Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a zeytin dalı

Brüksel'deki Türklerle buluşan CHP lideri "Türkiye'de bir sorun var mı? Evet, bir başörtüsü sorunu var. Sayın Başbakan dedi ki 'Çözersen gel çözelim.' Bizim açımızdan sorun yok. Biz bir siyasetçiye önyargıyla yaklaşmıyoruz" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Brüksel'deki bir lokalde Belçikalı Türkler ile biraraya geldi.

"Başörtüsünü çözeceği" yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"'de bir sorun var mı? Evet, bir başörtüsü sorunu var. Bu soruna karşı biz ilgisiz kalabilir miyiz? Hayır. Sen siyasetçisin, varsa bir sorun çözeceksin. Onun için diyoruz ki 'Biz bu sorunu çözeceğiz.' Bizim AK Parti ile aramızdaki fark şu: AK Parti olayı siyasallaştırdı ve siyasallaştırdığı için de çözemiyor. Oysa biz siyasallaştırmıyoruz, farklı bir anlamda bakıyoruz.

Yani o insanımız ister inancı nedeniyle ister sosyal nedenlerle ister geleneksel nedenlerle ister aileden gördüğü şekliyle giyinebilir. Kimse kılık kıyafeti dolayısıyla sorgulanmıyor da zaten. Sorgulanmamalı da. Ayrıca kılık kıyafetler yasa konusu da olmaz. Yasalarla kılık kıyafeti düzenleyemezsiniz. Bakın şapka kanunu var, şapka takan var mı? Bir dönem fes giymek mecburiydi. Sonra fesi çıkarmak sorun oldu. O nedenle bunları toplum aşar. Biz de aşacağız. Ama biz olaya siyasi açıdan bakmıyoruz, hak ve özgürlükler açısından bakıyoruz.

Sayın Başbakan dedi ki 'Çözersen gel çözelim.' Bizim açımızdan sorun yok. Biz bir siyasetçiye önyargıyla yaklaşmıyoruz. İlla kavga edelim diye düşünmüyoruz. Hep uzlaşma ve barışla toplumun sorununu çözmek için yaklaşıyoruz. 'Toplumun bir derdi varsa siyasetçiler olarak oturalım, akılla mantıkla onu çözelim' diyoruz. Ama birileri sorunu çözelim derken ek sorunlar yaratıyorsa o da doğru değil. Gelinen olayda ek sorunlar çıkıyor, ama biz bu sorunu çözmeye talibiz."

SİVAS'TAN ÖTEYE GİDEMİYORSAM...
CHP Genel Başkanı, diğer siyasi tartışmalara da değindi:

"Bazı siyasi partilerin 'Biz şurayı aldık, şurayı ele geçirdik' şeklindeki yaklaşımı kabul edilemez. Bu yanlışlık Sayın Başbakanın 'Siz Sivas'tan öteye gidemiyorsunuz' söylemiyle başlamıştır. Bir başbakan bir siyasetçiye böyle diyebilir mi? Gidemiyorsak kendine bak, sen bu ülkenin başbakanısın. O zaman bir sorun var, niye çözmüyorsun?

Ban Batman'a da Bingöl'e de Van'a da gittim. 81 ile de gideceğim. Şunu söyledim, 'Bir tek vatandaş beni dinlemeye gelse onun için de gideceğim.' Sonuçta burası bizim ülkemiz. Biz kimseye 'Sen bu toprakların insanı değilsin' demiyoruz. Hepimiz beraberce, özgürce ve kardeşçe yaşayacağız."

BAŞBAKAN BİZİM ANAYASAMIZA 'EVET' DİYECEK
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun yeni anayasayla ilgili görüşleri ise şöyle:

"Bizim yaptığımız anayasaya Sayın Başbakan da gelip 'evet' oyu verecek ben buna inanıyorum. Yargı siyasallaşırsa toplum ağır bedeller öder. Örnek var, Menderes'in asılması var. Siyasi mahkemede yargılandı. Deniz Gezmiş, o da siyasi mahkemede yargılandı. 16 yaşındaki çocuğun yaşının büyütülüp asılması var. Normal mahkemelerde bunlar olmaz. Onun için biz 'yargı kendi kuralları içinde çalışsın' diyoruz. İktidar olursak yargıyı bizim düşüncemize uygun şekilde değiştireceğiz. Ne bize hizmet etsin, ne bir başkasına. Yargı halka hizmet etsin."

Sayfa Yükleniyor...