CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sur ilçesindeki terör saldırısına ilişkin temaslarda bulunmak üzere Diyarbakır'a geldi.
Kemal Kılıçdaroğlu, beraberinde Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ve CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin ile geldiği kentte ilk olarak saldırıda hayatını kaybeden Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi'nin evine taziye ziyaretinde bulundu.
Eşi Türkan Elçi ve yakınlarına başsağlığı dileklerini ileten Kılıçdaroğlu'nun görüşmesi basına kapalı gerçekleşti. Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler daha sonra İl Emniyet Müdürlüğü'ne geçti.
Kılıçdaroğlu, ardından Diyarbakır Barosu'nda düzenlenen basın toplantısında konuştu. Tahir Elçi için "Rahmetli barıştan yanaydı" diyen Kılıçdaroğlu, Elçi'nin sokaklardaki barikat ve hendeklerin kaldırılmasını istediğini hatırlattı.
CHP lideri, "Yollarda barikatların kurulmasının doğru olmadığını defalarca ifade ediyordu, bunu ben de biliyorum. Eğer bu vasiyetse ona herkesin uyması lazım. Barikatlar sorun çözmez, sorun yaratır. Eğer siz belirli sokak ve caddeleri kapatırsanız bu doğru değildir. Diyarbakırlı bunu istemiyor, İzmirli de istemiyor. Diyarbakır kadim bir kenttir. Siz bu kentin sokaklarını ayırır barikat kurarsanız bu kabul edilemez. Barikatları kuran kişiler, bunu kim yapıyor bilmiyoruz ama eğer siz tahir Elçi'yi seviyorsanız kaldırmalısınız" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkan diğer başlıklar şöyle:
"Diyarbakır sıradan bir kent değil. Orada bir basın toplantısı yapıyor. Çatışma kültürünü kabul etmeyen bir insan. Bütün hayatı mücadelelerle geçmiş. Diyarbakır'ın göbeğinde bir baro başkanı öldürülüyor. Öldürülmesi içimizi acıtıyor. Bu olayın aydınlatılmasını istiyoruz. Failler bulunmalı, yargıya teslim edilmeli. Ailesi ve çocukları bunu istiyor. Bütün siyasal partiler bunu istiyor. Hukuk adına, insanlık adına istiyoruz. Bu olay mutlaka aydınlığa kavuşturulmalı.
Emniyet müdürlüğüne de uğardım. 2 polisimiz şehit olmuştu. CHP olarak üzerimize düşen görev varsa yapmaya hazırız. Ayrışmanın felaket getirdiğini hepimiz görüyoruz. Bütün bu acıların üstüne 6 çocuğumuzun acısı da eklendi. Kuran kursunda çıkan yangında öldüler. Hepimiz acımızı da mutluluğumuzu da paylaşmalıyız.
Diyarbakır Barosu'na başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Olayı yakından takip edeceklerdir. Siyaseten bir zorlukla karşılaşırsanız bize haber verin sizin yanınızda olacağız dedim. 21. yüzyılın Türkiyesine faili mechuller yakışmıyor."
- Etiketler :
- Haberler -
- Türkiye
