldığını, ekonomide yaşattığı felaketleri adeta bir zafer olarak sunduğunu, bütün bunları da partili cumhurbaşkanlığı sistemi sayesinde yaptığını öne sürdü.

Yasama, yürütme, yargı, denetim ve medyanın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elinde olduğunu öne süren Akşener, şunları söyledi:

"Bu sistem, her türlü yanlışa, her türlü yolsuzluğa davet çıkarıyor. Yasamanın da yürütmenin de yargının da denetimin de medyanın da bağımsız olmasını istiyoruz. Denetim kurumları lüks harcamaları, usulsüz ihaleleri, akraba kayırmacılığını denetlesin istiyoruz. Haramzadelerin şiddetinden korkan bir medya değil, harama el uzatanların korkacağı bir medya istiyoruz. Talimat bekleyen değil, hukukun emrinde hakim ve savcılar yetişsin istiyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisini, milletin ortak aklı olarak görmek istiyoruz. Meclisin zıtlaşmayı değil, toplumsal uzlaşmayı temsil etmesini istiyoruz. Fakir ve zorluklarla boğuşan bir ülke yerine zengin, mutlu ve güçlü bir Türkiye istiyoruz. Bunun için de kuvvetler ayrılığına dayalı yeni bir anayasa ile iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sistem diyoruz."

Akşener grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı.

Hayvan haklarıyla ilgili yasal düzenleme tartışmalarına ilişkin bir soruya Akşener, bu konuyla yakından ilgilendiğini, iktidar partisi ve ortaklarının bir kanun teklifi getirmeleri durumunda yanlışları düzeltmek kaydıyla destek vereceklerini bildirdi.

Öte yandan, İYİ Parti'nin 2. Olağan Kurultayı'nda Genel İdare Kurulu (GİK) üyeliği seçimi için delegelere "oy verilmeyecekler" listesi gönderildiği iddialarıyla başlayan tartışmalardan dolayı muhalif oldukları söylenen bazı milletvekillerinin grup toplantısına katılmaması dikkati çekti.

  • Etiketler :
  • Haberler -
  • İYİ Parti
  • Türkiye
  • Gündem
  • Meral Akşener

Sayfa Yükleniyor...