Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a: "Çık karşıma"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Çık karşıma boyunun ölçüsünü vereyim. Biraz ilerisi dokuz köyden de kovsan onuncu köyde  karşına çıkarım'' dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, başbakanla televizyonda karşı karşıya gelmekte ısrarlı olduğunu bir kez daha dile getirdi. Kılıçdaroğlu, bu kez Konya'daki referandum mitinginde halkla buluştu ve düello çağrısını tekrarladı.

Kılıçdaroğlu: "Baştan sona dolaşıyorsun 'nin her yerini evetle dolduruyorsun, ben senin dediğin gibi gariban Kemalim. Çık karşıma boyunun ölçüsünü vereyim. Biraz ilerisi dokuz köyden de kovsan onuncu köyde  karşına çıkarım. Ben halka güveniyorum, sizlere güveniyorum, destek için ne Amerika'ya, ne başka yere gittim, sizin karşınıza çıktım. Destek verin Türkiyeyi güçlendirin."

DOKUNULMAZLIKLARI KALDIR 'EVET' DİYECEĞİM
''Niye 'evet' diyeyim bana bir tane mantıklı gerekçe söyle'' diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

''Mantıklı gerekçe söyle ben sana 'evet' vereceğim. Veriyor mu mantıklı bir gerekçe, veremez. Zaten, mantıklı gerekçe olsaydı benim karşıma çıkar, beraber televizyon ekranlarında tartışırdık. Millet de kararını verirdi, kim doğru söylüyor kim söylemiyor diye... Evet, dokunulmazlıklardan bir milletvekili niye korkar? Bir milletvekili ihaleye fesat karıştırmamışsa, kul hakkı yememişse, dokunulmazlıkların arkasına saklanmaz. Recep Bey'e söylüyorum, sen adam gibi adamsan, verdiğin sözü tutuyorsan getir dokunulmazlıkları kaldır, ben de ''evet'' diyeceğim.''

ALTIN KAPLAMALI MUSLUKTAN YÜZÜNÜ YIKIYOR
Konya'nın, CHP'nin en az oy aldığı kentlerden biri olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, bunun nedeninin Konyalılar değil, kendileri olduğunu ifade etti.

Konya'ya 4. gelişi olduğunu, bundan sonra daha fazla geleceğini ve halka yalan söyleyen, cebini dolduran, yalan talan düzenini kuran politikacılardan hesap soracağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

''Yıllar yılı ülkeyi yönettiler, 8 yıldır yönetiyorlar, Allah aşkına 8 yılda ne yaptılar bu ülkede? Çiftçi hayatından memnun mu, emekçi memnun mu, işsize iş buldular mı, sanayici hayatından memnun mu, ülkeyi yöneten insanlar acaba burada toplanan insanların sesini Ankara'dan Recep Bey duyuyor mu? Duymuyor.

Eğer vicdanı olsaydı, bu coğrafyada yatağa bir çocuk aç girerken o altın kaplamalı musluktan akan suyla yüzünü yıkamazdı, vicdan taşırdı. Bu ülkede çocuklar yatağa aç giriyor. Açlık var, işsizlik var, yoksulluk var. İsraf, Müslümanlıkta haram değil mi? Recep Bey inşallah duyuyordur.''

MİLLETİ KANDIRMAK İÇİN DÜNYANIN PARASINI AKITIYORLAR
Edirne'den Hakkari'ye kadar bütün bilboardlarda ''evet'' yazdığını ifade
eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

''Bütün gazetelerde her gün tam sayfa ilan, neredeyse 1 aydır devam ediyor, o sayfaların bedeli kaç lira biliyor musunuz? Bir günlüğü, bir gazete 40 bin lira... Yazık değil mi bu paraya, milleti kandırmak için dünyanın parasını akıtıyorlar. Neymiş 'evet' oyu verecekmiş, niye versin evet oyu, demokrasi mi gelişecek, özgürlükler mi gelişecek? Şimdi düşünün herkesin cep telefonu dinleniyor, bunun adı mı demokrasi? Benim özel hayatım kalmadı. Bunu yapan iktidarın getirdiği anayasaya bakın, Konyalı iş adamlarına sesleniyorum, sanayicilere, esnaf ve sanatkara, çiftçiye, esnafa sesleniyorum. Bu anayasaya 'evet' çıkarsa, Adalet Bakanı ve Başbakan isterse bir gecede hepsinin evini bastırabilir, hapse tıkabilir ve siz şikayet edecek yer bulamazsınız. Çünkü bu anayasa vatandaşın hak aramak için Danıştaya başvurma hakkını elinden alıyor, Recep Bey bunu niye dürüstçe anlatmıyor?''
         
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Ankara'dan Konya'daki miting öncesinde Cihanbeyli ilçesine uğradı.

Cihanbeyli'de halka hitap eden Kılıçdaroğlu, sözlerine ''2 dönemdir milletvekilliği yapıyorum, siyasete girerken söz verdim. Bir, halkıma yalan söylemeyeceğim; iki, halkın çıkarlarını savunacağım, kendimi düşünmeyeceğim; üç, kul hakkı yiyenlerden mutlaka hesap soracağım; dört, Türkiye'yi hak ettiği onurlu yere taşıyacağım; beş, halka güveneceğim'' diyerek başladı.

Ülkeyi adım adım gezdiğini, 81 ili gezeceğini belirten Kılıçdaroğlu, ''İnançlar üzerinden ve etnik kimlik üzerinden siyaset yapmayacağıma söz verdim. Eğer inanıyorsa, Allah ile onun arasındaki ilişkidir. O duyguya bizim karışmaya ne hakkımız ne yetkimiz var. Etnik kimlik de öyle, hiç kimse kendi ana-babasını belirleme hakkına sahip mi? O zaman herkes kendi etnik kimliğiyle kıvanç duyar, bu da siyasetin konusu olmaz. Siyasetin konusu yoksulluktur, siyasetin konusu işsizliktir, altın teridir'' dedi.

Kendisinin çok sık havuzlu villadan söz ettiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

''Dünkü Sözcü Gazetesi'ni gören oldu mu bilmiyorum. O havuzlu villanın içinde musluklar altın kaplama, yataklar döner... Allah aşkına bu ülkede bu kadar açlık yoksulluk varken bir Başbakan sabah kalkıp altın kaplamalı musluktan akan suyla yüzünü yıkar mı? Düşünmez mi bu ülkede aç var sefil var? O yüzden bu güzel coğrafyada bir tek çocuk bile yatağa aç girse, bizim uyumamamız lazım. Çünkü biz siyaset yapıyoruz, çünkü biz ülkeyi yönetmeye talibiz, idealleri olan insanlarız, çünkü onun için geldik. Onun için yollara düştük, bunun için diyorum ki tek
umudum var o da sizsiniz.''

Sayfa Yükleniyor...